Cezve başında kahve yapan Serkan'ın sevgili baldızıydı. Ben onları Serkan'ın arkadaşları sanıyordum. Defalarca kuyumu kazmaya çalışmalarına rağmen buna sebep Eslem'i görüyordum. Nedenini evli olduklarını öğrendiğimde anladım.
Beni gördüğüne şaşırıp önündeki işine geri döndü. Bir şey demeden çıktım mutfaktan. Oturma odasına geri dönüp şimdi de sedirdeki boş yere oturdum .
Hate DAYE sevgili gelinin getirdiği kahveden bir yudum alıp sözü başlattı.
"Sebebi ziyaretimiz belli Allah'ın emri peygamberin kabriyle kızınızi istiyoruz Hasan ağa ." Dedi adam da bıyıklarını gere gere.
"Sizden iyisini bulacak kızımız Hate hanım ağam verdik gitti." Dedi direkt. Birden odada yankılanan sesle hepimiz o yöne döndük. Esila elindeki tepsiyi yere düşürmüştü.
"Heyecandan oldu heyecandan " dedi babası. Kız odadan çıkıp gitti. Tam kalkıp peşinden gidecektim, hate dayenin bakışıyla yerimde kaldım.
Onlar başlık parasını konuşuyor benimse aklım kızda kalmıştı. Anlaştıklarında kadınlar baklava dağıttılar. Bana uzattıkları tatlıyı kibarca reddettim. Koladan bir bardak aldım.
İçeceğimi bitirip ayağa kalktım. Elimdeki bardağı mutfağa götürme bahanesi yeterdi.
Mutfaga girdiğimde içeride 2 genç kız ve Esila vardı. Esila ağlıyor onlar ise teselli ediyordu anladığım kadarıyla.
Beni gördüklerinde Esila'yı dürttüler. Esila yaşlarını sildi ve ifadesizce bana baktı.
Acıyarak baktım ona elimde değildi! Onun durumunda olmak istemedim. Hem kuma , hem başlık parasıyla satılmak asla istemezdim.
Esila'ya biraz daha yaklaşıp
"Kim ister ki ikinci kadın olmak! Kim ister ki onu sevemeyen bir adamla evlenmek! kim ister ki sevmediği bir adamla evlenmek!" Dedim. Konuşmasada gözlerinden akan yaşlar anlatıyordu acısını.
"Kim kurtarabilir peki! " dedi. Çaresizliği sesine yansiyordu. Yanındaki kızları kibarca dışarı çıkarıp mutfak kapısını kapattım. Esila'yı karşıma aldım.
"Ablan var Esila ondan yardım alabilirsin!" Dedim. Ama o aynı durgunluğuyla
"Aradım ama açmadı zaten o da bir şey yapamaz. Eslem, İstanbul'a kaçtığı için bir daha buraya gelemez gelirse öldürürler. "
"Peki sen! Sende oradaydın, onunlaydın.."
"Evet ama ben annesizlige dayanamadım 3 ay önce geri döndüm... Dayak yedim çok dayak yedim Bahar! Bu konu açıldığından beri babam elini sürmedi bana ama kuma olmak istemiyorum."
"Ben senin için ablana giderim! " Dedim. Bir an gözlerindeki umudu görür gibi oldum ama çabucak sönüp gitti.
"Sana onca yaptığımız şeyden sonra mı? " dedi.
"Yapmaa Esila! Sen bana bir şey yapmadın... Şerefsiz Serkan ve maalesef ablan yaptı. Evet, tamam seninle de çok iyi şeyler yaşamadık ama çokta kötü şeylerde yaşamadık dimi. Hem ben unuttum gitti hepsini. Hep affeden oldum, yine olurum... " Dedim buruk bir gülümse yüzümde edinirken kalbimin acısını hissettim..
🌼1 hafta sonra...
Gelin almaya sadece 3 gün kalmıştı. Ve ben hala Istanbul'a gidememistim. Kuma olduğu için düğün de yapılmayacaktı. Hate daye'ye yalvarsamda yakarsam da bir türlü izin alamadım. Bugün son umut kırıntılarımı da kullanacaktim.
Odamdan çıkıp salona indim. Tam da tahmin ettiğim gibi Hate Daye oradaydı. Yanına gidip usulca oturdum.
"Dayem... Dayelerin en güze-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL《LANETLİ PAPATYA》
Teen FictionTöre hikayesidir Genç bir kızın düğün günü öğrendiği gerçekle terkedilisinin ardından tüm hayatını değiştirerek farkında olmadan herşeyin başladığı yere MARDİN'e yerleşir. 19 yıl sonra öğrendiği yakınlarıyla mutlu huzurlu yaşarken atladığı bir şey...