Multi: Hande koper
Yorumlarınızı bekliyorum iyi okumalar ;)
Sabah uyandığımda tek elim selimin göğüsünün üstünde diğeri saçlarının arasındaydı. Bacaklarımı bacaklarında gördüğüm zaman gülümsedim. Saçlarını okşadıktan sonra bacaklarımı üstünden aldım. Burnunu sıktım ve gülümsedim.
"Hadi kalk öküz" diye tatı bir şekilde söylediğimde karınına oturdum.
"Hadi kalk uykucu" diye yanaklarına yakından yavaş yavaş tokat attığımda yüzünü buruşturdu.
"Siktir git başımdan" diye ellerimi yanaklarından çektiğinde kahkaha attım. Onu sinir etmeyi seviyordum.
"Kalk kalk kalk kalk" diye. Yanaklarını sıktığımda birden kalktı. Göbeğinden aşağı kaydığımda tam pantolonunun üstünde durdum. Kalkıp bana uykulu gözlerle bakarken o kadar tatlıydı ki. Dudaklarını ıslattıktan sonra
"İnatçı keçinin tekisin ne olur uyusam" dediğinde gülümsedim.başımı hayır anlamında iki yana gülerek sallarken belimden tuttu bende ellerimi boynuna doladım. Hala uykulu ve dağınık saçlarıyla bana bakarken tekrar dudaklarını ıslattı. Dudaklarına baktığımda onu öpmek istedim. Onu deli gibi öpmek istedim.
"Öpebilirsin iznin daima var" diye dalga geçtiğinde kucağından kalkmaya çalıştım. Birden beni sıkıca tutup altına aldığında sırtımı yatağa sertçe yasladı. Oda benim karnımın hafif aşağısında otururken eğilip öptü. ıslak bir şekilde öpüştükten sonra ellerimle karınından itmeye çalıştım. Kaslarını hissettiğimde içim titredi. Oldukça harika bir fiziği vardı. Ağız sulandıracak şekilden. Üstümden kalktıktan sonra saçlarını elleriyle düzeltti.
"Sen bu kıyafetlerle mi uyudun" diye sorduğumda omuz silkti.
"Seninle uyuyacaksam takım elbiseyle bile uyurum" dediğinde pis pis sırıttı.
Gözlerimi devirirken kapıyı açıp çıktım.Merdivenleri indiğimde annemi
gördüm. Ah hayır o evdemiydi. Kesin selimle uyuduğumu gördü. İnanamıyorum aylarca başımın etini yiyebilir. Salona doğru yürüdüğümde annemin karşısındaki koltuğa oturdum.
"Sen ne zaman geldin? " çekinerek sorduğum soruya güldükten sonra ciddi olmaya çalıştı.
"Merak etme yakışıklıyla uyuduğunu görmedim" dediğinde eliyle ağızını kapattı. Gözlerimi devirdikten sonra ona baktım oldukça keyifli gözüküyordu.
"Anne bak yani sadece beraber uyuduk" diye açıklama yaptığımda bana dalga geçen gözleriyle sırıtarak baktı.
"Evet evet kesin öyledir" dediğinde "ahh" diye bir ses çıkarttım.
"Lütfen beni rezil etme." Diye son çırpınışlarımı sergilerken annemin ciddileştiğini gördüm. İçimi bir anda endişe korktu merak sararken ona soran gözlerle baktım. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu.
"Ne var" diye atıldığımda ciddiliğini bozmadı. Korkmaya başlamıştım ama ona belli etmemeye çalışıyordum.
"O çocuktan hoşlanıyorsun" diye bağırdığında gözlerimi ondan kaçırdım. Önüme düşen bir tutam saçımı kulağımın arkasına atarken ona bakmamaya çalıştım. Bir süre birşey söylemeyince ona baktım. Gözlerini kırpmadan bakıyordu.
"Ne var" diye aptala yatarken sözümü kesip
"Aman tanrım ondan gerçekten hoşlanıyorsun seni ilk defa böyle görüyorum" diye bağırdığında yerimden kalkıp ona doğru koşarak ağızını kapattım.
