"Ne oldu Zişan? Neden ağlıyorsun? Bizimkiler bir şey mi öğrendi?""Abi...ağhaha Zerdan ağalar babamı aramış....ağhaha(yeni ağlama şeklimiz :'D) Düğün bu hafta sonu olacak diyor..(ağhaha)"
Dedikleriyle içime su serpildi desem yalan olmazdı. Bahar'ın yaşadığını öğrendiler sanmıştım ah Zişan ah.
"Tamam Zişan ağlama. Ben babamla konuşurum."
"Konuş abi ne olur high... Daha bu olaylar tazeyken ben evlenmek istemiyorum."
"Zişan evlenmek zorunda değilsin."
"Abi öyle değil. Babamlara diyemiyorum ama kendimi hazır hissetmiyorum." Dedi dümdüz, duygusuz. Botan'la evlenmek istiyormuydu emin olamıyordum. 2 yıl önce istemeye geldiklerinde bizden haber bekleyeceklerini söyleyip gittiklerinde Zişan istemiyorum demişti. Sonra ne olduysa babamın onları arayacağı gün istiyorum dedi.
Doğu'da kimse nişanı bu kadar uzatmaz. Zişan çok şeyi bahane ediyordu fark etmiştim. Karışmak istemiyordum ama Mardin'e döndüğümde ilk işim etraflıca onunla konuşmak olacaktı.
"Benim yüzümden erken döneceksin. "
"Sorun yok! Yine gelirim..."
"Çok üzgünüm abiciğim."
"Tamam Zişan. Kapatıyorum iyi bak kendine."
"Sizde abi ..."
Telefonu sehpaya bırakıp gözlerimi gökyüzüne diktim. Derin nefes aldım. Herşey üst üste geliyordu. Daha yeni Bahar'ıma kavuştum ne istiyorlardı bizden.Duyduğum ayak sesleriyle arkamı döndüm. Gülümseyerek bana gelen paptyama baktım.
"Uyandırdım mı seni?"
"Hayır canım, ben uyanmıştım banyodaydım. Sen telefonla konuşuyordun rahatsız etmedim. Sorun mu var?" Dedi yanımdaki yerini aldığında onu kolumun altına aldım. Başını göğsüme yaslayıp ufak bir buse kondurdum.
"Botan'lar hafta sonu düğünü yapmak istiyorlarmış. Zişan aradı şimdi evlenmek istemiyormuş. Bizimkinin evlilik fobisi var sanırım." Dedim ikimizde kahkaha attık. Zişan burada olsaydı bu kadar rahat konuşamazdık.
"Bence doğru insanla olduktan sonra evlilik gerçekten çok güzel bir mecra" dedi. Muzipce ona bakıp
"Hmm.. Bahar hanım sizin için doğru kişi miyim?"
"Ah ! Bilemiyorum Berzan bey, sanırım biraz düşünmeliyim..." Dedi tam karşıma dikilip. Hem gülüyor hemde alt dudağını ısırıyordu.
"Düşünün bakalım Bahar hanım. Seçeneğiniz yok, yine de size müsade ediyorum."
Kollarını boynuma dolayıp biraz daha yamacıma sokuldu.
"Bu Dünya da sizden daha iyi bir eş adayı bulamam."
"Bence aday kısmını geçeli çok oldu karıcığım."
🌑
Ellerim boşlukta kaldığında Bahar yatakta oturur pozisyona gelmişti. Bana bakıp dudaklarını araladı bir şey demeden sımsıkı kapattı. Gözlerini yumup saniyeler sonra açtı. Sakin olmaya çalıştığının farkındaydım.
Öfkelenecek bir durum yoktu ortada ya da ben yanılıyordum bu öfke değil hüzündü.
Bahar'dan devam ...
Saçmalığa bakar mısınız?
Daha geleli kaç gün olmuştu da gitmekten bahsediyordu. 1 hafta bile olmadan o yarın gidecekti. Ne için olursa olsun beni yalnız bırakacaktı. Yerden sabahlığımı alıp üzerime geçirdim.Banyoya girip kapıyı kilitledim. Sıcak suyu açıp duşun altına girdim. Hem ağladım hem ıslandım dakikalarca.
Nasıl alışacaktım bu duruma. Gelecek gözümde bu kadar korkunçken neye sabredecektim. Ondan uzak kalmak istemiyordum. Biz nereye kadar böyle gidecektik.
Suyu kapatıp üzerime bornozu giydim. Saçlarımı havluya sardım. Banyodan çıkıp hala yatakta oturan Berzan'ı es geçip giyinme odasına girdim. Üzerime siyah tayt ve spor crop giydim. Saçlarımı kurturken aynada onun yansımasını gördüm. Belinde havluyla arkama geçip fön makinasını elimden aldı. Saçımı kurutuyor arada gözlerime bakıyordu.
