M: Melissa Şekerci
Yorum ve voteleri bekliyorum... :)
Tüm gün boyunca selim eymene küfür etmişti. Mertte ona katılmıştı ama furkan ve özkan %1000 sevgili yapmışları çünkü ikiside mal gibi sırıtıyordu sürekli. Selim sürekli akşam eymenler bize geleceği için homurdanıyordu ve bana sürekli 'eğer kısa bişey giyersen veya güzel olursan veya makyaj yaparsan seni öldürürüm' demişti. Aslında onu sinir etmek için bunların hepsini yapabilirdim ama eymene yüz veremeyecek kadar yorgundum bu akşam. Babam sofrayı bana hazırlatmıştı hayır ben ne anlarsam sofra düzeninden. Altıma dar kot üstümede kareli-kırmızı siyah-gömlek giymiştim. Selimin konuşmasından sonra basma etek giymek vardı da neyse. "Kapıya bak hande" dedi babam mutfaktayken. Ben ve annemin aksine babam mutfakta çok iyi olmasada kötüde değildi. O yüzden yemekleri o yapmıştı. "Hoşgeldin melis abla" dedim güleryüzlü tatlı kadına. Öpüştükten sora "hoşbulduk tatlım" dedi. Bu kadının pozitifliği bana bile yansıyordu. Bir insan nasıl sürekli güler. Arkasından gelen eymenin suratına kapıyı kapatıp 'motherfacker' demek istiyordum ama yapamazdım tabiki. Elimi uzattığımda takmadan sarılmıştı bana. "Nasılsın çakma kardeş" gözlerimi devirdim ama görmediği için boşa gitti. Hayvan gücüyle kemiklerimi sıkarken ondan kurtulmaya çalıştım "iyiyim real hayvan" dedim sadece onun duyabileceği bir ses tonuyla. "Oo şimarıktan terfi ettim demek oda bişey" dedi salak salak.
➖➖➖
"Yemek harika olmuş tatlım ellerine sağlık" dedi melis abla bana bakarak. Öksürdüm yalandan ve babama baktım hafif gülerek "ee aslında ben değil babam yaptı benim mutfakla aram iyi değildir" dedim sahte bir sırıtışla. Melis abla şaşırarak önce bana sonra babama baktı. Babamda şirince gülümsedi.
Yemekten sonra ben odama çıkmak için izin isterken eymende araya girmişti ve babamın zoruyla oda gelmişti benimle. Odamı karıştırmayı bıraktığında sonunda karşımdaki sandalyeye oturdu. Bense yatağımda yarı açık gözlerimle ona bakıyordum. Gerçekten uykum vardı ve çok yorgundum. Elindeki prof makinasıyla ilgileniyordu. Annesinin çantasına tıktığı makinayla. Bir insan neden makinasıyla gezer ki diye düşünecektim ama sonra o salağın eymen olduğunu hatırlayınca garip gelmedi. Selim acaba şuan ne yapıyodur. Kesin uyukluyordur benim gibi. Tatlış suratı aklıma geldi. Sonra gözlerim tamamen kapandı ama bilincim hala çok azda olsa açıktı. Sonra gözlerimin önüne beyaz bir ışık geldi ve foto çektiğimizde çıkan o ses. ne olduğunu anlamak için gözlerimi açamayacak kadar yorgundum.
➖➖➖
"Siz gülmeye devam edin öldüğümdede böyle gülersiniz" dedi mert ağlamaklı bir ses tonuyla. Ben ve serenayda hala yukılıyorduk onun bu hallerine kantinde otururken. "Ya mert Allah aşkına hangi insan oğlu elini hafif kestiği için eline yara bandı takıpta, yara bandının üstüne 'yaralandım' yazar" dedim gülüşlerimin arasında. Serenayda bana eşlik etti. Yine ve yeniden. "Tam tam gülün siz mert kimki zaten, hem bunu geçtim sende mi serenay. Hani sen elma bende içindeki çöptüm. Hani sen nurella bende hiç kalkmadığı koltuktum. Böylemi oldu şimdi" dedi sitem eder ses tonuyla. Ben hala onun tipine gülerken selim elini ağızıma koyup başımı göğüsüne yasladı. "Sanada iyi ki millet içinde gülme dedik inadına yapar gibi anırıyorsun" dedi hoşnutsuz bir sesle. "Anırmak sana özgü bişey" dedim gözelerimi devirerek. Serenay mertin koluna girip onu yanağından öptüğünde serenaya bakmayan ve trip atan mert 'bir kaç yüzbin kere daha öpersen belki barışırız' dediğinde yine güldüm ama selimin bakışları yüzünden sustum hemen. "Ee akşam nasıldı" dedi kasılan yüz kaslarıyla. "Hiç galiba babam fena aşık olmuş evlenme teklifini nasıl yapacağını soracağı günü bekliyorum" dedim sevinçli bir ses tonuyla. Babamın mutlu olmasına bende mutlu oluyordum. "Neyini soracak ki. Yemeğe çıkartıp 'benimle evlenirmisin' desin işte" dedi öküzcüğüm. Kaşlarımı kaldırarak ona baktım "ne yani sen böylemi ederdin" dedim şaşkın bir ses tonuyla. "Evet" dedi cevabı dünden