31"Cadının Topluluğu "

148 25 115
                                    

Albus severus Potter'ın gözünden.

Bölüm şarkısı : Kehlani - Gangsta ( From Suicide Squad the Albüm)

Öldür 'Öldür' Hepsini Öldür. Nefes alan her canlıyı Öldür.. Ruhları en değersiz olanları sona sakla ve acımasızca Öldür.

Kafamın içinde ki Öldürme sesleri bozuk bir  radyodan çıkan rahatsız edici cızırtıyla aynıydı.. Hep vardı ve körelmiş Öldürme duygularımı ortaya çıkarıyordu.

Bu benim doğamda vardı.. Öldürmek.. Bir katil olmak..

Bu gece ava çıkıyordum.. İçimdeki sesleri kısa sürede susturmanın en iyi yöntemi onlara istediğini vermekti..

Birileri gece yataklarında uyurken boğazlarını parçalamak, içimde ki ruhların açlığıydı. Akşam yemekleri.. Bir insan en fazla kaç gün aç kalabilirdi? Onlara yemek lazımdı.

Ve bu gece avım belliydi. Bir hafta önce Olivia'nın ailesini Öldüren Tom'un adamlarından kaçan bir grubu bir büyücü köyünde yakalamıştım.. Sihir bakanlığında çalışan üst düzey adamlarla iş birliği içindeydiler..

"Cadıyı öldürmeliyiz... Potter'a ulaşmanın yolu o kızdan geçiyor."

Fısıltılarını bu kalın duvarların arasından duyuyordum.. Acınası ruhlarını öldürmek için iki duvar arasında bir katilin yaklaştıklarından haberleri yoktu

Gece avında en sevdiğim kısım burasıydı.. Haberleri olmadan.. Gözleri dehşetle açılmış, damarları beni gördükleri ilk an patlayacak gibi şişiyordu.

O an öleceklerini biliyorlardı. Çünkü ben asla işimi yarım bırakmazdım. Birisi için geliyorsam o mutlaka nefis ölümü tadacaktır.

İçeri girdiğimde On kişi masanın önünde, dizleri­nin üzerindeydi. Kimin cesaret edip toplantılarını böldüğünü merak edip kapıya baktılar, Beni görünce avlarımın kızarmış yüzünü net bir şekilde görebilmem içgüdümü bir hayli kabartmıştı... fazlasıyla aç hissediyordum.

Ölecekllerini anlayınca gözleri pörtledi ve diz çöktüler.. Bir tanrıya secde eder gibi alınlarını yere sürdüler..

Ama kafalarını yerden bir milim kaldıramadan açlığımı giderdim. Odanın her yerine kanları sıçradı.. Akşam yemeğinde bir yudum kırmızı şarap gibiydi.. Bu damardan çıkmış sıcak kanlar iştahımı kabartıyordu.

Acıma duygum yoktu. Artık başları sonsuza kadar yerde olacaktı.

Kaç saniye sürdü. Üç mü? Bana karşı koyacak zamanları olmamıştı.. Bu gece ruhlara minik bir akşam yemeği sunmuştum.. Dahası vardı. Onlara ziyafet verecektim. Yarın gece Olivia bir ziyafet düzenliyordu.

Ruhlar için keyifli bir akşam yemeği olacaktı. Bana gelip bir ziyafet düzenleyeceğini söylediğinde başta umursamadım ama sonra açlık iç güldüm kabardı..

Onların önünde yiyecekleri son yemek olacaktı benim ise gördüğüm avlarımın kafası.. Bir hafta yalvardı ve sonunda kabul ettim.

Nedenini öğrenmesine az kalmıştı. O salonu kana bulayacağımı bilmiyordu.. Ayağıma gelen ziyafeti reddetmek kabalık olurdu... Hepsini öldürüp kanlarında duş almak için ağzım sulanıyordu.

Lawren sigarayı yakıp bana uzattı. Cesetlerin yanında keyif yapmak için sevdiğim bir şey varsa oda kan kokulu odada sigara içmekti.. O gri duman, kanın sıcak dumanıyla birleşince ciğerlerim bayram ediyordu..

OLİVİA TOM RİDDLE : ÖLÜLERİN DANSI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin