O büyülü gecenin ardından, hayatımızda yeni bir dönem başladı. Damian ile birlikte, hem krallığın sorumluluklarını paylaşarak hem de birbirimize daha fazla vakit ayırarak huzurlu bir hayatın tadını çıkarmaya başladık. Artık sabahları Damian'ın yanında uyanmak, onunla birlikte güne başlamak bir alışkanlıktan çok bir lükstü benim için.
Birkaç hafta boyunca, Damian'ın bana hazırladığı sürprizlerle dolu, keyifli bir zaman geçirdik. Ancak, krallık yönetimi elbette ki pek çok sorumluluğu da beraberinde getiriyordu. Damian sık sık toplantılara, diplomatik görüşmelere katılmak zorundaydı. Ben de zamanla, kraliçe olarak kendi görevlerimi öğrenmeye ve halkımıza destek olacak projeler geliştirmeye başladım. Damian'la birlikte çalışmak, aynı zamanda krallığımızı güçlendirecek kararlar almak bizi daha da yakınlaştırıyordu. Her geçen gün birbirimizi daha iyi tanıyor, aramızdaki bağın daha da güçlendiğini hissediyordum.
Fakat, her şey böyle yolunda gidiyorken bir gün, Damian'ın eski dostu ve danışmanı Marcus'tan bir haber aldık. Krallığın sınırlarında bazı isyan hareketleri başladığına dair endişe verici bilgiler vardı. Damian ve ben bu durumun üzerine ciddiyetle eğilmemiz gerektiğini biliyorduk, fakat kalbimin derinliklerinde, Diablo'nun son gidişinden sonra tekrar bir tehdit oluşturabileceği düşüncesi içimi kemiriyordu.
Damian ile birlikte isyan haberini araştırmak için toplantılar düzenlemeye başladık. Sınırdaki köylerin bir kısmında huzursuzluk başlamıştı. Gelen haberlere göre, Diablo'nun hâlâ arka planda bir tehdit oluşturabileceği düşünülüyordu. Her ne kadar Damian'ın yanında kendimi güvende hissetsem de, bu haberler beni huzursuz ediyordu.
Bir akşam, Damian çalışmalarıyla meşgulken odama çekildim ve düşüncelere daldım. Bu kadar güzel geçen ayların ardından Diablo'nun geri dönme ihtimali canımı sıkıyordu. Onun bize zarar vermesine izin veremezdim. Bu nedenle, bir plan yapmaya karar verdim.
Ertesi sabah, Damian'a düşüncelerimi açtım. "Belki de Diablo'nun hâlâ var olduğunu ve isyanın arkasında olduğunu düşünen halkı sakinleştirmek için halkın arasına karışmalıyız. Bir süre, krallığımızın en ücra köylerine kadar gidip onların güvenini kazanalım," dedim.
Damian yüzüme dikkatlice baktı, ardından gözlerinde takdir dolu bir ifadeyle gülümsedi. "Senin gibi bir kraliçem olduğu için ne kadar şanslı olduğumu bir kez daha anladım," dedi. Teklifimi kabul etti ve ikimiz, krallıkta gezilere çıkarak halkın gönlünü kazanmaya başladık.
Halkla geçirdiğimiz vakit, onları anlamamızı sağladı. Damian ve ben birlikte köyleri dolaşırken insanların güvenini kazanmanın ve onların gözündeki korkuyu azaltmanın ne kadar önemli olduğunu gördük. Zamanla, halkın içindeki huzursuzluk yerini güvene bıraktı. Diablo'nun adının geçmesi bile endişe yaratmaz oldu. Artık Damian ile daha güçlü bir krallık ve daha güçlü bir bağ kurmuştuk.
Geri döndüğümüzde, Damian bana sıkıca sarıldı ve "Bütün bunları birlikte başardık. Seninle olmak, hayatımın en büyük zenginliği," dedi.
Artık geleceğe dair içimde bir korku kalmamıştı. Gelecek ne getirirse getirsin, Damian ile birlikte her engeli aşacağımızı biliyordum. Krallığımızda yeniden huzur hüküm sürerken, birbirimize verdiğimiz sözlerin arkasında durarak mutlu bir geleceğe doğru yürümeye devam ettik.
Ve böylece, Damian'la olan hikayemiz güçlenen bağımızla bir masal gibi devam etti. Her yeni gün, birbirimize olan sevgimizi pekiştirdi ve krallığımızı daha da güzelleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Canavar (TAMAMLANDI)
FantasyPeki ya sen içindeki canavarı keşfetmeye hazır mısın ? ... Bir gün gözünüzü okuduğunuz bir romanın içinde kötü karakter olarak açarsanız ne olurdu? #1 - Dram #1 - Tarihi #1 - Prenses #1 - Krallık #1 - Novel #1 - Karakter #1 - Büyü #1 - Mary #1 - Fa...