Tatlı İhanet (Düzenlenecek)

Kıskandırma meselesi

Multi: Hande Koper

Hayalet okuyucu olmayın yorum yapıp voteleyin lütfen yorumlarınız benim için önemli :) iyi okumalar

sabah her zamankinden daha geç uyanmıştım çünkü bugün cumartesi. Cumartesileri en erken 11 de uyanırım. Hala yatakta bir oyana bir buyana dönerken kapım birden açıldı.
"Hadi kalk kalk kalk"  gözlerimi yorgun halde açtığımda Miranın o aptal aptal sırıtan suratını gördüm.
"Hadi kalk sinemaya gideceğiz"  dirseklerimden güç  alıp doğrulduğumda saçımın cadıya benzediğini anladım.
"Ne sineması" kalın çıkan sesim oldukça erkek sesine benziyordu. Yeni uyandığımda hep böyle olur.
"Selim bana sinemaya gitmeyi teklif etti" diye bağırdığında yataktan fırladım. Bak sen şu piçe benden habersiz nasıl böyle birşey yapar. Ona kızgın ve şaşkın gözlerle bakarken bir anda aklıma dank etti. Benide çağırmıştı. Beni çağırması iyi birşeydi öyle değil mi. Ah ne diyorum ben bana sormadan bir randevu ayarlamıştı.
"Çook sevindim ama benim niye gelmemi istiyorsun" dediğimde çook sevindim kısmında gözlerimi devirdim.
"Çünkü 3 yıldır beklediğim şeyi yaşayacağım için heyecandan ölüyorum. Ve en yakın arkadaşımın yanımda olması beni azda olsa rahatlatır" dediğinde gülümsedim bu içten bir gülümsemeydi Çünkü 3 yıl boyunca onun istediği şeyi benim yaşamam garipti. Çok garipti.
"İyi peki ama selim ister mi" diye yalandan bir soru sorduğumda
"Bilmiyorum ona söyledim seninde geleceğini" dediğinden küçük bir şok yaşıyorum şuan. Beni o çağırmamış mıydı. Pis ukala. O sinirle
"İyi peki geliyorum bekle hemen hazırlanırım" dedim. gülümseyerek olduğu yerde zıpladığında kapıyı açtı ve öpücük attı.

Üstüme pileli siyah mini bir etek giydim üzerimede salaş bir bordo ince kazak alıp siyah çantamı koluma taktım ve çıktım. Önce Miranın söylediği kafeye gittik. Bizden 10 dakika sonra felan selim geldi. Üzerine yırtık eskitme bir kot salaş beyaz bir tişört giymişti. Ve tabi deri ceketi. Bazen deri ceketiyle aşk yaşadığını düşünüyorum. Saçları her zamankinden daha dağınıktı ve daha seksi duruyordu.
"Selam kızlar" karşımızdaki sandalyeye otururken Miranın yanağından makas aldı. Makas. O makas biyerine girer inşallah. Amin. Benim gözlerime bakarak oturduğunda açık saçlarımı boyunumum sol tarafına koydum. Ve elimi yelpaze yaparak bir kaç kez salladım.
"İyiyiz sen nasılsın " Mira aşık gözlerle dirseklerini masaya koyarak ona baktı. Ben olduğum yerde sinirden tırnaklarımı yerken selimde dirseklerini masaya yasladı ve Mirayla yakınlaştılar. Yalandan öksürdüğümde selim gülümseyerek bana piç bakışlarını attı. Ona gözlerimi devirdiğimde daha çok gülümsedi. Kahvelerimizi içtikten sonra bir tane romantik sıkıcı bir filme girdik. En arkaya oturduğumuzda selim Miranın yanına oturdu bende Miranın diğer tarafına oturdum. Mira film başladıktan beş altı dakika sonra
"Ah mısır alsaydık keşke" dediğinde eğilip ona baktım. Ona baktığımda selimide gördüm. Bana gözlerini büyülterek baktığını görünce hemen arkama yaslandım.
"Bence gerek yok" sıkılgan bir şekilde bunu söylediğimde mira birden ayağı kalktı.
"Hayır ya ben alıp geliyorum" selim Miranın kolundan tutuğunda kendi elimin üstünü tırmaladım. Ne kadar sinirlendiysem elimin üstü kanıyordu.
"Sen otur ben giderim" dediğinde Mira başını iki yana salladı.

Mira çıktığında selim aramızdaki boş koltuğa oturdu.
"Git yanımdan" diyerek ona sert bakışlarımı attığımda kalkmaya çalıştım. Kolumdan tutup beni sertçe otutturduğunda kolum acımıştı.
"Ya bırak"  diye sessiz bir şekilde bağırıdığımda eliyle ağızımı kapattı. Elimi ağızımdan çekmek için kaldırdığımda birden ağızımdan çekip elimi tuttuğunda hafif gülümsedi.
"Benim için kendine zarar verme" elimi elinden çekip kaşlarımı çattım.
"Senin için olduğunu kim söyledi" dediğimde arkasına yaslandı ve oturduğu yerde yayıldı.
"Hehe tabi sen zaten boş zamanlarında ellerini tırmalıyorsun" dediğinde güldü. Karnına yumruk attığımda eğildi. Eğilince kulağına yaklaşıp
"Kendimi tırmalamıyorum ama yumruk attığım kesin" dediğimde güldü. bana yaklaştığında birden çekildim. Çünkü Mira elinde neredeyse dökülecek olan mısır paketlerini tutuyordu. Selim hızlıca yanımdan kalkıp yerine oturduğunda mira aramıza oturdu.
"Çok şey kaçırdım mı" diye gülerek sorduğunda selim arkasına yaslandı. Benim onu göreceğim şekilde. Miraya bakıyormuş gibi yapıp bana bakarak
"Hemde çookk" dediğinde ona bakarak güldüm. Güldüğümü görünce oda güldü. Hayır hala yaptıklarını unutmadım. O güldüğünde birden suratımı asıp kafamı önüme çevirdim.
"Sonra anlatırsın o zaman"  gülümseyerek ona baktığında oda ona baktı.