86.Bölüm -You Can Take Everything I Have...

3.3K 74 2
                                    

Ertesi Gün Saat 6:00

Güneş yavaş bir şekilde batarken o adamı ve çocukları bekliyordum.Burada olduğumu bilen tek kişi Alexander'ın annesinden başkası değildi.Ona çocuğunu kurtaracağıma söz verdim.Tıpkı dün Harry'nin bana söz verdiği gibi.Geleli 15 dakika olmuştu ama hiçbir ses yoktu.Tek yaptığım beklemek ve elimdeki telefona bakmak.Her dakika arayabilirdi o yüzden telefonumu cebime veya çantama koymak yerine elimde tutuyordum.Sislerin arasında gördüğüm karartıyla birlikte nefesimin kesildiğini hissettim.Karşıdan biri geliyordu ve ayak sesleri etrafta yankılanıyordu.Adam birden durup ''Effie?'' dedi onu başımla onaylayıp ''Logan ve Alexander nerede?'' diye bağırdım.Adam ellerini birbirine vurunca çıkan ses ile ürkmüştüm çünkü biraz fazla ses çıkmıştı ''Bebeğim hırçın ve güzelsin.'' dedi adam kahkahalarının arasından.Hızlı adımlarla ona yaklaşırken adam durmam için elini uzattı ve bende durdum.Karşımdaki adam ''İstediğimi vermeye ne dersin?'' diye sorduğun da hiç beklemeden ''Ne istiyorsun?'' diye sordum.Adam bana yaklaşırken yüzünü görmeye başlamıştım.Adam tam karşımda durunca dikkatle onu süzdüm.Bu adamı tanımadığım kesindi.Elini bana uzatınca geri çekildim.Tiksintiyle ona bakarken adam bileğimi kavrayıp beni kendine çekti .Adam yüzünü yüzüme yaklaştırıp boşta olan elimi kalçama koydu ''Çek elini.'' Diye bağırdığım da adam sırıttı ''Hadi ama Effie,senin büyük bir hayranınım ve çocuğun şuan elimde.'' Dediğin de geçmişe döndüm herkes tarafından tanındığım ve erkek hayranlarımın çok olduğu döneme adam gülümsemeyi bırakıp ''Benimle yat.Çocuğun senin olsun.'' Diye fısıldadı ve o an gelen siren sesleriyle adamın beni yere ittirmesi bir oldu.O kaçmadan önce ''Sen bittin!'' diye bağırdı ve sislerin içinden kayboldu.Ayağa kalkamaya çalıştığım da Harry'nin sesini duydum yanıma gelip ben kalkmadan bana sarıldı.Polisler sislerin arasında kaybolurken yeniden ağlamaya başladım ''Sana bir şey yaptı mı?'' diye sordu başımı iki yana salladım ''Neden geldiniz?'' diye bağırdım.Sesim bulunduğumuz ortamda yankı yaparken Harry beni kucağına almayı başarmıştı.Elimi yumruk yapıp ona vururken ''Hayvan!Oğlumu kurtaracaktım!'' diye bağırdım hıçkırıklarım yeniden başlarken Harry hiçbir tepki vermeden beni siyah Range Rover arabasına bindirdi.Ben ağlarken Harry eğilip kemeri taktı ve burnunu çekti.Onunla göz göze geldiğimiz de ''Sakın.'' Dedi fısıldamıyordu ama sesi kısık ''Böyle bir şey yapma.'' Diye devam etti ve kapıyı sertçe kapattı.Arabanın önünden dolaşıp kapıyı açtı ve sürücü koltuğuna oturup aynı sertlikle kapıyı kapattı.Başımı cama dayadım ve ağlamaya devam ettim Harry ''Nasıl yaparsın?Ya sana bir şey yapsaydı!'' diye bağırırıp direksiyona vurdu ''Ama oğluma yapıyor!'' diye bağırdım arabada birbirimize bağırırken Harry'nin telefonu çaldı sinirle telefonu kapatıp cebine koydu ve arabayı çalıştırdı.Bölgeden uzaklaşırken Harry yeniden konuşmaya başladı ''Seni kaybedebilirdim..'' dedi sakince ''Ben zaten kayboldum.Hayatım yok artık ona acı çektiriyor.'' Diye fısıldadım.İkimizde sakinleşmiştik ''Beni nasıl buldunuz?'' diye sordum.Harry dün gece o adamla konuşmamızı anlattı polisler takip etmiş sonra söylediğim yalana inanmışlar fakat Alexander'ın annesi ona benim gittiğimi söylemiş.Bunlar karmaşıktı belki haklıydı bana bir şey olabilirdi ama bunu ben umursamıyorum çünkü umursadığım tek şey vardı.O da minik oğlum Logan'dan başkası değildi...

* * * * * * * * * * * * *

''Yeter,susun çocuklar!'' diye bağırdı Harry'nin annesi.Geldiğimden beri hepsi bana bağırıyordu.Yaptığım şeyin ne kadar tehlike olduğunu söylüyorlardı ki benim yaptığım şey Johanna'ya sarılmak olmuştu.Anne,onları sakinleştirirken Harry ellerini kıvırcık saçlarına götürüp ''Polisler adamın robot resmini çizecek.Hatırlıyorsun değil mi?'' diye sordu.Harry'yi başımla onaylarken Niall ''Bu çok yan---'' sözünü kesen kişi Johanna olmuştu ''Saçmalamayı bırakın!Lanet olsun çocuklar ona baksanıza çocuğu kaçırıldı.Eğer Louis kaçırılsa bende böyle hissederim bende böyle bir delilik yaparım!'' diye çemkirdi.Hepsi onu onayladıktan sonra otururken Harry ve birkaç polis salona girmişti.Johanna'dan ayrılıp polisin sorduğu sorulara cevap verdim ve o adamı anlatmaya başladım.Polis hem beni dikkatle dinliyor hem de elindeki kağıda o adamın robot resmini çiziyordu.En sonunda robot resmi bana çevirip ''Böyle mi?'' diye sordu.Polisi başımla onayladığım da ayağa kalkıp ''Her yere ilan vereceğiz haberlere falan ama lütfen magazini bu işten uzak tutun.Eve gelmesinler.'' Dedi sonuç olarak eskiden tanınan biriydim hala da öyle ve bu sefer çocuklar da vardı.İşlerin iyice karışmaması için magazin basınından gelen teklifleri de geri çevirecektik .Liam yanıma gelip elimi tutarken Zayn ve Niall polislere eşlik etti.Liam gözlerimin içine bakarak ''Uyumaya ne dersin prenses?'' diye sordu onu başımla onaylarken beni kucağına alıp odama götürdü.Liam beni yatırdığında yanağıma bir öpücük kondurdu ''Kendini hırpalamaktan vazgeç onu bulacağız tamam mı?'' diye fısıldadı.Bir tepki vermeden gözlerimi kapattım.Uyumaya ihtiyacım vardı hiç değilse bir saatliğine...

Harry'nin Ağzından;

