Kıskançlık 2

156 13 0
                                    

(Özlem'in ağzından)

Tam da söz verdiğim gibi Ferhat'a kahvaltı hazırlıyordum. Hem de kendi evimizde.

İki katlı minik bir evdi. Tozpembe ve beyazlarla süslü evimizde sessizlik hakimdi.

Dolabı açarak kahvaltılıkları çıkarttım. Salamları ince ince doğradım ve masaya koydum. Salatalıkları doğrarken belimde hissettiğim elle gülümsedim.

"Günaydın kadınım"

******

(Damla'nın ağzından)

"Emir karnımı rahat bırakır mısın?"

"Çok tatlı ama"

"Emir. Daha kaç aylık oldu ki... manyak mısın?"

"4"

"Of Emirr. Rahat bırak bebeğimi"

"Bebeğimiz!"

"Seni seviyorum"

Dudağına bir öpücük koyarak geri çekildim.

*****

(Alp'in ağzından)

"Alp! Ateş'in altını değiştirir misin?"

"Tamam hayatım."

Sanırım zor bir görev beni bekliyordu. Ateş bezini açtığımda gülmeye başlıyordu. Bu benimde gülmeye başlamama sebep olmuştu. Eda'yla yemeğe çıkıcaktık. Hem de Buğra'yla !!!

O itin yanımızda ne işi var bilmiyorum ama bunu istemiyorum.

Özlem Ferhat kendi evlerinden oraya gelicekler. Biz de burdan buluşarak gidicez.

Utku ve Buğra'yı kesinliklikle yanimızda istemiyoruz. Ama buna zorundayız.

Ferhat iş görüşmesini onlarla yapıcak ve gerçekten kârlı bu iş mahvetmek istemiyorum.

"Hazır mısın hayat-!"

Biraz bekledi. Daha sonra yanımıza geldi.

"Pişik kremini sürdün mü?"

"H-hayır. "

"Alp ne demek hayır ya. "

Gülmekle yetindim.

*****

(Ferhat'ın ağzından)

Bu şerefsiz Utku biraz daha Özlem'e böyle bakarsa parçalarım.
Nasıl olur da bu kadar sinsi bir gerizekalıyla aynı ortamda bulunabilirim bilmiyorum. Milyondolarlık bir teklif olmasa ben bunu burda döver sonra da köpeklerin önüne atarım.

"Ee Özlem görüşmeyeli napıyosun?"

Ee ozlom gorosmoyolo nopoyorson. It herif

"İyiyim Utku ne yapıyım Ferhat 'la uğraşıyorum."

Özlem de beni delirtmek için yapmıyorsa bana da Ferhat değil ponçik deyin

"İyi bakalım da uğraßmak zorunda değilsin"

"Sana mı sorcaz."

"Tamam ya kızmayın hemen."

"Şunu imzalayalım hemen"

****

(Eda'nın ağzından)

Alp hiç iyi gözükmüyordu. Kısa etek giymem belkide daha kötüydü. Aklım Ateş'teydi. Acaba Fatma teyze ona iyi bakıyor mu? Buğra hemen karşımda oturuyordu ve sürekli yere bişey düşüŕme bahanesiyle bacaklarıma bakıyordu. Alp gerildiğinde gene bir şey düşürdüğünü anladım.

UMUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin