Abçar ile birlikte uzun süren bir yolculuğun ardından nihayet eve gelmiştik.
Abçar beni bıraktıktan sonra işlerinin olduğunu söyleyip uzaklaşmıştı. Bende
bir süre kapının önünde duran safiri sevdikten sonra içeri girdim. Sarkan
ortalıkta görünmüyordu. Sanırım odasındaydı. Bende beklemeden odama
gidip duş aldım. Kendimi yorgunluk ile yatağa bıraktım. Uzun uzun bugün
olanları düşünmeye başladım. Abçar'ın neden böyle davrandığına akıl
erdiremiyordum. Yalım'ı nerdeyse dövecekti. Ne kadar düşünsemde bu
davranışlarına bir anlam verememiştim. Bugün çok mutluydum. Abçar'ı
yenmek beni oldukça mutlu etmişti ama bundan da ziyade Abçar'ın " baban
yoksa ben varım" sözü beni mutluluktan havalara uçurmuştu. Beni bu şekilde
benimsiyor olması çok hoşuma gitmişti. Gerçekten böyle hissettiğini
düşünmüyordum ama beni mutlu etmek için bile söylemiş olması güzeldi.
Uzun süre daldığım düşüncelerin içinde yüzdükten sonra kendimi yataktan
zorla kaldırıp salona gittim. Bir süre koltukta öylece oturdum. Sarkan
mutfaktan çıktığında şaşırmıştım. Sesini hiç duymamıştım.- Belçin yemek hazır. Hadi.
- Abçar geldi mi?
- Onun işleri uzamış bugün onsuz yiyeceğiz yemeği.Abçar'ın olmaması canımı sıkmıştı. Surat asıklığı ile mutfağa ilerleyip
masaya oturdum. Sesimi çıkartmadan yemeğimi yemeye başladım. Sarkan
kısık gözler ile beni izliyordu. Fazla uzun sürmeden konuşmaya başladı.- Ne düşünüyorsun bakalım bücür?
- Hiiiç.
- Bir daha sormadan öt bence bücür.Sarkan'a kızlara olduğu gibi her şeyi anlatmak istemiyordum ama
yorumunuda merak ediyordum. Çünkü Abçar'ı ondan daha iyi tanıyabilecek
kimse yoktu. Daha fazla dayanamayarak anlatmaya başladım. Uzun bir süre
bugün eğitimden önce olanları anlattım. Sarkan anlattıklarım ile
gülümsemeye başladı. Bir süre sessiz kaldıktan sonra konuşmaya başladı.- Seni herkesten sakınıyor Belçin. Bunda anlamıyacak bir şey yok.
- Neden ki?
- Sana değer veriyor çünkü.
- Bu nasıl bir değer sence?
- Bunu tam olarak bilemem ama yorum yapabilirim. Benim tahminim seni
ölen kızının yerine koyuyor Belçin. Abçar bunca yıl kızının ölümünden hep
kendini sorumlu tuttu. Onu koruyamadığını düşündü. Bu yüzden seni
olabildiğince sakınıyor. Sana zarar gelmesini önlemeye çalışıyor.
- İyi ama onlar benim arkadaşım. Bana zarar vermezlerki.
- Fiziksel olarak evet ama ruhsal olarak verebilirler bücür. Kalbin
kırılabilir. Abçar bunun farkında. Seni kısıtlayamadığı için arkadaşlarına göz
dağı veriyor.Sarkan'ın yorumuna sesimi çıkartmamıştım. Abçar'ın benim için
düşündükleri çok hoşuma gitmişti. Fakat içimde garip bir duygu vardı.
Tekrar yüzüstü bırakılmaktan korkuyordum. Belkide Abçar böyle
düşünmüyordu ve benim eğitimim tamamlandıktan sonra bir daha
görüşmeyecektik. Babam tarafından bir kez terkedilmiştim. Abçar'ı yanlış
anlayıp babam gibi benimsemek istemiyordum. Bu yüzden bu konuyu uzun
süre düşünmemeye karar vererek zihnimden attım. Sarkan ile mutfağı
toparladıktan sonra salona geçip oturduk. Bir film seçip izlemeye başladık.
Film bitmek üzereyken Abçar'ın aracının sesini duymuştum. Nihayet gelmişti.
Sarkan ile vakit geçirmeyi çok seviyordum ama Abçar yokken nedense
kendimi mutsuz hissediyordum.- Gel senin yaşlı kurdu karşılayalım.
Sarkan'ın cümlesi ile koltuktan fırlayıp onunla beraber kapıya yöneldim.
Sarkan'ın peşinden dışarı çıkıp Abçar'ın arabadan inmesini bekledim. Abçar
arabayı park ettikten sonra bizimle konuşmadan bagaja yöneldi. Bagaj bize
ters yönde durduğu için içinde ne olduğunu göremiyordum. Abçar bagajdan
büyük bir şey indirdikten sonra bagajı kapattı. Ne indirdiğini daha çok merak
etmeye başlamıştım. Nihayet Abçar arabanın arkasından çıkıp bize doğru
yürümeye başlamıştı. Elindeki şeye dikkatle baktığımda bunun bir bisiklet
olduğunu gördüm. Bisikleti ne için aldığını anlamamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL KURT_1( Alfa)
FantasyAşinalar yüzyıllar önce Kam'ın kehanetinde söylediği gibi alfa dişiyi beklemekte fakat alfanın üzerindeki büyüden habersizlerdir. Her şeyden habersiz normâl bir yaşam süren Belçin'in yolu birgün ırkı için varolup ırkı için yaşayan Boysan ile kesişir...