8.Bölüm

9.4K 528 68
                                    

Bölüm Şarkımız: Eda Berker/ Beni Sana Hapsettin

Gözlerini yavaşça araladığında etrafı bulanıktı genç kızın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerini yavaşça araladığında etrafı bulanıktı genç kızın. Beyaz önlüklü birileri kendisine bakıyor, gülümseyerek bir şeyler söylüyordu. Belki de ölmüştü, bilemiyordu. Son hatırladığı şeyse Arda ile bir odadaydı, her şey yolunda gidiyordu. Sonra bir silah sesi duyulmuştu ve birden birden... '' Hayır...Hayır!'' diye çığlık atarak doğruldu. Kendisini durdurmaya çalışanlara aldırmadan yerinde debelendi durdu. Ağladı, hem de hıçkıra hıçkıra. Arda...Ona zarar vermişti o adam! Omzuna yığılmıştı en son. 

'' Bırakın beni! Arda...ona bir şey oldu! Yanında...yanında olmam lazım!'' derken daha çok ağlıyor, kendisini sakinleştirmek isteyenlerin sesini işitmeden yerinde deli gibi tepiniyordu. Anıl bile ne yapacağını şaşırmıştı. O iyi dese de genç kız transa geçmiş gibi bağırıp duruyordu. Dediklerini hiçbir şekilde duymuyordu. 

'' Ayça, Arda'yı hemen buraya çağır!'' diye talimat verdiğinde, genç kız başıyla onayladı, koşturarak odadan çıktı. Diğer hemşire, kızı zar zor tutarken Anıl iğneyi yaptı ve Çiğdem'in debelenen ayakları vücuduyla beraber enerjisini yitirerek durdu. Hayal meyal hatırladığı son sahneyi tekrar yaşarken dudağından tek bir hıçkırık koptu, sağ gözünden çenesine inen tek damla yaş arasında da gözlerini yumdu.

Arda, kapının önünde bir sağa bir sola gidiyor, koridoru da endişesiyle baştan sona arşınlayıp duruyordu. Arada bir başını yukarı kaldırıp onun iyi olması için dualar ediyordu. Kollarında bayıldıktan sonra kendisini çok çaresiz hissetmişti. Dahası ne olduğunu kendi de pek anlayamamıştı. Beyninde patladığını sandığı o silah sesi arkasında dikilen adama değil de Necmi komisere aitti. Onu sırtından vurmayı başarmış, kendisini de kurtarmıştı fakat zavallı kız bu korkuya daha fazla dayanamamış, kolları arasında adını haykırarak bayılmıştı. Ellerini burnunun hizasında birleştirirken gözlerini yumdu. Kızın o hali gözünün önünden bir türlü gitmek bilmiyordu. Durumu gerçekten kötüydü. Günlerdir açtı, işkence görmüştü, eziyet edilmişti. Belki de ona dokunmuşlardı. Bu düşünceyle kanı donarken Anıl'ın dediklerini anımsamaya çalıştı. Arkadaşı sadece fiziksel bir şiddetten bahsetmişti. Bu yine de Arda'yı sakinleştirmeye yetmiyordu. Bu da en az diğer olay kadar iğrençti. Gücünü kaba kuvvetten alan, yozlaşmış, kalbi nasır tutmuş, toplumun en büyük sorunu olmasına rağmen görmezden gelinen, cinayete kadar uzanan bu olayları yaratan canilerin, canavarların, Arda'ya göre yok edilmesi gerekiyordu. Bir öfkesi de ufaklığıyla aynı kaderi paylaşan ve kurtulma imkanı olmayan kadınların yaşadıklarınaydı. Evvelden televizyon ve gazete küpürlerinden okuduğu şeye şu an bizzat şahit olunca, o geride kalan acılı ailelerin ne hissettiğini daha iyi anlamıştı. Şimdi aynı endişeleri kız için o taşıyordu. Kendi böyleyse, onu yaşayan kızın ne halde olduğunu, olayın üzerinde bırakacağı izleri düşünemiyordu bile. Mutlaka psikolojik destek de almalıydı. Anıl'la özel olarak bunu da konuşacak, iyileşmesi ve hayatına yeniden adapte olması için ne gerekiyorsa yapacaktı. Yüzünü tekrardan kapı tarafına döndüğünde gördü hemşirenin yanına doğru telaşla koşturduğunu ve kendi de panik yaparak oraya hareket etti.

Ben Bir Tek Kadın Sevdim O da Sendin!(Tamamlandı) Bu Defa B'aşka Seri-1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin