bölüm-9(çaresizlik)

7.7K 291 19
                                    

kandiliniz mübarek olsun din kardeşlerim...bu bölümde kuzey biraz içti ama önceden yazmış olduğum için öyle oldu yoksa kuzey mübarek gecelerde camiilerde sabahlıyor =) şu mübarek gecenin hürmetine kırın şeytanın bacağını da okuduktan sonra vote yapın...multide kuzey ile tanem var.keyifli okumalar...



KUZEY

Arabayı çevirip  yola çıktığımda dönüp tanem e sarılmamak için irademi son damlasına kadar kullanmam gerekmişti.o kadar kırılgan bakıyordu ki ufak bir şevkat görse dağılacak gibiydi.yüzümü ifadesiz tutmak hiç bu kadar zor olmamıştı.aklımdaki düşüncelerin daha fazla dikkatimi dağıtması istemediğim için hızımı arttırarak tanemi yoldaki şeritlerle birlikte geride bıraktım ve asıl konuya yoğunlaştım.şerefsizin önde gideni olan babam hangi boktan sebeple gökhanla birlik olarak benle oyun oynuyordu. Şu an dikkatimi vermem gereken tek şey ikisinin ortaklığın alabileceğim zarardı ama aklımın bir köşesi de babamın tanem e zarar verebilecek kadar şerefsiz olup olmadığıyla ilgileniyordu. böyle bir durumda yapabileceklerim şu an için öfkemi büyütmekten başka bir işe yaramıyordu... Herkesin hayatında bulunmaktan nefret ettiği bir yer vardır illaki, benim de vardı..çömlekçi...benim hayatım çömlekçinin boktan otellerinin birinde, babam olacak puşt tarafından tehdit edildiğimde cehenneme dönmüştü.tamamen nefret dolu anılarımın bulunduğu bir bölgeyi sevmem pekte mümkün görünmüyordu zaten.caddeye girdiğimde dikkate çekmemek için arabayı alt geçit tüneliyle  kaldırımın arasına bırakarak indim ve otele doğru yürümeye başladım. Tam taneme çarptığım yere geldiğimde durup son kez onu düşünme izni verdim kendime.şu an ağlıyormu acaba? diye düşündüm.kahvaltı yapmamıştık hala açmıydı ki? Lanet olsun burada ki işimi biran önce bitirip çıkmak istiyordum.hızlıca babamın genelde bulunduğu otele gelip içeri girdiğimde karşıma babamın korkaklığının kanıtı iki koruma çıktı.korumalardan biri eliyle beni durdurup

"üstünüzü aramamız lazım kuzey bey babanızın kesin emri" dedi.ne yani öz babam herkesi kendi gibi nefret dolu mu sanıyordu?gerçekten onu öldürebileceğimi düşünmüşmüydü acaba.bunu yapmak istediğim çok fazla zaman oldu ama hiç birinde o tetiğe basamadım. İnsanın karşısına babası geçince elinde tuttuğu silah büyük bir ağırlık yapıyordu gerçekten.korumaya başımı sallayarak izin verince ellerini üzerimde gezdirerek silah aradı bulamayınca da

"ikinci katta ki odasında sizi bekliyor" dedi.yani gökhanın yanında yüzüme silah doğrultan adamların babamın köpekleri olduğu ve babamın Gökhan la ortak çalıştığı kesinleşmişti.geriye sadece bu anlamsız ortaklığın sebebini öğrenmek kalıyordu.adama hiç bişey söylemeden yanından geçip merdivenlere yöneldim.ikinci kata geldiğimde odanın önüne geçip sakinleşmeye çalıştım olmayınca da kapıyı çalmadan açarak içeri girdim.içeriye adım atmamla başka bir koruma tarafından durdurulmam bir oldu.adamın gözünü nasıl korkutmuşsam artık karşısına geçmeden önce elli korumanın kontrolünden geçmem gerekiyordu.hiç bişey söylemeden adamın bana uzattığı elini bileğinden yakalayarak geri kırdım ve suratına gökhana atmak istediğim için sıktığım yumruklardan birini geçirdim.adam bir sendeledi hemen sonra toparlanarak üstüme saldırdı ama peder bey adamının dayak yemesini istememiş olacak ki

"Vural yeter" dedi.bunu duyan sadık köpek Vural hemen başını sallayarak kenara çekildi  ve kapının önünde dikilmeye başladı.ona aldırmadan babamın oturduğu masanın karşısına geçerek suratını incelemeye başladım. Herhangi bir duygu aradığımdan değilde nasıl bu kadar ifadesiz olduğunu merak ettiğimden bakıyordum ona.bakışlarıma hiç sesini çıkarmadan karşılık verirken kapı çaldı ve içeri altta kontrolünden geçtiğim koruma girdi.tam yanıma gelip babama döndü ve

"Gökhan bey gelmişler efendim alalım mı?" diye sordu. Vay anasını ya düne kadar şerefsiz polis olan Gökhan babamın odasında bey diye anılıyordu öyle mi.?babam bana kısa bir bakış attıktan sonra korumaya dönerek

AŞKIN PİYASASI (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin