Korku Kadehi

45.Bölüm🩸Havuz Şoku🩸

Şarkı: Ezhel - Nerdesin
________________________________

Dışarıda yavaş yavaş yağmur çiselemeye başlamıştı ve havuza girmekte karar kılmışlardı. Taylor'la bir kez olsun göz göze gelmemiştik. Yaptığımız şeyin farkındaydık ama pişman değildik. Pişman olsaydık özür dilerdik zaten...

"Ben mayomu giyip geliyorum," diyerek yukarı çıktı Melek.

"Bir dakika, gerçekten havuza mı gireceksiniz?" diye sordum. Hava soğuktu. Evet, havuz ısıtmalı olabilirdi ama eninde sonunda çıkacaklardı oradan.

"Evet. Havuz ısıtmalı Ravza. Neden girmeyelim?" Melek'e gülümseyerek baktım.

"Ben girmem haberiniz olsun." Yanan şömineye döndüm. Ev o kadar sıcaktı ki üzerime tişört giymiştim. Onlar yüzerken üzerime hırka alıp çıkacaktım tabii.

Melek aşağıya indi. Gerçekten yanında mayo getirmişti. Ben hiçbir şey getirmemiştim. Nereden bilebilirdim bu havada havuza gireceğimizi?

"Hadi girelim." Herkes havuza giriyordu. Ben hariç.

Melek dışarıya çıkıp parmak uçlarında yürüyerek havuza yavaş yavaş girmeye başladı. "Siz gelene kadar ben Melek'in yanında duracağım," diyerek hırkamı almadan dışarıya çıktım. Yukarıp çıkıp almaya üşenmiştim. Sadece birkaç dakikalığına hırkasız dursam sorun olmazdı bence. Bir dakika.

Ben telefonumu uçak modundan çıkarmayı unutmuştum! Annem benden haber bekliyordu! Allah beni kahretmesin...

Koşarak içeriye girdim ve odama çıkıp telefonumu aldım. Hemen uçak modundan çıkardım. Telefonum bir anda mesaj yağmuruna tutuldu. Şimdi hepsini tek tek okumak zorunda kalacaktım. Ama ilk işim annemi aramaktı tabii ki. Hemen annemi aradım.

Bir süre konuştuk güldük, her zamanki gibi birbirimizle dalga geçtik. Daha sonrasında kapattık.

Bende aşağıya indim ve yine hırka almayı unuttum. Herkes havuzda yüzüyordu. Yalnız havuzda bayağı büyüktü.

Yanlarına gittim ve başlarında dikildim. Taylor yüzerek bana doğru gelirken kızlar bir anda bana bağırmaya başladılar. Ne olduğunu anlamay çalışarak bir onlara bir Taylor'a bakarken Taylor bir andan kolumdan tutatak benim havuza çekti. Sanırım kızlar bunu haber etmeye çalışıyorlardı. Ama maalesef benim beynim ilk defa geriden gelmişti. Tam da vaktini bulmuştu!

Vücudum sıcacık suya değdi. Bir anda olduğu için içime azıcık su çekmiş olabilirim. Bu canımı fena yakmıştı. Dibine daldığım suyun üzerine çıktım. Yüzüme sürdüğüm güneş kremi gözüme kaçtığı için gözüm yanmaya başladı. Sanki birisi gözüme limon sıkmıştı! Bu kadar mı yakardı ya?

"Gözüm gitti!" diye söylenerek bir kez daha suyun içine girip yüzümü ovalamaya başladım. Gözümü ovalarken biri bileğimden tutup beni yukarı çıkardı.

"Ne yapıyorsun?" diye sordu Taylor. Sanki onun yaptığı çok normaldi!

"Senin yaptığın çok mu normal Taylor?" diye sordum tek kaşımı kaldırarak.

"İntikam diyelim," diyerek sırıttı. Şimdi anlaşıldı bunun amacı.

Suyun üzerinde oluşan buharlar arasından Rumeysa gözüktü. "Aynısını onlara da yaptı. Ama bana yapamadı." Taylor'a bakarak sırıttı. Rumeysa benim gibiydi. Çoğu özelliğimiz aynıydı ve benim gibi agresif bir yapıya sahipti. O açılardan ona kendimi yakın hissediyordum. Derin'in benden bir şeyler sakladığı düşüncesini ilk onunla paylaşmıştım. Bunu kimseye söylememişti. Fazla güvenilir biriydi. Benim gibi fazla açık sözlüydü. Sevmediği kişinin yüzüne rahatça bunu söyleyebiliyordu. Onu seviyordum.

"Ben çıkıyorum. İntikamım acı olacak Taylor. Sınavlarda ağlayacaksın." Bende sırıttım. Bu sefer sıra bendeydi.

"Görüşeceğiz." Tek gözünü kırptı. Gözlerimi kısarak ona baktım ve havlusunu alıp içeriye girdim.

Güzelce kurulandım ve bu sefer üzerime siyah bir kazak giydim. Altıma ise beyaz bir eşofman giydim. Aşağıya indim ve patlattığımız mısırın dibini televizyonda çıkan dizimi izleyerek yemeye başladım.