UMUT

Hayalimdi

-Eda'nın ağzından-

(1 ay sonra)

Sabah Alp'in kollarından ayrılarak kısa bir duş aldım. Sabah sabah gerçekten de su rahatlatıyordu. Saçlarıma havluyu sardıktan sonra saatin daha çok erken olduğu düşüncesiyle balkona ilerledim. Kendi kendime bir şeyler düşünüyordum.

Bir süre sonra arkamdan bir ses geldi.

"Hasta olucaksın."

"Alp yazdayız."

Saçımdaki havluyu çözdü ve saçlarımı kurulamaya çalıştı. Daha sonra geriridiği tokayı saçlarıma taktı.

"Kahvaltıya dışarı gitmek ister misin?"

"Sen ister misin?"

"Yarın iş başı yapıcam. Yani son anlarımız."

"Tamam o zaman."

Tüm dikkatimi verdiğim arabanın çalışmasıyla dikkatim dağıldı.

"O zaman bizimkilere haber verelim. Akşama da bara gideriz."

"Oo mükemmel fikir."

Yanından geçerken yanağına bir öpücük bırakarak odaya gittim ve ordan da bizimkilere haber vermek üzere a§ağı indim...

(Özlem'in ağzından)

"Ya iyiki buraya gelmişiz. Baksana çok güzel. "

İçimden Damla'ya hak verdim. Gerçekten mükemmel bir yerdi.

"Hadi ya kalkalım doyduysanız. Eve gidelim hazırlanalım zaten anca hazırlanırız. Sonra da gecelere akarız."diyen Emir'e kafamla onay verdim.

"E hadi uyuşuklar."

Güzel totolarımızı kaldırarak ortamdan ayrıldık.

(Damla'nın ağzından)

(7 saat sonra)

"Oha Özlem çok sexy olmuşsun. "

"Aynen."

"Kızlar bir de siz kendinize baksanıza. "

Kulağımızı dolduran korna sesiyle artık inmemiz gerektiğini anlamıştık.

(Özlem'in ağzından)

"Özlem hanım. Beni bu kadar etkilemekle hata yaptınız bilin istedim."

"Ozlom honom bon-."

Sözümü kesen şey birden dudaklarıma yapışmasıydı.

(Damla'nın ağzından)

"Emir bir şey demiycek misin?"

"Ne diyim ki. Bardaki herkesi etkileyecek kadar güzel olmuşsun. Bu rahatsız edici..."

"Emir lütfen."

"Yanımdan ayrılma hatun"

"Tamam."

(Eda'nın ağzından)

Arabaya doğru ilerliyordum. Alp beni süzüyordu. Ancak korkunç bir derecede başım döndü. Olduğum yerde biraz yelpeledim. Daha sonra ilerlemeye devam edecektim ki mideme giren ani kırampla olduğum yerde durdum. Alp bana doğru koşuyordu. Yanıma geldiğinde ağzımdan çıkan kelimeleri söylerken bile zorlanıyordum.

"A-alp. Midem çok bulanıyor. "

"Eda iyi misin?"diye soran Damla'ya cevap veremiycek kadar kötüydüm. Eve doğru koşmaya başladım. Alp de arkamdan koşmaya başlamıştı. Tuvalete girer girmez klozete eğildim. İçimdekileri boşaltırken Alp de saçlarımdan tutuyordu.