Kurutma işlemi bittiğinde saçlarımı tarayıp at kuyruğu yaptım. Ben saçlarımla uğraşırken Berzan giyinmişti. Birazdan gidecek olması içimi acıtıyordu.
"Bahar gideceğim birazdan seninle küs ayrılmak istemiyorum lütfen bana darılma. " Dedi. Gözlerimi devirip dilime gelenleri söylememek için zor tuttum kendimi. Çok kırıcı olabilirdim patlamak istemiyordum.
"Berzan şimdi konuşmayalım."
"Zor olacak ama alışmamız gerekiyor..."
"Neye? Bizsizliğe mi alışmalıyız... Hah! Ben alışamam , ben bu duruma alışamam Berzan. Ne olacak ben senin kapatman mı olacağım? Nasılsa herkes Bahar'ı öldü biliyor. Orada da kurarsın bir yuva oh tamam olur.!" Diye elimde olmadan kırıcı olduğumun farkındaydım ama içimdeki acıya engel olamıyordum.
"Saçmalıyorsun Bahar! Kalbini kırmak istemiyorum." Dedi. Sakin konuştuğu tonda bile sinirlendiğini anlamıştım.
"Kalbim paramparça! İstesende yapamazsın..." Dedim gözlerim dolu doluyken. Yanıma yaklaşıp yüzümü avuçlarının arasına aldı m
"Eğer bir gün senden başkasına elim değerse o gün Allah benim canımı alsın. Senden başkası bana haram Bahar'ım."
Dudaklarımın titremesine engel olamıyordum. Gözlerimde yaşlar özgürlüğüne kavuşmak için çığlık atıyordu. Ben ise onları en derinlere hapsetmek.
"Seni bu halde birakmak istemiyorum." Dedi. Düşüncesiz değildim henüz girdiğimiz savaşı kabullenememiştim.
"Çok üzgünüm. Öyle demek istemedim ben sadece daha alışamadım. "
"En kısa zamanda yeniden geleceğim. "
"Biliyorum , gelirsin... Dikkat et kendine olur mu? Seni seviyorum."
"Bende seni seviyorum. Önce Allah'a sonra seni sana emanet ediyorum." Dedi. Ondan uzaklaşıp komidinden kağıt ve kalem çıkardım. Kısacık bir yazı yazıp kağıdı katladım.
Berzan sorgulayan bakışlarını bana gönderdiğinde.
"Bunu eve gidince aç oku olur mu?" Dedim. Başını sallayıp notumu telefon kılıfının içine koydu.
Son defa dudaklarıma kondurdugu uzun öpücükten sonra dış kapıya yöneldi. Aşağı inmemi istemiyordu ama dayanamayıp evin anahtarını alıp arkasından çıktım.
"Bahar?"
"En azından seninle dışarıya kadar gelmek istiyorum..." Dedim, elini uzattığında tereddüt etmeden tuttum. Koluna sarılıp başımı omzuna yasladım. Asansöre binip zemin kata bastı.
Asansör bozulsada günlerce burada kalsak. Dışarıya giden yol hiç bitmesin istiyordum. Ne yazık ki herşeyin bir sonu olduğu gibi asansör zemin katta durunca indik.
Birlikte indiğimiz asansöre birazdan yalnız bincektim. Kapıdan dışarı çıktık. Soğuk havanın yüzüme vurması gerçekleri de tokat gibi çarpıyordu. Birazdan ayrılacaktık ve bir daha ne zaman gelecekti o da bende bilmiyorduk.
Vale arabayı getirdiğinde zorla elini bıraktım.
"Beni her özlediğinde gökyüzüne bak . Bende bakıyor olacağım..." Dedi başıma buse bırakıp arkasını dönüp vakeden anahtarı aldı. Arkasına bakmadan arabaya bindi. Son defa bana baksın istiyordum.
Araba çalışıp Yola çıktığında gözyaşlarımı özgürlüğe bıraktım. Araba gözden kaybolana kadar bir umut durur diye ardından baktım.
Bahar bilmiyordu ki , Berzan arkasına dönse onu birakamayacaktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL《LANETLİ PAPATYA》
Teen FictionTöre hikayesidir Genç bir kızın düğün günü öğrendiği gerçekle terkedilisinin ardından tüm hayatını değiştirerek farkında olmadan herşeyin başladığı yere MARDİN'e yerleşir. 19 yıl sonra öğrendiği yakınlarıyla mutlu huzurlu yaşarken atladığı bir şey...