(Bölüm Şarkısığğğğ ♥)
Birkaç Gün Sonra...
Topladığım elmaları poşete koyduğumda hava bulutlanmaya başladı.Birkaç dakika sonra burnuma düşen yağmur damlasıyla poşetleri elime alıp eve doğru yürümeye başladım.Yağmur biraz hızlanırken evin bahçesine girmiş ve koşar adımlarla kapının önünde dikilmiştim.Poşetleri yere bırakıp cebimden anahtarları çıkardığımda içeriden gelen müzik sesini duymuştum.Yavaş ama bir o kadar da huzur verici bu müziğin eşliğiyle kapıyı araladım.Poşetleri alıp ''Ben geldim.'' Diye bağırdıktan hemen sonra ayağımla kapıyı kapatıp anahtarları duvardaki anahtarlığa astım.Effie ses vermemişti poşetleri mutfağa koyup salona geçtiğim de sandalyede tıpkı geçen akşam uyuduğu gibi uyuduğunu gördüm.Müziği kapatıp yanına gittim.Kedi yavrusu gibi kıvrılmış uyuyordu.Dudaklarımı hafifçe dudaklarına bastırdıktan sonra koltuğun üzerindeki mavi kareli battaniyeyi aldım ve üzerini örttüm.Ondan habersiz herkese çiftlik de olduğumuzu haber verdiğim için suçluluk duyuyordum.Sandalyeye oturup yavaşça sallanmaya başladım.Vücudumda değişik bir rahatlama hissediyordum.Londra'dan kilometrelerce uzakta bir çiftlik evindeyiz ve yalnızız herkesten uzak güzel birkaç gün geçirmeye çalışıyoruz.Mutluluk,kalbimde sadece bu his var o mutlu mu?Bunu bilmiyorum onu mutlu etmek için elimden gelen her şeyi yapıyorum.Yanımda gülse bile bir yerlerde gizlice ağlıyor veya yalnız kaldığında bir yere dalıp düşünüyordu.Birlikte olduğumuz günden beri onunla doğru düzgün iletişime geçememiştim.Sadece benim mutlu hissetmemi istediği için yanımda gülmeye çalışıyor.Ona her baktığım da gözlerinde gördüğüm tek şey bir çift hayal kırıklığı,umutsuzluk,mutsuzluk ve daha bir sürü kötü his.Başımı çevirip ona baktığımda hala uyuduğunu gördüm.Dudakları her zamankinden biraz daha pembemsiydi,yanakları biraz olsun kırmızıydı ve yüzü bembeyazdı.Kolyeyi kaybettiği için biraz sinirlenmiştim ama onun daha fazla üzülmesini istemiyordum.Sadece içime atmakla yetindim eğer ona bağırsaydım bu sefer gerçekten onu kaybedebilirdim.Oturduğum yerden kalkıp onu kucağıma aldım ve yeniden sandalyeye oturdum.Onu kucağıma almayı seviyorum,kucağımda uyumasını her zaman kollarımda olmasını seviyordum.Geçmişe takılıp kalmıştık,geçmişte ne olduğu gün yüzüne çıkıyor ve onlar çıktıkça ikimizde batıyorduk.Onu kaybediyordum.Biraz daha her geçen saniye kollarımdan kayıp gidiyordu.Ben ilk defa aşık oldum,ilk defa birine bu kadar bağlandım.Harry Styles,sen bu sefer kaybediyorsun.Bu lanet olası oyunu durduramazsam kaybedeceğim.Ölüm veya onun gitmesi ya da onu başkasıyla görmek ne olursa olsun bana acı verecek biliyorum.Prim,Lola,Ellie hepsinin canı cehenneme!Geçmişte yaptığım hatalar olmasa belki de şuan evlenmiş olabilirdik belki de hamileydi ve çocuğumuzun kız mı yoksa erkek mi olduğunu tartışıyor olabilirdik.Sadece hayal,basit ve imkansız olan bir hayal önemli olan şuandı.Kollarımda olması ama kısa bir süre sonra her şey ortaya çıktığında olmayacaktı.Gözlerimi kapatıp kokusunu içime çekerken ''Yoruldum.'' Diye mırıldandı ''Çok yoruldum..'' diye devam etti uykusunda konuşuyordu ona biraz daha sarıldım.Gözlerimin sıkıca kapatıp ''Söz veriyorum iyi hissedeceksin.Söz veriyorum.'' Diye fısıldadım.Kollarımı gevşetip yüzüne baktım ''Söz veriyorum.'' Diyerek burnunu öptüm.Onu öpmeyi seviyordum neden bilmiyorum ama onu öpmek hoşuma gidiyordu ''Harry?'' uykulu sesiyle bana seslenirken çok sevimli gözüküyordu ''Benim meleğim.'' Dediğimde burnunu hafifçe boynuma sürttü ''Ne zamandır kucağındayım?'' diye sordu gülümseyip ''5 dakika olmuştur veya daha fazla.'' Diyerek ona bakmaya başladım ''Neden öyle bakıyorsun?'' diye sorduğunda parmağımı yavaşça yanağına koyup okşamaya başladım ''Mutlu musun?'' diye sordum biraz şaşırsa da daha sonra toparlayıp ''Evet.'' Diye cevap verdi.Buna inanmalı mıydım?Bilmiyorum şuan mutlu muydu?Bilmiyorum.Hafifçe yükseldikten sonra ''Harry,Londra'ya dönünce mutlu olacak mıyız?'' diye sordu.Sorduğu bu soruya ne cevap vereceğimi bilmiyordum.Aslında o lanet olası yere dönmek istemiyordum ''Evet.Olacağız.'' dediğimde gülümseyip yanağımdan öptü.kucağımdan inip gözlerini ovuştururken onu izliyordu gerçekten fazlasıyla sevimli gözüküyordu.Bende kalkıp onu kendime çektim ve sarıldım dışarıda yağan yağmura bakarken telefonumun çalmasıyla büyülü ortam bozuldu.Effie'den ayrılıp telefonu elime aldığım da bana garip bir şekilde bakmaya başladım ''Efendim Louis?'' dediğimde Effie yanaklarını şişirip ayaklarını yere sürüyerek mutfağa ilerlediğinde başımı iki yana sallayıp Louis'i dinlemeye başladım.
