22.Bölüm-"Geri Sayım"

40 4 0
                                    

Karşılaştığımız muhafız alayı ile birlikte sarayın büyük kapısından içeriye  girdiğimizde ortalık sakin görünüyordu.
Hole uzanan verandanın önünde bazı konukların ve hizmetlilerin çıkardığı yaygaradan dolayı dönüşümüz tüm saray tarafından kısa süre de ögrenilmişti.

Tabii sonrasında kraliçe ve Alex'in ailesi etrafımı sararak beni soru yağmuruna tutmuştu.
Çok yorgun olduğumu ve odama çekilmek istediğimi söylediğimde en azından anlayışla karşılanmıştım.

Tüm bu kargaşa içinde Alex ve Darcy'in ortalıklarda görünmemesi gözümden kaçmamıştı ancak şu an ne onların nerede olduğunu merak ediyor ne de yüzlerini görmek istiyordum.

Üst kata çıkmak için büyük salondan geçeceğim esnada bana kollarını açarak sarılan Biana mutluluktan havalara uçuyorum gibiydi.

-Prensesim,Ah prensesim döndünüz...Şükürler olsun.

Onun bu sözlerinden sonra ben de ona sarılarak elini tuttum;

-Tamam canım geçti,buradayız artık.Sen de iyi görünüyorsun,
dedim.

Ardından hemen odama çıkan koridora yönelerek hızlı adımlarla ile yürüdüm.
Tabii bu arada ben yokken olanları bir an önce  ögrenmem gerekiyordu.
Kral tarafından yine sorguya çekileceğimden onun ve madam Adele'ın olanlarla ilgili ne anlattığını dinleyecektim.

Eric de bizi takip ediyordu ve üçümüz birlikte odama girdik.

-Biana neler oldu canım,krala haydutlar ile ilgili anlattınız?

Beni hemen yatağa çekerek oturmamı söyledi.

-Elanor,benim tüm onların öncesinde sana bir şey söylemem gerekli.

-Ne?
-Birine bir şey mi oldu?
Yoksa madama mı,o nerede?

-Hayır,Hayır sakin ol,
dedi.

-Sadece...Şey...Bu olanlardan sonra düğünü bir an önce yapmak için hazırlıklara başladılar
-Ve...Haftaya evleniyorsun.

-Anlayamıyorum,belki kurtulamayacaktım ellerinden,belki beni öldüreceklerdi ya da ne bileyim Biana dönemeycektim.
-Tek dertleri düğün mü yani?

Biraz sakinleşmemi bekledikten sonra devam etti.

-Muhafız alayı zaten sizi almaya geliyordu.
-kral bizi buraya getiren haydutla anlaştı onların yerini söyledi.Bu sabahta senin düğünün kararı için kral konseyi toplandı.

İlk şoku atlatarak;

-Biana,
dedim.

-O,Alex Darcy ile birlikte.Bunu bir hafta içinde ispatlamamız gerekiyor anlıyormusun?
-O düğünden kurtuluşumun tek yolu bu.

Biana yaptığım itirafını şoku içerisindeydi.

-Prensesim,ama o dükün eşi.
-Yani onlar,sen bunu nereden biliyorsun?
Diye sordu.

-Onları gördüm ama şimdi bunları bırakalım bir an önce ne yapacağımıza karar verelim,hem de hemen,üçümüz.

-Madamdan yardım istesek nasıl olur?

Aslında fena fikir değildi ancak gerçek niyetini tam olarak bilmediğimden ona ne kadar güvenebileceğimizi bilmiyordum.

-Olabilir ancak büyük riskleri var,Biana.

-Pekii başka ne yapabiliriz?
Diye sordu.

Tüm bu konuşmaları sessizce kenardan dinleyen Eric;

-Bence şimdi tek yapman gereken dinlenmek önce yemek yemen ve dinlenmen prenses,daha sonra hep birlikte sağlıklı düşünebiliriz.

Haklıydı.
Uykusuzluk,yorgunluk ve açlık kafamı toparlamama engel oluyordu.

Bir saatin sonunda banyomu yapmış,yemeğimi yemiştim ama gözüme uyku girmiyordu.
Dün gece başımı dayadığım taş şimdi kuş tüyü olan yaptığımdan daha rahattı belkide.

Düşunmeliydim.
Bir çözümü olmalıydı ama nasıl?
Şu an aklıma gelen tek şey Alexender'ı tehtid etmekti.
Ona bu evlilikten vazgeçmemesi halinde Darcy ile olan ilişkilerini herkese duyuracağımı söyleyecektim.
Bir taraftan da bu fikir saçma ve çözümsüz geliyordu.
Onun bu evliliği istemesi politik nedenlerdi ve kolay kolay vazgeçecek gibi görünmüyordu.

Biana'nın madam Adale'den yardım isteme fikri de fena sayılmazdı ancak onun da kendi içinde riskleri vardı.

Başka bir çıkış yolu daha bulmaya çalışırken gerginlikten dolayı odanın içinde turluyordum.

Kralın beni görmek istediğini ileten hizmetli kapıyı çalarak içeriye girdiğinde kalbim yerinden çıkacak gibiydi.
Bu günün olumsuzluklarına bir yenisinin daha eklenmesini sanıyorum kaldırayacaktım o yüzden de oraya doğru ilerlerken elimden geldiğince yorgun ve bitkin görünmeye çalıştım.

Açık duran kapısının önüne geldiğimde selamlayarak içeriye girdim.

-Kralım.

-Elanor,Sevgili kızım.
-Nihayet seni sonunda tekrar görebildik.Bu beklenmedik kötü olay için çok üzgünüz.

Beni bu beklemediğim tavırları ile karşıladığında ilk olarak şaşırmış olsamda daha sonra odada yalnız olmadığımızı anladım.
Bu şu demek oluyordu beni sorulamak yerine olayı kapatarak bir an önce düğünü gerçekleştirmeliydik.

Çünkü o esnada odada diğer koltukta Alexender'ın babası ve Dük oturuyordu.
Normal şartlarda sorgu için baş başa olmamız gerekiyordu.

Kralın olayların iç yüzünü çoktan öğrendiğinde artık emindim.
Tüm bu olanlar benim için iyi bir gözdağı ve uyarıydı.

Aslında yine de ona yalanlar eklediğim bir hikayeyi en baştan anlatma sancısının yerine bu karşılama daha iyi sayılırdı.

O an düşüncelerimi Kralın gür sesi böldü;

-Elanor artık seni korumak güçleşiyor o yüzden de bir an önce düğünü yapmamız gerekli.Bu yüzden gerekli hazırlıkların hızlandırılması için emir verdim ve haftaya yapılacak olan düğünü bildirmesi için papa ve katedrale elçi gönderdim.
-Senden istediğim üzerine düşeni yaparak bu hazırlıklara bir an önce iştirak etmen.

-Elbette efendim,
dedim.
-Ancak bugün için izninizi istiyorum malum bu olaylardan sonra yorgun ve gerginim.

-Elbette izin veriyorum tabii ama yarın sabah ilk iş olarak kraliçen ile birlikte bu hazırlıklara başlamanı emrediyorum.

Odasından çıkarken artık geri sayımın başladığının ve kalan vaktimin gittikçe daraldığının farkındaydım.

Odama gitmek için büyük salondan geçtiğimde düğün için hazırlanmaya başlayan masalara midem bulunarak bakıyordum.
O esnada çok sevgili Darcy'in bana bakan buz gibi bakışları ile karşılaştım.

O esnada çok sevgili Darcy'in bana bakan buz gibi bakışları ile karşılaştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.











KAF DAĞININ PRENSESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin