Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı : Make you mine : Madison beer
Gözlerimi açtığımda dayımın soru dolu bakışları ile karşılaştım. İçimden ağlamak geliyordu. Uzun zamandır mutluluk gözyaşları dökmüyordum.
"Sevgili yeğenim gördün mü? Ablam nasıldı?"
"İyiydi, çok iyiydi uzun uzun konuştuk." dedim heyecanla. Ona sarılıp dokunduğum ve hatta beraber ağladığımız aklıma gelince kendimi tutamadım ve bir iki damla göz yaşı yanaklarımdan döküldü. Dayım hayretle bana bakıyordu.
Tüm olanları anlattım. Nasıl güzel vakit geçirdiği mi? Onun için bıraktığı mektuptan bahsettim. Bana sarılıp ağlayınca beraber ağladım. Sonra bedenini alıp Büyükbabamın yanında, onun için ayrılan mezarına gömmek için götürecektik ama fanusun içinden bir papirüs düştü.
Gözlerimde hala yaşlar vardı kısa bir an dayımla bakıştık. Yere düşen eski papirüsü aldım. Özenle katlanılmış ve uzun süre iyi kalabilmesi için korunmuştu.
Dayım yanıma gelip papirüse baktı. "Ne yazıyor?"
İçini açtım. Hayretle kaşlarını kaldırdı. "Bu eski büyücü dilinde yazılmış."
"Siz biliyor musunuz eski büyücü dilini?"
"Bana öyle bakma, Eski büyücü dillerini asla öğrenemedim hep bana zor geliyordu"
"Neyseki ben biliyorum. " dedim gülümseyerek.
Hayran hayran beni süzdü. "Beni her gün şaşırtıyorsun. Hadi oku bakalım ne yazıyor?"
" Şöyle yazıyor. Bu papirüs zamanın gizli kahini tarafından yazılıp mühürlenmiştir" diye başladım ama dayım sözümü kesti.
"Bir dakika tarih yazıyor mu? ."
Eski papirüsün altına baktım ama tarih yazmıyordu. "Maalesef."
"Ölüler aleminden gizli çıkarılan bağ büyüsü ancak ve ancak tek bir şeyle bozulur." Devamını okumadan önce dayımın gözlerine baktım.
"Bu... Bu bağ büyüsünün bozuluşunu anlatıyor." dedim hayret dolu bir ifadeyle.
"Bunun fanusun içinde ne işi var?"
Annemin bedenine baktım. "Annem ölmeden önce bu büyünün nasıl bozulacağını bulmuş olmalı. Buldu ve bana bunu bıraktı. Bir gün gelip bulacağımı biliyordu."
Ona minnettar mı olmalıydım yoksa artık bağın nasıl koparıldığını öğrendiğim için korkmalı mıydım bilmiyorum. Eğer Potter ile aramızda bir bağ kalmazsa bu işin sonu benim ölümüm ile sonuçlanmış olur.
" Dayı, izin verirsen yalnız okumak istiyorum. Eğer sen bilirsen zihnine girebilirler. Bu tehlikeyi göze alamam."
Nazikçe omzumdan tuttu. "Haklısın canım. Ben fanus ile beraber dışarıda seni bekliyor olacağım." gülümsedi ve annemin bedenini alıp mağaradan çıktı.