Effie'nin Ağzından;
Poşetteki elmalardan birini alıp suyu açtım ve suyun altına koyup yıkamaya başladım.Elmayı yıkadıktan hemen sonra yemeye başladığım hala musluğun önündeydim.Elmayı fazlasıyla severdim bu yüzden Harry benim için ağaçtan toplamaya gitmişti.Tam arkamı dönecektim ki Harry arkamdan sarılıp yanağımdan öptü ''Bende elma istiyorum.'' Diye mırıldandım.Yanağımı öptükten sonra poşetteki elmalardan alıp yıkadı ve yemeye başladı tezgaha oturup onu izlerken bana bakıp elmasını yemekten büyük keyif alıyor gibi gözüküyordu.Elmasını bitirip çöpe atarken bacaklarımı sallamaya başladım.Harry dudaklarını ısırıp bana bakarken sırıtıp elimi uzattım elimi tuttuğunda onu kedime çektim ''Biliyorsun,seni çok seviyorum.'' Diye mırıldandı gülümseyip buklelerini kaldırdım ve dudaklarımı alnına bastırdım.Kaşlarını çatıp ''Hey,bunu benim sana yapmam gerekiyordu.'' Dediğinde gülümseyip bacaklarımı beline sardım ''Bunu kızlar da yapar.'' Dudaklarını büzüp alnıma bastırdığında ''Erkekler yapınca daha çekici bebeğim.'' Diyerek yeniden öptü.Beni kucağına alıp odaya çıkardığında ''Harry ben ağır mıyım?'' diye sordum dudaklarını büzüp ''Hayır.'' Diye cevap verdi.Beni yatağa bırakınca kendimi geriye attım Harry bana bakıp sırıtırken ''Neden öyle bakıyorsun?'' diye sordum ellerini iki yanıma koyup üzerime çıktığında ''Nasıl?'' diye sordu gözlerimi şaşı yapıp ''Böyle.'' Dediğimde beni gıdıklamaya başladı her ne kadar onu durdurmaya çalışsam da işe yaramıyordu.Harry en sonunda durup yanımda uzandı birlikte tavana bakıp gülüyorduk sanırım ilk defa bu kadar çok gülüyordum.Harry elimi tuttuğunda ona döndüm ''Kaçalım.'' Diye fısıldadı ''Herkesten uzaklara gidelim sadece ikimiz olalım.'' Diye devam etti.Onu dinlerken gözlerimi kapattım onu bölmek istemiyordum ''Londra'yı terk edelim.Kimse bizi bulamasın istiyorum.'' Diyerek beni kendine çekti ''Gizlice evlenmek istiyorum.Seninle.'' diye mırıldandığında gözlerimi açıp ona baktım gözleri kapalıydı.Yanağını öpüp kalktım ve ayaklarını düzeltip başını yastığa koydum ''Effie Styles.'' Diye mırıldanıp arkasını döndüğün de üzerini örtüp önüne gelen buklelerini arkaya aldım.Onun yanağını öpmeden son bir kız ''Belki..Neden olmasın?'' diye fısıldadım ve yanağını öpüp odadan çıktım.Aşağı indiğimde Harry'nin telefonuna mesaj geldi.Telefonumu elime alıp mesaj açtığımda ''Harry,seninle acil bir şey konuşmalıyım.Prim,sen ve benim hakkımda. -Lola xx '' yazıyordu..Mesajı defalarca okumama rağmen bir anlam çıkaramamıştım.Tanrı aşkına,yine ne dolaplar dönüyor?