hazır gibi. "O zaman tam bir malsın" dedim ellerimi göğüsümde buluştururken. "Ne diyeyim başka benimle evlen yoksa ben seninle evlenirim mi ?" Dedi yapay sinirle. Söylediği şeye yüzümü buruştursamda kolunun altından çıkıp yüzüne baktım. "Yok bi biskrem versem benimle evlenir misin de" dedim sinirle. Güldüğünde dayanamayıp bende güldüm. Ellerini tekrar omuzuma atıp başımı göğüsüne yasladı. "Sana böyle evlenme teklifi edeceğim" dedi keyifli ses tonuyla. "İyi bende seve seve hayır derim" dedim düz bir sesle. "Aslında üç cevap hakkın var. Birincisi evet ikincisi. Yes baby Üçüncüsü evet bebeğim"
➖➖➖➖
"Hocam valla çalıştım ama evde kaldı" dedim beni sözlüye kaldıran zalim ingilizce hocasına. "Ney evde kaldı" dedi kaşlarını çatarken. Selimde alttan alttan gülüyordu biç. "Aklımdakiler" dedim hafif gülmeme engel olamayarak. Sınıftakiler güldüğünde selim başını sıraya yaslamış mükemmel gülüşünü görmemi engelliyordu. Hoca sinirle elindekileri masaya bıraktı. "Hande Koper sözlün 0 tebrikler şimdi çık dışarıya" dedi kapıyı gösterirken. Selime kısa bir bakış attım. Notlarımın düşük olmasından dolayı bana sürekli kızıyordu. Benim biç annem onu etkisi altına almıştı ve 'kızımı çalıştır' demişti. Selimde bunu kutsal görev olarak benimsemişti. Kapıya doğru ilerlerken seliminde hocaya bişeyler söylediğini ve peşimden geldiği gördüm.
Sınıftan çıktığımızda selime hocaya ne söylediğini sormaya fırsat bulamadan bir şok geçirdim. Şaşkınlıkla selime sonrada okul duvarlarını süsleyen dün gece yatağımda uyurken ki fotoğraflarıma baktım. Selim bir kaç dakikalık şoktan çıktığında sinirle "hande konuş" dedi. Damarları bana yine bir selam çakarken yutkundum. "Ş-şey hatırlamıyorum ben" dedim ve sonra duraksadım. Dün gece flaş sesi duymuştum ve odamda eymen vardı. Sinirle "eymen!" Dedim. Selimin daha çok sinirlendiğini gördüğümde içimden dua ettim. 'Allah'ım inşallah eymeni yumruklarken elleri acımaz amin' ne yani eymen için dua edeceğimi düşünmediniz değil mi aa çok ayıp
Sinirle ikimizde duvarlarda asılı olan resimlerimi yırtıyorduk. Piç birde üşenmemiş yüzlerce çıkartmış resmen. Ama güzel çıkmışım ha dedi iç sesim. Cidden güzel çıkmıştım. Çaktırmadan saklasam mı bir tane diye düşünmeden edemedim.
Dakikalarca tüm katlarda olan resimlerimi sökmekle uğraşmıştık. "Neden böyle bişey yapmış olabilir ki" dedim düşüncelerimi dışa vurarak. Bir yandanda her yerde eymeni arıyorduk. "Neden olcak. Sikilmeyi özlemiştir ben hatırlatcam ona beklesin o sikik" diye bağırdığında yüzüm kızardı. Böyle açık açık sikmekten bahsetmesi beni utandırması gayet doğaldı. En son. Bahçeye çıktığımızda eymen arkadaşlarıyla basketbol oynuyordu. "Burda bekle" dedi selim sinirle eymene doğru ilerlerken. Cidden bekleyeceğimi mi düşünüyordu ki. "Yok ya" dedim hemen selimin önüne geçerek. Kolumdan tuttu hemen "hande beni delirtme" dedi dişleri sıkarak. Kolumuda sıkıyordu. Yine sinirlenmişti ve yine sinirlendiğinde ona karıştığım için farketmeden canımı acıtıyordu. İnleyerek "canım acıyor" dediğimde gözlerimin içine bakan gözlerini kolumu sıkıca tutan eline çevirdi ve hemen elini çekti kolumdan.
Sinirle inledi. "O piçin yüzünü dağıtmak yerine senin canını acıtıyorum. Sana burda bekle diyorsam. Burda bekle" dedi kızarmış suratıyla. Sonra hızlı adımlarla eymene ilerledi. "Hey. Eymen!" Diye bağırdı eymene adımlarken. Bense olacakları görüyor gibiydim. Selim eymenin yüzünde bir kaç değişiklik yapacaktı ama tekti ve eymenin arkadaşları vardı. O yüzden hemen mertleri aradım.
O sırada selim eymene fena bir yumruk geçirdi......
Acaba eymen neden böyle bir şey yaptı ?? Şok şok jdsljd
Bu bölümde alınında hafif çizik olupta üstüne yara bandı yapıştıran ve üstüne 'yaralandım' yazan İkbal Pehlivan adlı arkadaşıma bana verdiği harika fikiri için teşekkür ederim. Jssşndskşssin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı İhanet (Düzenlenecek)
Fiksi RemajaHayatımda yaptığım en büyük yanlışın Hayatımdaki en güzel şey olabileceğini kim bilirdi ki ?