https://drive.google.com/file/d/1-3XPQT2Gn9FnR1dfupZslWTfGfad82eZ/view?usp=sharing
Karizmatik, yakışıklı, işinde oldukça başarılı olan çapkınlıklarıyla da nam salmış bir adam.
Masum, çekici bir o kadarda güzel olan, zaman zaman aşkın gözü kördür fel...
Bölüm Şarkılarımız: Gülşen/Seyre Dursun Aşk - Ziynet Sali/ Bir Gönül Sayfası
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arda, günlerden sonra kendini yine aynı yere kapamıştı. Ne zaman kendisiyle boğuşsa ve insanlardan uzaklaşmak istese soluğu burada, Anıl'ın spor odasında alırdı. Eline geçirdiği eldivenlerle kum torbasının karşısına dikildi. Bir süre ellerini kendi avuç içlerine geçirdi, sonra delirmiş gibi darbelerini asıl hedefine yönlendirdi. Tüm sinirini ondan çıkarmaya çalıştı. Buna rağmen sakinleştiğini söylemek zordu. Dakikalar geçtikçe temasları sertleşti. Çünkü aklına yine o kadının sözleri üşüşmüştü.
-Evren'in yaptıkları bağışlanabilir şeyler değil biliyorum ama bizim ona ihtiyacımız var. Sizden başka kimse ona yardım edemez.
Arda sıkı bir kroşe daha geçirdi kum torbasına. Ancak bu darbe de o kulaklarında uğuldayan sesi susturmaya yetmedi.
- O, iyi bir insan olmak için çabalıyordu. Yaptıklarından, hatalarından ders almıştı. Biz birlikte bambaşka bir dünya kurmuş, el ele tertemiz bir sayfa açmıştık. Evren değişmişti. Yemin ederim ki değişmişti. Ama o adam ve üvey annesi olacak kadın her şeyi mahvetti. Evren size yaptıklarının bedelini çok ağır ödedi. Önce babasını, sonra kız kardeşini kaybetti. Onun tek ailesi olarak geride ben ve bebeğim kaldık. Beni de görmek istemiyor ama...ama dinleyince, her şey açığa çıkınca anlayacak. Bizi bırakmayacak, bizden vazgeçmeyecek, biliyorum...
Kadının gözyaşlarına ve sözlerine rağmen yumuşamamıştı Arda. Belki de olayın tazeliğinden dolayı parlamıştı bilemiyordu ama içinin soğumadığı da gerçekti. O adamı affetmesi nedense güç geliyordu. Ancak çaresiz bir kadın ve doğmamış bir bebekle mücadele edecek kadar da gaddar değildi! Alnında biriken teri kolunun tersiyle silerken nefesini düzenlemeye çalıştı. Tam o sırada, kapının kenarında duran, gözlerini de kendisinden ayırmayan, tanıdık yüzle karşı karşıya geldi.
******
Çiğdem okuldan çıktıktan sonra Arda'yı görmek umuduyla önce kulübe gitti. Günlerdir kendisinden köşe bucak kaçmaya çalışan adamı bu kez bulacağını ummak orada olmamasının hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştı. Kapıdan çıkmak üzereyken Anıl'la denk gelmişti. Evlilik telaşında olan adamı tekrar tebrik ederken Arda'yı sormuştu. Genç adam bilmediğini söyleyince sıkıntıyla yanaklarını şişirmişti.
'' Bir şey oldu Anıl. Birden uzaklaşmasının mutlaka bir sebebi olmalı. Canını sıkan bir şeyler oldu herhalde ki aklınca beni bundan uzak tutuyor. Ama o beni daha tanıyamamış!''
'' Senin olanlardan haberin yok mu Çiğdem ?'' diyen adama merakla bakıp mırıldandı.
'' Neyden ?'' derken gözleri anbean büyüdü. '' Kötü bir şey var değil mi Anıl ? Haklıyım dediklerimde ? Yoksa Arda'ya bir şey mi oldu ? Hepiniz benden bunu mu saklıyorsunuz! Anıl ? ''
Anıl kızı daha fazla telaşa sürüklemek istemediğinden bir hızla onu yanıtladı.
'' Yok, yani tamam kötü bir şey var da, öyle düşündüğün gibi değil. Arda iyi. Yani iyi olduğunu umuyorum. Silahlı saldırı olayının faili bulundu da.''
