14.İHANET

686 37 46
                                    

Bölüm şarkıları
Dolu Kadehi Ters Tut~Gitme
Mor Ve Ötesi~Küçük Sevgilim
İmera~Bitmeyen Sevda

Yeni bir bölümden merhabalar...

Yorum ve vote atmayı unutmayın lütfen

İyi okumalar

Seviliyorsunuz
⚖️🖤


~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Gözlerimin önünde anılar akın ederken titreyen ellerimle kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum, güçlü olmam gerekiyordu. Kalbim bir halat tarafından sıkıca bağlanmış ve orta yerinden boğulurcasına sıkılıyordu sanki ama bunu umursamamalıydım. Bana ne olursa olsun mantığımı kullanmam öğretilmişti lakin şu anda bunu yapamayacak kadar korku doluydum.

Yanaklarımda ki ellerle bakışlarım karşımda ki yeşillere odaklandığında ne yapacağımı bilemiyordum, ona benim yüzümden bir şey olur muydu?

"Güzelim kendine gel, onu kurtaracağız." diyen Araf'la derince bir nefes çektim kurumuş ciğerlerime, içimde ki acı öyle kavuruyordu ki beni sanki gerçekleri hissediyor gibiydi. Sakince onu onaylar bir şekilde başımı salladığımda hızla arkadaki çantamı eline alarak tekrardan yanıma geldi. "Çıkalım, yolda düşünürüz." diyerek belime elini koyarak beni kapıya doğru yönlendirdi.

Yüzümde ki ruhsuz maskemle ilerlerken kalbim olacakları seziyormuş gibi canımı acıtırcasına kasılıyordu. Mutlu olmak bu kadar mı haramdı bana? Neden her işin sonunda üzülmek zorundaydım?

Arabaya bindikten sonra Araf hızla telefonunu çıkartarak bir şeylerle uğraşmaya başlamıştı, bir süre onu izledim sadece. Yüzünde ki sert ifadesini, yıkılmaz bakışlarını, dik duran omuzlarını... Bunca şey yaşamasına rağmen nasıl bu kadar güçlü kalabilmişti?

Derince bir nefes daha alarak kalbimde ki sızının geçmesini istedim lakin olmadı, ne sızı geçti ne de ruhumda ki karartı...

Cebimde çalan telefonu zor bela çıkartarak ekrana baktığımda arayanın Deniz olduğunu görmüştüm, bekletmeden açarak kulağıma götürdüm.

"Lavi sakın gitmeyin adrese, düpedüz kumpas." derken sesi oldukça endişeli geliyordu.

"Yapacak başka bir şey yok Deniz, Hem Namık'ı hemde Buğlem'i tehlikeye atamayız." diyerek yerimde dikleşip saçlarımı açmaya başladım.

"Saçmalama Lavinia, buraya gelin adam akıllı plan yapalım. Kendinizi isteyerek ateşe atamazsınız." dediğinde bakışlarım yanımda ki adama çevrilmişti. Yeşilleri beni izlediği için gözgöze geldiğimizde yutkunarak ona baktım, Deniz haklıydı. Öylece gidemezdik...

"Kayra'ya ver telefonu." dedim bakışlarımı hala yeşillerden çekmeden.

"Lavi!" diyen sesle derin bir nefes daha aldım, güçlü olmak zorundaydım.

"Ne kadar adam varsa hepsini topla ve hazırlanın. Ya kazanacağız ya da batacağız." dediğimde Araf başını sallayarak beni onaylamıştı, bugün bu mesele bitecekti.

SÂYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin