Sarkan bir kitap getirmek için odasına gitti. Bende heyecan ile onu
beklemeye başladım. Birkaç dakika sonra Sarkan elinde oldukça kalın eski
bir kitap ile çıkıp geldi. Yere oturup kitabı bıraktı. Bende hemen yanına
bağdaş kurarak oturdum. Sarkan kitabın yanında oldukça eski bir harita ve
bir de pusula getirdi. Merakla sordum.- Bunlar ne için?
- Sınırın diğer tarafında yolunu bulabilmen için.
- Nasıl kullanacağımı bilmiyorumki?
- Öğreticem bücür sabırlı ol biraz.Sarkan'ın ikazı üzerine sessizce beklemeye başladım. Sarkan haritayı açıp
pusulayıda üstüne koydu. Ardından yönünü bana dönerek konuşmaya başladı.- Şimdi beni kulaklarını iyice açarak dinle bücür.
- Tamam.
- Haritada görmüş olduğun alan sınırın diğer tarafının tamamı. Sınırı
geçmenin iki yolu var. Birisi bizim evin arkasındaki ormanda ama bu yolu
Abçar ve ben dışında kimse bilmiyor. Sende kimseye söyleme o yüzden.
- Tamam.
- İkincisi şehrin diğer tarafında benim buraya gelirken geçtiğim sınır. Yani
herkesin kullandığı sınır.Sarkan eli ile haritanın birbirine karşı kenarlarında bulunan iki noktayı işaret
ederek konuşmaya başladı.- Eğer yolculukta diğer ormanı kullanırsan sınırın doğu tarafına çıkarsın.
Bizim ormanı kullanırsan sınırın batı tarafına çıkarsın. Benim sana tavsiyem
diğer ormanı kullanman. Çünkü Adalan'ın yaşadığı yere daha yakın ve daha
güvenli. Fakat bu ormanı kullanırsan ve batı tarafına çıkarsan bu çok kötü
olur. İtbaraklar ve daha birçok tehlikeli varlık batı tarafında yaşar.
- Tamam bunları anladım ama pusulayı nasıl kullanıcam?
- Pusula klasik bir pusula yani kuzeyi gösteriyor. Başka bir numarası yok. Kuzey haritanın üst tarafı oluyor. Ormanda yolunu kaybettiğinde ya da bir
yeri bulmak istediğinde bu şekilde yolunu bulacaksın.
- Biraz daha açık anlatırmısın?
- Şimdi diyelimki diğer ormanı kullanarak sınırı geçtin. O zaman doğu
yönüne çıkarsın. Karşı tarafın batı, sağ tarafın kuzey ve sol tarafında güney
olur. Bu ormanı kullanırsan tam tersi olur. Karşı tarafın doğu, sağ tarafın
güney, sol tarafın kuzey olur.
- Yönleri anladım ama gitmek istediğim yeri nasıl bulacağımı halâ
anlamadım.Sarkan bıkkınlık ile bir nefes vermişti. Sanırım onu bunaltmıştım. Anladım
diyipte geçiştirmek istemiyordum. Gerçekten öğrenmek istiyordum. Sarkan
bir kaç saniye düşündükten sonra tekrar konuşmaya başladı.- Şurdaki volkanik dağı görüyormusun?
Eli ile haritanın batı tarafında kuzeye yakın bir noktasını işaret ediyordu.
Dikkat ile incelediğimde küçük bir volkan sembolü vardı.- Evet görüyorum.
- Burası benim halkımın yaşadığı yer. Yani ateş iyelerinin.
- Volkanın içindemi yaşıyorsunuz?
- Evet.
- Yanmıyormusunuz?Sorum ile birlikte Sarkan bana tuhaf tuhaf bakmaya başlamıştı. Sanırım
gerizekâlı olduğumu düşünüyordu. Sorduğum bu sorudan sonra bende öyle
olduğumu düşünmeye başlamıştım. Daha fazla rezil olmadan hemen
konuşmaya başladım.- Pardon. Bir an ham maddenizin ateş olduğunu unuttum.
- Neyse devam edelim.Sarkan pusulayı eline alarak anlatmaya devam etti.
- Sınırı diğer ormanı kullanarak geçtiğini varsayalım.
- Yani doğudayım.
- Aferim. Bu volkan dağı ise kuzey batıda.
- Tamam.
- Doğuda dururken pusulayı düz bir şekilde tutacaksın. Pusula saat üç yönünü
gösterdiğinde yönünü çapraz bir şekilde döneceksin.
- Ne kadar dönmem gerektiğini nerden bilicem?
- Pusula saat bir ile iki yönünün tam ortasını gösterdiğinde dönmeyi bırakıp
dümdüz ilerliyeceksin. Arada birde pusulayı kontrol edip doğru yolda
olduğundan emin olacaksın. Anladın mı?
- Anladım.
- Önemli olan bu işin mantığını kavramak. Mantığını anladığında her yeri
rahatlıkla bulabilirsin.
- Sanırım mantığınıda anladım.
- O zaman şimdi haritadaki işaretli bölgeler neresi onu anlatayım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL KURT_1( Alfa)
FantasyAşinalar yüzyıllar önce Kam'ın kehanetinde söylediği gibi alfa dişiyi beklemekte fakat alfanın üzerindeki büyüden habersizlerdir. Her şeyden habersiz normâl bir yaşam süren Belçin'in yolu birgün ırkı için varolup ırkı için yaşayan Boysan ile kesişir...