17.Bölüm-"Madam Adele"

43 7 2
                                    

Dün akşam yemeği gayet sakin ve güzel geçmişti benim için.
Büyük bir sükut içinde teşekkürlerimi ileterek,nişanlı rolümü oynamış,ziyafetin tadını çıkarmıştım.
Nasılsa zaten elimde büyük bir silah vardı ve en zor zaman geldiğinde onu açığa çıkarmaktan hiç çekinmeyecektim.

Alex ve Darcy'in,o büyük gün geldiğinde bana verdikleri bu büyük koz için çok pişman olacakları kesindi.

Zehirlenerek uyuduğum gece hariç ilk kez bu kadar huzurlu ve derin uyumuştum.

Bu sabah ise erkenden uyanarak düğün hazırlıklarına yardım için kraliçemin saraya özellikle çağırttığı Fransız eğitmen, madam Adele geliyordu.

Kendisi evlenecek kızlara her türlü zerafet ve gerekli dersler veren Avrupa'daki şehirlerde yetişmiş özel eğitimli bir mürebbiyeydi.
Düğüne kadar geçen süre zarfında sarayda konuğumuz olarak kalacak ve saygı ile itibar gòrecekti.

İlk karşılama için onuruna verilen öğle yemeğinde,tüm hanımlar hazır bulunarak kendisi ile tanışmış olacaktık.

Ben de bu sebepten gerekli hazırlıklara erkenden başlamış dantelli ve kabarık bir elbise seçerek saçlarımı itina ile fırçalayarak toplamıştım.

Biana'ya Darcy'i özellikle gözetleyebilmesi için izin vermiştim bu yüzden de hazırlıklarımı yalnız tamamlamıştım.

Hazır olduğumda aşağıya inmek için koridora çıktım ancak İçime dolan merak duygusuna engel olamayarak Eric'in odasının önünde durdum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hazır olduğumda aşağıya inmek için koridora çıktım ancak İçime dolan merak duygusuna engel olamayarak Eric'in odasının önünde durdum.
İçerken ses gelmediğini anlayınca da yavaşça kapıyı aralayarak içeriye girdim.

Kaldığı oda da tek kişilik bir yatak,dolap ve komidin vardı.
Dolabın kapakları açık olduğundan içindeki giysiler görünüyordu.
Muhafız kıyafetlerinin yanında çelik başlık,demir eldivenler ve iki farklı kılıç duruyordu.

Tam başımı çevirdiğim esnada askıda asılı duran ve parıldayan bir kolye dikkatimi çekti.
Parmaklarıma alarak incelediğimde ise eski bir madalyon olduğunu fark ettim ve üzerinde kırk yıl öncesine ait bir tarih vardı.

Ben onu incelerken onun elbiselerinden gelen sabun ve Frezya kokusu başımı döndürecek kadar güzeldi.
Içimi çekerek dolabını kapattım ve yatağına oturdum.

Ansızın kapının açılması ile birlikte Eric ile göz göze geldik.

Eric kapıda şaşkın bir şekilde öylece duruyor ve gözlerimin içine adeta gülümseyerek bakıyordu.

-Prensesim...

-Eric
dedim,

sakin kalmaya çalışarak sesimi topladım ve;

-Tüm hanımlar öğle yemeği için salonda toplanıyoruz ve özel bir konuğumuz var.Sen bana oraya kadar eşlik ettikten sonra sen dinlenmek için tekrar geri gelebilirsin.

-Yani bunu söylemek için gelmiştim...
-Ben,şey sen.,oda da yoktun ve...

Neler saçmalıyordum böyle.

-Teşekkür ederim,Elanor.

Beni bu durumdan kurtarmak için sözümü kesiştiği âşikardı.
Ayrıca O gün yaşadığımız olaydan sonra da bana ilk kez ismim ile hitap ediyordu.

Bir an göz göze gelerek birbirimize baktık.
İçimde oluşan hissi ne kadar görmezden gelmeye çalışsamda bu anın büyüsünü bozmak istemiyordum.

Ayağa kalkarak yanından geçmek istediğimde yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

Kalbim delice atıyor,bedenim uyuşuyordu.
Kapalı kapının önünde ikimizde öylece durmuş birbirimize bakıyorduk.

Yavaşça kapanmaya başlayan gözlerim,onun yüzüme daha da yaklaşan yüzünü gördüğünde ikimiz için kaçınılmaz olan şeyin gerçekleşeceğini biliyorduk.

İlk öpücük.

Ilık dudakları dudaklarıma değdiğinde daha önce yaşamadığım bu his için garip bir mutluluk duyuyordum.

Bu anı dışarıdan duyduğumuz bir ses böldüğünde ikimizde hızla birbirimizden uzaklaştık.

Bir kaç saniye uzaklaşan sesleri bekledikten sonra kapıyı açarak odadan çıktım.

Beni zar zor taşıyan ayaklarım,titreyen ellerim ve büyük ihtimalle değişen yüzümün rengi ile hızlı adımlarla aşağıya iniyordum.

Onun peşimden gelip gelmediğini fark edemeyecek kadar hızlıydım.
Zaten gelse dahi yemek davetinde sadece kadınlar olacağından tekrar yukarıya çıkacaktı.

Yemek salonuna geldiğimde ise kısa bir an için Darcy'in bakışlarını yakalamış onu sadece başımla selamlayarak imalı bakışlarla yanından geçmiştim.

Tüm konuklar yerini almış ve karşılama için belirlenen yerlere oturmuştuk.
En önde kraliçem,hemen yanında ben ve sonrasında özel konuklarımız hep birlikte madam Adele'i bekliyorduk.

Kendisi kapıda göründüğünde bu kadar genç ve güzel biri ile karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim.

Fransizlara özgü küçük ve zarif yüzü,beyaz yeni,kalkık burnu ve sapsarı saçları ile harika görünüyordu.

Bize doğru yaklaştığında ilk olarak beni fark edince gülümseyerek elini uzattı;

-Prenses Elanor;

Gerçekten onu da ilk görüşte sevmiştim.

-Madam Adele.

İkimizde birbirimize beğeni dolu gözlerle bakıyor ve süzüyorduk.

-Harika görunuyorsunuz tatlım,
dedi.

Ve sonra oldukça sessizce kulağıma eğilerek fısıldadı;

-Alex gibi biri ile neden evlenmek isteyesin ki?
Diye sordu.

Sesli bir kahkaha attım ve;

-Sizinle çok iyi anlaşacağız,
madam dedim.

KAF DAĞININ PRENSESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin