Multi: HanSel
"Bak söz ver bana şiddet yok" son kez selime gözlerimi devirdim. Bıkkınlıkla "tamam yeter artık, anladım kızı dövmek yok" dedim. Nefesimi dışarıya üfledim ve beyaz kapıyı tıkladım. Yada yumrukladım. Tekmelemediğime dua etsinler. "Hadi bismillah" selim bana endişeli gözlerle bakıyordu ama onunda en az benim kadar sinirli olduğunu biliyordum. Damarları yine belirmişti sanki dünden hazırlarmış gibi. "İnsan gibi çalsana şu kap-" melissa karşısında sinirden renk değiştiren beni ve selimden çok damarlarını gördüğünde yutkundu. Ah bu iyiye işaret en azından korkması gerektiğini biliyor. "Melissa ne o yoksa beni gördüğüne şaşırdın mı" sahte bir kahkaha attım. Selim elini omuzuma koyup 'sakin ol' dercesine baksada umrumda değildi. Bu kızı elimden kimse alamazdı. "B-bakın şimdi olmaz tamam mı sonr-" melissanın sözünü kesen cırtlak bir ses oldu. "Melissa kim geldi" dedi melissa derken 'e' yi uzatarak gevşek gevşek konuşmuştu. Annesi olduğu benzerliğinden belliydi zaten. Kadın bizi görünce-daha çok selimi görünce-gülümsemeye başladı. Kafamda bu kadının selimi tanıdığıyla ilgili şeyler geçerken iç sesim tabiki tanıyacak unuttun mu onlar sevgiliydi diye bir hatırlatma yaptığında sinirlerim alt üst oldu. Selim bu kızın evine gelip annesiyle tanışmıştı kesin. "Ahh selim sendemi geldin hadi geçin içeriye diğerleride yeni gelmişti zaten" dedi ve omuzundan tutarak selimi içeriye sürüklerdi. Sonrada bana bakarak "ne bekliyorsun hadi gel" dedi ve gülümseyerek içeriye daldı.
İçeriye girer girmez bir kaç arkadaş grubu-kızlı erkekli-bizi karşıladı. Mirada içlerindeydi. Tam aralarına girecektim ki melisa kolumdan çekiştirdi ve beni üst kata çıkmam için zorladı. Selimde arkamızdan geliyordu. "Seni öldürmemem için bana bir tek sebep söyle" dedim dişlerimi sıkarak. Ağızını açacaktı ama söyleyecek birşey bulamamış olacakki geri kapattı. "B-bak tamam sonra konuşuruz şimdi gerçekten sırası değil arkadaşlarım evde" dedi ve yalvarırcasına baktı. Selim ise sadece beni sakinleştirmek için beyaz tişörtümden omuzlarımı okşuyordu. "Ahah sence umurumda mı ? Ayrıca sen kimsin ha kimsin benim fotoğraflarımı okulun duvarlarına asarsın" elimle tişörtünün yakasını kavradım ve sırtını sertçe duvara yasladım. "Bana bak. Şimdiye kadar senin ağzına sıçmamamın tek sebebi selimdi ama sen eğer çok kaşınıyorsan bende seni kaşırım ve bundan fena zevk alırım" dedim ve saçlarına ellerimi daldırdım. Saçlarını çekerek başının arkaya düşmesini sağladım o sırada selim bizi sadece izliyordu. Ellerini önünde birleştirmiş izliyordu. Bana sanki annesi bişeyi yapma dedikten sonra inadına o şeyi yapan küçük çocukmuşum gibi baktığı için melissayı bıraktım ve derin nefes aldım. "Bana bak çakma şeytan bu burda bitmedi" dedikten sonra selimin elinden tutarak merdivenleri hızlıca inmeye başladım.
➖➖➖
"Bana bak çakma şeytan bu burda bitmedi" selim bizimkilere-mert furkan özkan serenay-olanları anlattığından beri mert benim taklidimi yapıp duruyordu. Haftasonu furkanlarda buluşacağımızı kararlaştırdığımız için şuanda onların bahçesinde oturuyorduk. Daha çok keyf yapıyorduk. "Ya mert bir kes sesini" dedim yapay sinirle limonatamı içerken. Gülerek bana baktı. "Makas ver" dedi ciddi olmaya çalışarak. Mert söylediği şey komikmiş gibi birde gülmeye başladığında selim mertin kafasına geçirdi. "Sevgilimin psikolojisini bozuyosun lan" dedi sırıtırken. Komik olduğu için gülmüyorduk mertin komikmiş gibi gülmesine gülüyorduk. Serenay merti göğüsüne bastırdı. "Yaa deme öyle oda benim sevgilim, napçan atsan atılmaz satsan satılmaz" dedi saçlarıyla oynarken. İki salak tam birbirlerini bulmuşlardı. Selim ben özkan hep birlikte güldüğümüzde serenay merti öptü. Furkan dikkatimi çekti. Kaç saattir telefonda biriyle mesajlaşıp gülüyordu. Sanki biz yokmuşuz gibi. "Furkan" dedim neşeli sesimle. "Ha" dedi öküzlüğünden taviz vermeyerek. "Bana su getirirmisin kankilerin en besti" yalakalıkta üstüme yoktur. Telefonu yanındaki sehpaya bıraktı ve sıkılarak "tamam" dedi. Sanki git bulunmaz hint kumaşı getir dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı İhanet (Düzenlenecek)
Teen FictionHayatımda yaptığım en büyük yanlışın Hayatımdaki en güzel şey olabileceğini kim bilirdi ki ?