"Anne sus duyacak" diye tısladığımda annem dudaklarını kapatan elimi tutup aşağı indirdi.
"Peki tamam tamam" diye dalga geçerken selim merdivenleri iniyordu.
"Günaydın" derken tek eli ensesindeydi. Daha kafasını kaldırıp bakmadığı için annemi görmemişti.
"Teşekkürler yakışıklı benim küçük kızıma baktığın için" dediğinde annemi öldürmek istedim. Beni rezil ediyordu. Selim annemin sesini duyar duymaz başını kızlıca kaldırdı. Önce anneme sonra bana bakıp sırıttı.
"Ne demek efendim" derken gülümsüyordu. Resmen annemle ortak olmuş beni nasıl rezil edebilirler onu düşünüyorlardı.
"Umarım seni fazla zorlamamıştır biraz inatçıdır da" derken annem bana bakıp sırıttı. Ona ciddimisinbakışlarımı atarken selim
"Bilmez miyim" bana bakıp sırıttığında anneme dönüp.
"Sen işe neden gitmedin" diye sorduğum. arkasıdaki koltuğa oturdu.
"İzin aldım başım hala ağırıyor sen bana söyleyeceğine kendine bak biraz daha oyalanırsanız okula geç kalacaksın" dediğinde hemen arkamı dönüp saate baktım aceleyle merdivenlere koştum. Üstümü giyinip aşağıya indiğimde annemle selim kahkahalar arasında konuşuyorlardı.
Onların yakın olması beni sinir ediyordu. İkiside bana baktığında selim o piç gülüşünü sergiledi.
"Hadi çıkalım geç kalacağız" kapıya doğru ilerlerken annem
"Kahvaltı yapmayacak mısınız" diye sırıtarak sorduğunda anneme ölümcül bakışlarımı attım
"Kantinden alırız birşeyler" kapıyı açıp sinirli bir şekilde çıktığımda selimde arkamdan gülerek geliyordu.Benimle dalga geçiyordu ve böyle geçirdiğimiz araba yolculuğumuz oldukça sıkıcı geçmişti. Benim açımdan. İlk derse zar zor yetişmiştik kapıdan selimle birlikte girince bütün kızlar bana senden nefret ediyorum biç bakışlarını atıyorlardı. Hocadan azar işitip sıramıza oturduk.
"Sizi duydum" dedi oturur oturmaz gülümsüyordu. Tatlı bir gülümseme.
"Neyi duydun" diye endişeli bir şekilde sordum. Annemin benim ondan hoşlandığımı bağırdığını duymamış olması için dua ettim. Bana ciddimisin der gibi baktı. Neyi duyduğunu gayet iyi biliyordum.
"Benden" derken sözünü kesip
"Ders dinlemem gerekiyor. Dikkatimi dağıtıyorsun" dediğimde sessiz bir şekilde güldü. Çapkın bakışlarıyla kulağıma yaklaşıp
"Demek senin dikkatini dağıtıyorum he" dediğinde kulağımdan boynuma doğru inip nefesini tenime değdirdiğinde titredim ve vücut ısım bir anda arttı. Kafasını kaldırdıktan sonra gülerek dudaklarını yaladı. Pislik. Dudaklarına baktığımda gerçekten dikkatim dağılıyordu. Yaptığı şeyler yüzünden kafam karışıyor ne yapacağımı bilemiyordum. Elimdeki kalemi yere düşürdüğümde bana gülerek
"O kadar mı dikkatini dağıtıyorum" dedi. ona gözlerimi devirdikten sonra kalemi almak için uzandım kalkarken kafamı sıraya çarptım. Kızların kıkırdamalarını duyarken somurtkan bir şekilde başımı kaldırdım. Vurduğum yeri elimle okşarken birden selim başımı göğüsüne yasladı ve vurduğum yeri öptü. Bu beni şaşkın bir hale getirirken aynı zamanda nefes almamı engelliyordu. Hoca arkasını dönerken birden göğüsünden kalktım. Bana sırıtarak bakarken o ukala bakışlarını atıyordu.
"Aynı anda nasıl hem bu kadar tatlı hemde öküz olabiliyorsun" diye sırıtarak sorduğumda ellerini saçlarına atıp kendini beğenmiş haraketler sergilerken omuzundan ittim samimi bir şekilde.Dersi dinlemek istediğim için bütün gün boyunca selimle konuşmamaya çalıştım. Dersleri dinlemem gerekiyor. Yoksa annem beni öldürür. Bütün gün boyunca selimden uzak durmaya çalıştım. Ama o sürekli peşimde dolandığı için bu biraz zor olmuştu. Ondan kaçarak geçirdiğim okul serüvenim sonunda bitmişti. Beni eve bırakmayı teklif etsede nazikçe reddettim. Eve gittiğimde kapıyı açar açmaz Mira bana doğru gülerek koştu. Birden boynuma atladığında sarsılmıştım ama bende hemen ona sarıldım. Ne olduğunu anlamayarak gülümsedim. Koltuğa oturduktan sonra karşıma geçti. Çok heyecanlı gözüküyordu. Selim hakkında konuşacağımızı biliyordum ama onu bu kadar heyecanlandıran neydi ?
"Ee söyle artık" aptal aptal sırıtmaya devam ediyordu. Bıraksam sanki saatlerce böyle sırıtacak.
"Sizin okulunuza geliyorum" diye birden bağırdığında yedi katlı bir binanın çatısından kendimi atmak istedim. Zorla gülümsedikten sonra onu vazgeçirmeye çalıştım. Eğer bizim okula gelirse gerçeği öğrenirdi ve ben artık sadece onu değil selimide kaybetmek istemiyordum.
"Ne eminmisin" diye onun ses tonunu taklit ederek sorduğumda ellerini önüne bağladı
"Sevinmedin mi yoksa" zorla sırıtarak ellerini çözdüm
"Saçmalama çok sevindim ama bir çocuk için bütün düzenini değiştirmen çok saçma" diye son çırpınışlarımı önüne serdiğimde gözlerini devirdi.
"Ah annem gibi konuşuyorsun oda aynı şeyleri söyledi ama en sonunda ne kadar aşık olduğumu anladı" dediğinde başımdan aşağı aynı anda hem soğuk su hemde kaynar su dökülüyormuş gibi hissettim. Bu hissi bilmiyorum ama çok kötü olduğu kesin. Belkide selimi o hakediyordur ve ben bu hikayedeki kötü karakterimdir. Ben selimi onun kadar seviyor muyum onu bile bilmiyorum. Düşüncelerim kendimden nefret etmemi sağladığı için düşünmeyi kestim.
"Ben gidiyorum en geç haftaya sizin okulunuzdayım selimin sınıfını öğrenip bana mesaj atar mısın onunla aynı sınıfta olmak istiyorum" işte şimdi tam anlamıyla dibe çökmüştüm. Daha çok batabilir miydim acaba. Hayır şuan en dipteyim. Mira onunla aynı sınıfta olduğumu ve ona yalan söylediğimi öğrenirse bana olan güvenini tamamen kaybederim. Ve birşeylerden şüphelenir.
"Tamam" gülümsemeye çalıştıktan sonra ona el salladım ve gitti. Son sesle bağırmak istiyorum. Ben nasıl bir şeyin içine girdim böyle. En yakın arkadaşıma söylemediğim kadar yalan söylüyorum. Onun ne kadar kırılacağını bile bile sevdiği çocukla birlikte sayılırım. Tanrım. Selimden uzak durmam lazım. Odama çıkıp yatağıma kendimi attıktan sonra gözlerimi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı İhanet (Düzenlenecek)
Novela JuvenilHayatımda yaptığım en büyük yanlışın Hayatımdaki en güzel şey olabileceğini kim bilirdi ki ?