Bahçede tek başıma otururken omuzlarımda hissettiğim sıcaklıkla titredim.Bu dokunuşu tanıyordum arkamdaki annemdi.Arkamdan sarılıp çenesini omzuma koydu.Ağladığını hissedebiliyordum ''Hissediyor musun?'' diye fısıldadı ''Acı çekiyor..'' diye tamamladım.Gözlerim yeniden dolarken havuza bakmaya başladım ''Anne.'' Dedim sesim çok fazla titrek ve cılız çıkıyordu.Beni bırakıp önümde dikildi ve gülümsemeye çalıştı ''Her şey düzelecek meleğim.'' Diyerek beni kollarına çekerken bende ona sarıldım ve kokusunu içime çektim.Ona inanıyordum çünkü annem ne derse hep o oluyordu.Ondan ayrılıp dudaklarımı alnına bastırdım ''5 yıl..'' diye mırıldandı ''Harry,biliyor musun?Logan'ın fotoğraflarına baktım tıpkı senin gibi..'' dedi başımı iki yana salladım annem benden uzaklaşırken ''Belki de o senin ço---'' dedi hiçbir şey söylemeden arkamı döndüm ve eve yürümeye başladım.Annemi bahçede tek başıma bırakırken içim cız etmemişti.Eğer çocuğum olsaydı söylerdi!Mutlaka söylerdi çünkü o babasız yaşamak nasıl bir duygu çok iyi biliyordu!Bu duyguyu çocuğuna asla yaşatmaz asla!Düşüncelerim Effie'nin çığlığı ile bozulurken çocuklarla birbirimize baktık ''Ben giderim.'' Diyerek hızla merdivenleri çıktım ve Effie'nin odasına gittim.Yatağa oturmuş ağlıyordu.Onun yanına gidip kollarıma aldım ve omzumda ağlamasını izledim.İyi hissetmesini istiyordum hem de çok iyi hissetsin istiyordum ''Geçti tamam mı?Ben yanındayım.'' Diyerek onu kendimden uzaklaştırıp yanaklarını kurulamaya çalıştım ''Lo-logan ö-ölüyordu!'' diyerek ağlamasına devam etti.Tam dudaklarımı aralamıştım ki telefonumdan gelen sesle dudaklarımı kapattım.Telefonu elime aldığım da Effie susup ekranda ki yabancı numaraya bakmaya başladı.Onunla gö göze geldiğim de telefonu açıp ''Efendim?'' dedim arkadan gelen çocuk sesleriyle adam konuşmaya başladı ''Styles,bunu yapmayacaktınız.Ama sana bir sanş tanıyorum.Effie ile birlikte yarın sana mesaj atacağım yere gel.'' Dedikten sonra birkaç ses ardından ''Kapa çeneni!'' diyerek bir şeye vurmuştu ki gelen çocuk sesi Logan'a aitti ''P*ç herif ona dokunma!'' diye bağırdım ama telefon yüzüme kapanmıştı.Effie dudaklarında ki titrek ellerini indirip gözlerime baktı ''Yarın onu kurtaracağız.'' Diye fısıldadım ve yanağına yapışmış olan saçlarını çektim ''O-ona vurdu mu?'' diye sordu daha fazla üzülmemesi için başımı iki yana sallamakla yetindim ve onu yeniden yatırdım.Bende yanına yattım ve onun gözlerini yeniden kapatmasını bekledim.Effie,yeniden uykuya daldıktan sonra onu kendime çekip başını göğsüme koymasını sağladım elini tuttuğum da başını hafifçe oynattı.Yorgun olduğu için hemen uykuya dalmıştı dudaklarımı saçlarına bastırıp kanatları kırık olan meleğime baktım.Çaresizdi ve ne yapacağını bilmiyordu şuan için ikimizde büyük bir sınav veriyorduk yüksek ihtimalle yarın hayatımız değişebilirdi.Eğer Logan'a bir şey olursa kendimi asla ama asla affetmem.ASLA!!

Effie'nin Ağzından;

Ertesi Gün 15:30

Ormanda Harry ile birlikte yan yana durmuş karşımızda ki tahta eve bakıyorduk.Birazdan meleğime kavuşabilirdim.Harry elimi sıkıca tutup bana baktığında bende ona baktım ''Birazdan bitecek..'' diye fısıldadığın da gülümsedim ve eve dönüp kapının açılmasını bekledik.Kapı yavaşça açılırken oraya koşmak istedim ama Harry beni sıkıca tutuyordu ''Sakin ol.'' Dedi önden Alexander çıkmıştı arkasında Logan vardı.İkisi de bitkin görünüyordu.Harry ''Effie,sakın yanlış bir şey yapma.'' Dedi kulağıma doğru fısıldarken.Onu onayladıktan sonra adam elinde silahla arkalarından geldi.Yavaş adımlarla yaklaşırken Logan'ı ittirdi ve Alexander'ın üzerine düşmesini sağladı ''Logan!'' diye bağırdığım da yerde kıvranarak bana bakıyordu.Adam silahı onlara tutarken gözlerim dolmuştu ''Lü-lütfen bırak onları.'' Diye yalvardım.Adam gülümseyip eğildi ve Logan'ın saçlarını tutup başını kaldırdı.Logan acı içinde bağırırken bende bağırmıştım.Harry ''Ona dokunma!'' diye bağırırken Adam sinirle kalkıp silahı bize tuttu ''Sende meleğime dokunma!'' diye bağırdı.Güzel manyak bir hayran ile karşı karşıayayız.Harry ''Sana onları bırakmanı söyledim!'' diye çemkirirken adam gülüp ''Oğlunun canına acıtacağım Styles.'' Dediğinde gözlerim irice açıldı Harry ''O benim oğlum değil.'' Diye bağırırken adam kesiyfe gülümseyip ''Ah,yoksa bilmiyor musun?'' diye sordu adam.Harry şaşkın bakışlarla bana baktıktan sonra adama bakıp ''Logan,Bay Styles o sizin oğlunuz.Effie ile senin oğlun!'' dedi Harry elimi bırakıp bana baktığın da Logan'ın ''Ba-bam mı?'' dediğini duydum Harry sorgulayıcı gözlerle bana bakarken polis sirenlerinin seslerini duymam bir oldu.Ortalık iyice karışırken sadece Logan ile Harry'ye bakıyordum.Bu kadardı artık her şeyi öğreneceklerdi...

Bad Romance (Harry Styles Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin