çok uzun bir bölüm oldu bu gençler...yorumlarınızı aşırı heycanla bekliyorummm=)
TANEM
Kahvaltının sonlarına doğru herkes bardağıyla birlikte sandalyesine çökmüş ve gevşek bir şekilde muhabbet ederken mertin telefonun melodisi yayıldı kırık dökük salonda.mert elini cebine atıp telefonu çıkardı ve numaraya baktıktan sonra hafifçe dikleşip boğazını temizledi ve dudaklarını oynatıp imrana "babam"diyip telefonu açtı.
"efendim?"mertin babasıyla arası hiçbir zaman iyi olmamıştı ve babasının onu aradığı nadir zamanlar sadece emir vermek içindi.sessizce merti dinlerken yüzünün kasılmasıyla endişelenmeye başladık.
"istemediğimi söylemiştim"dedi.sesi ifadesiz çıkıyordu fakat dişlerini sıkarak konuşmasından çokta sakin olmadığını anlamıştık.
"hayır"dedi tekrar "istemiyorum"babası artık bağırıyordu ve kuzey dahil herkes dikkatle merti izliyordu.babasının sesi dışarı kadar geliyordu ama ne söylediğini anlayamıyordum.
"sence yaptığın lansman umrumda mı?"diye sordu "Allah bilir yine kimin komplosuna tezgah kurdun"biraz dinledikten sonra şaşkınlıkla gözlerini kuzeye dikti.
"çakıcı mı?"diye sordu.kuzey anlamış gibi başını önüne eğerek göz temasını kesti.mert tekrar başını salladı.
"o zaman sen çalış"dedi "seni sponsorluğunda bir şirketinin yönetimine girmem ben!"sesi artık ufaktan sertleşmeye başlamıştı.
"düşenecek bişey yok"diye kesti babasının bağırmasını "kabul etmiyorum"telefonu kapatıp masaya koydu ve kuzeye döndü.kuzey bir süre sonra başını kaldırıp mertle gözgöze geldi.mert derin bir nefes aldı.
"çok saçma bi yatırım"dedi "ben kesinlikle şirketin başına geçmem ve babamda inşaat sektöründen bi bok anlamaz"kuzey tek kaşını kaldırdı
"ben başında sen olursan diye bir şart koymuştum zaten"dedi "eğer sen yoksan ben ortaklığı kabul etmem"mert masaya eğilip dirseklerin tabağının iki yanına yasladı.
"ben içinde babamın olduğu hiçbir işe bulaşmam kuzey"dedi "ve kimsenin komplosuna tezgah olmam"kuzey kaşlarını çattı.
"tezgahlık işlerim için bir başkasını kullanırım"dedi "orda sıkıntı yok da..."biraz duraksadıktan sonra devam etti "babanın şirkette sadece 20 civarında hissesi olacak"dedi "yani ceo sen olacaksın hisse çokluğuyla.neden kabul etmiyorsun?"mert başını avcuna yaslayıp anlını sıvazladıktan sonra kuzeye döndü
"babamdan hoşlanmıyorum"dedi "onun da benden hoşlandığını sanmıyorum"
"babanın çok hoşlanılacak biri olmadığını biliyorum ama böyle bir fırsat kaçarmı sence?"ahmet sonradan anlamış gibi olaya atıldı
"sen zekinin oğlumusun?"mert başını sallayınca eskişehirdeki tezgahtan bahsettiklerini anladım.
"vay amına ya"dedi ahmet şaşkınlıkla "o adama benzemediğin çok açık"dedi "acaba annen mi düzgün bir insan?"herkes şaşkınlıkla bakarken İmran ufak bir tebessüm etti
"kesinlikle ahmet"dedi "mertin annesi kanatsız melek"imranın lafı merti bile güldürmüştü ama kuzey ciddiyetle merte odaklanmıştı.
"peki mert"diye mertin dikkatini çekti "kendi paran yoksa yeni bir şirkete sermaye olarak ne koyabilirsin?"mert kaşlarını çattı
"kendi param var kuzey"dedi "yalnızca okulun bitmesini bekliyorum,sonrasında güçlü bir ortakla bir iş kurmayı düşünüyorum"kuzey tek kaşını kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN PİYASASI (düzenleniyor)
Romance-devam et! diye bağırdım gözlerinin içine bakarak, bir an şaşırır gibi oldu ama hemen sonra gözleri öfkeyle kısıldı ve elini bacağıma atıp sıkmaya başladı..dudaklarını boynuma gömüp o hep çok sevdiğini söylediği köprücük kemiğimin üzerini sertçe ısı...