37.Bölüm-"Hileli Zar"

40 4 1
                                    

-Saygıdeğer Majesteleri ve çok kıymetli aile dostlarım...

-Bu akşam Valinin onur konuğu olarak katıldığımız bu davette sizlere kızım Angel ve Başmuhafızım olan Eric'in evliliğini ilan ediyorum.

-Güzeller güzeli kızım artık Güney krallığımın prensesi ve değerli muhafızım Eric ise onun prensi'dir.

Sonra başını bizim bulunduğumuz masalara çeviren Kral Robert,bu evliliğin tüm topraklara barış getirmesini diliyorum,
dedi.

Salonda yankılanan alkış ve şaşkınlık sesleri eşliğinde gerçekleşen nikah töreni,valinin tebriği ve hediyesi ile devam etti.

Konuklar bakışlarıyla onların üzerinde olduğu kadar annemin ve babamın vereceği tepkilerde ayrıca bu evliliğin iki krallık arasında oluşan buzları eritip eritmeyeceğini anlamaya çalışıyorlardı.

Vals müziği yerini kalabalıktan çıkan uğultulu bir gürültüye bıraktığında kral Robert'in işareti ile bu kez düğün dansı için tük kemancılar çiftin çevresinde toplandı.

Öncesinde kulaklarımda yer eden o yakıcı sözleri işittim;

-Gelini öpebilirsiniz.

Bu görüntü karşısında ilk önce kalbimi yokladım.
Bakabilecek kadar güçlü olduğumu sanmıyordum ancak yüzümden çok çabuk okunabilen hislerimi belli etmemek için büyük bir çaba gösteriyordum.

Bakışlarım sahneye doğru kaydığında Angel'in gerçekten harikulade göründüğünü fark ettim.
Eric ise beyaz ceket ve pantolon içerisinde oldukça yakışıklı duruyordu.

Onun elini eğilerek parmak uçlarından öptüğünde daha fazla dayanamayarak başımı çevirdim.
Bakışlarimın istemeden buluştuğu Alexender,yüzüne yayılan küçük bir tebessüm ile gözlerime bakıyordu ve kulağıma doğru eğilerek fısıldadı;

-Sevgili Prensesim,
Muhafızın artık bir prens oldu.Tatlı ve şirin Angel ile de oldukça yakıştılar.
-Bu duruma senin de çok sevindiğini gözlerinden okuyorum...
-İşte bak kendi hayatını kurtarmayı başardı...

İmâ ettiği şeyi anlamış olsam da,kendimi şu an da onunla uğraşacak kadar rahat hissetmiyordum.

Alexender'ın şaşıran bakışları arasında masadan kalktım ve yüzüme yerleştirdiğim en geniş gülümseme ile onlara doğru yürüdüm.
Bir an da tüm bakışlar üzerime kilitlenmiş,fısıltılar halinde kulaktan kulağa konuşmalar başlamıştı ancak buna aldırmadım.
Valinin ve kral Robert'in karşısından geçerken nazikçe selamladım hemen sonrasında yanlarına geldiğim Eric ve Angel bana dikkatle bakıyorlardı.

-Krallığımız adına sizleri ve bu evliliği yürekten kutluyorum,
dedim.

Beyaz Dantelli el çantamda duran ve madam Adele ile gittiğimiz son gezide aldığım kıymetli taşlardan oluşan kolyeyi Angel'in boynuna takarak yanaklarından gülümseyerek öptüm.
Sıra Eric'i tebrik etmeye geldiğinde dudaklarımdan fısıltı ile çıkan şu sözler döküldü;

-Gerçek bir prens gibi görünüyorsun...
-Hak ettiğine kavuştun.

-Elanor lütfen...

Tebriğimden sonra kimsenin hiç bir şey anlamaması için bolca gülümseyerek yerime geçtim.

Oturduktan sonra annem kulağıma eğilerek;

-Bu yaptığın hiç hoş olmadı Elanor,babanın bu konuda ki tutumuna karşı büyük saygısızlık,
dedi.

Bu sözlerinin üzerine ona doğru dönerek sahte bir şekilde kahkaha attım ve;

-Ama kraliçem,hayatımı binlerce kez kurtaran muhafızımı bu kıymetli gününde yalnız bırakamazdım elbette,
dedim.

Annem sinirli bir şekilde yanıma yaklaşarak kulağıma eğildi;

-Seni Küstah!
-Onu muhafız olarak seçen bizdik ve yaşadığın hayatı ilk önce bize borçlusun.
-Derhal bu söylediklerin için özür dile ayrıca bir daha kimseye danışmadan krallık adına bizi utandıracak herhangi bir şey yapma,beni anlıyor musun Elanor,sakın.

Başımı eğerek sadece sustum ancak özür dilemeyecektim.

Aynı dakikalarda herkes dikkatli bakışları ile dans için sahneye çıkan çifti izliyordu.

Tüm konukları asıl meraklandıran şey ise babamın vereceği tepkiydi.
O ise yüzünü somurtmuş bir şekilde sandalyesinde oturuyordu.

Nihayet Dans ve tören yenen yemekler eşliğinde bittiğinde odalarımıza çekilmek için ayağa kalktık.
Eric ve Angel'in oturduğu bölüme doğru yürüyen babam,ikisinide soğuk bir yüz ifadesi ile tebrik ettikten sonra şu sözleri söyledi;

-Eski düşmanım Kral Robert...
-Bu evlilik hileli bir zar üzerine kurulsada iki krallık arasında artık barış ilan ediyorum.
-Ve ayrıca yasalar gereği Eric'in canını bağışlıyorum.

Vali ise tüm bu sözlerden gayet memnun kalarak özel içecekleri krallığın ve bu güzel çiftin şerefine diyerek havaya kaldırdı.

Şu an babamın bu sahte sözlerinin hangi kötü plana hizmet ettiğini anlayamasam da,Eric için mutluydum.

Belki de bu evlilik sayesinde sadece canını kurtarmış olmayacak,içinde yaşadığı gizli aşkı unutarak kendine huzurlu bir hayat seçmiş olacaktı.

Ben ise artık ona aşık olduğumu fark ederek,sessizce köşemde duracaktım.









KAF DAĞININ PRENSESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin