Hayatımda yeni bir dönem daha başlıyor. İçimdeki seslerin uğultusu beni rahatsız ediyor. Adeta bana hayatımı değiştirmem için formül sunuyordu. Sonsuz bir boşlukta dopdolu bir sesle uyanıyor ve yaşlı gözlerle yatıyordum.
Hangi insan yaşadığı için mutsuz olur ki? Ben oluyordum. Yaşadığım her dakika bana zarar veriyordu. Kimseye belli etmiyor ve salak salak haraketlerle yaptıklarımı destekliyordum. Gece yatarken ağlıyordum fakat bunu sadece ben biliyordum.
Hangi kız kendine deli gibi zarar veren birine yeniden ve yeniden aşık olabilir ki? İşte ben... Her geçen gün onu unutmaya çalıştıkça bağlanıyordum.
Ağladığım da gözümden akan her bir yaşa acıyor ve diğer yaşlarıma sahip çıkmaya çalışıyordum. Karıncayı ezsem ağlıyordum.
Değişmiştim. Hayatımda hiç değişemediğim kadar. Yaz tatili bana yaramıştı. Güzelleşmis biraz daha olgunlaşmıştım. Tek değişmeyen şey hala ona aşık olmamdı. Hala deli gibi seviyordum...
***********
"Eda unutmadın gitti!"
Damla'nın sesiyle irkildim ve göz yaşlarımı sildim."Damla olmuyor işte neden?"
"Çabalamıyorsun?"
İste o da herkes gibi bilerek unutmadığımı sanıyordu. Bunu ona ispatlıycaktım. Ama ne zaman??
Damla ağladığımı görünce konuyu kapatmak istercesine kafasını çevirdi.
"Imm tamam herneyse hadi okula geç kalıcaz."
Bu sene Alp'le aynı sınıftayız. Ağlama sebebime bakarsanız tam da buydu. Whatsapp grubuna gelince de hala duruyordu ancak hiçbirimiz konuşmuyorduk. Damla'yla Can arkadaşça ayrılmıştı ve Can koleje gitmişti. Annesinin zoruyla. Giderken benden binlerce kez özür dilemişti. Bu yüzden bende onu milyonlarcekez affettim. Çünkü onun kötü bir niyeti olmadığını biliyorum...
*********
Okula geldiğimiz de yeni boyanmış duvar kokusu içime işlemişti.
Ve iste beklenen an onu görmüştüm. Bütün yaz tatili başkalarıyla gezmiş ve çıkmıştı. O beni takmıyorsa bende takmamalıyım. Ama olmuyor.
Duvara yaslanmıştı bakışlarını bana çevirdiğinde gözlerim sulanmıştı ancak Damla farketmesin diye silmiyordum.
Sınıfa girdik de en arkadan bir sıraya oturduk.
"Edam nasılsın"
"İyiyim bitanem"
"Tabi iyi olucaksın haftaya maçlar var."
"Aynen"
İkimiz de gülmeye başlamıştık ki kapıdan giren kişi sayesinde gülüşlerimiz soldu. Emir Meriç ve Alp. Hepimizi nasıl aynı sınıfa soktular merak ediyorum.
Can'ın gidişine çok üzülmüştük ama nasıl olsa gene buluşuruz...Alp sınıfta Emir'le takılmaya başladı. İkisi de aynı işte takılsınlar böyle. Meriç'te Burak'la takılıyordu. Alp neşeliydi. Ah bi bilsen ben o gece uyuya kalana kadar ağlamıştım sen güzel rüyalar görürken...
"Edam üzülme artık. Bak onlar bizi umursamıyorsa bizde umursamıyalım."
"Damla benden ne istediğini farkındasın değil mi?"
"En azından umursamamaya çalışalım ya da öyle davranalım."
"Bak onu yapabilirim. Yani... sanırım."
Aslına bakarsanız üstünden 6-7 ay geçtiği için alışmıştım. Kim bilir kaç kızla çıkmış ve ellerini tutmuştu. Her neyse...
Bende daha salak davranarak kendimi rezil etmemeliyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT
RomanceGerçekten cevabı olmayan soruların içinde kaybolduysanız kendinizi sonu gözükmeyen bir yolda bulursunuz.. Bir şizofren gibi olmayan şeyleri görürsünüz... Belki olmasını istediğiniz herhangi bir sahneyi. Sizi hayata bağlayan tek bir unsur vardır..'U...