Varlığı bütün yeminlerimi boşa çıkarmak içindi.
Dün kendime verdiğim sözü bugün unutacak kadar dengesizdim artık.
Ve yine dün saatlerce ağlayan ben değilmişim gibi bugün kapılarına dikilmiştim.
Tükürdüğünü yalama konusunda marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyordum.
Bu kapıda ne aradığım ya da ne beklediğimi inanın bilmiyordum. Sonra içimdeki ses bana tercüme oldu.
Vazgeçmek için bir sebep arıyorsun aptal...
Nişanlı bir adamdan vazgeçmek için sebep aramam da nasıl bir ironiydi.
Evin kapısı açılıp içeriden elinde ufak bir çanta ile Karan'ın annesi çıktı.
Dedektif misali kadının hareketlerini izlerken bir yandan da kapının eşiğinde duran Karan da gözlerimi gezdiriyordum.
Kadın müstakil evin bahçesinden çıkar çıkmaz kapanan evin kapısı ile bende arabamdan fırladım.
Bana doğru yavaş adımlarla gelen kadın beni görünce hafif şaşırdı ama belli etmemek için gülümsemeye başladı.
"Hoşgeldin kızım."
Sevecenlikle çıkan sesi içimi ısıttı ve gülümseyerek karşılık verdim.
"Hoşbuldum nereye böyle."
Mahallenin dedikodu etmek için laf toplayan kadınları gibi hissediyordum kendimi.
Keremlerin evine sürekli gelen çok konuşan kadın için yapılan tanımdan biliyordum bunu da.
Bütün gün ev ev gezip laf arayıp bulur sonrada diğer gittiği eve yayarlarmış. Ve en tuhafı da bunu üşenmeden her gün tekrarlarmış düşünsenize ne tuhaf bir meslek.
Bilmediğim için Kerem benimle dalga geçiyor sanmıştım ilk zamanlar ama kadının anlattığı dedikoduları dinleyince durumun bu derece gerçek olduğunu kanaat getirmiştim.
Hatta bazen Kerem'le gırgırına oturup o dedikodulara bizde katılırdık. Tuhaf ama gerçekten eğlenceli oluyordu.
Karşımdaki kadın ani soruma biraz şaşkınlıkla baksada cevabını benden sakınmadı.
"Hamama."
Beni terslemeyen Karan'ın annesi hoş bir tebessümü bana bahşetmişti.
Sonuçta tam olarak tanımıyordu beni ve sanane deme gibi bir hakkı varken demeyip bana açıklama yaptığı için buna tüm benliğimle memnundum.
"Buyrun ben götüreyim sizi."
Yaptığım teklifi reddetmeyip arabama binen kadına minnetle baktım. Tüm meraklarımı tatmin edeceğine emindim.
Yaşım, okulum ve ailem hakkında sorduğu birkaç sorudan sonra yolculuğumuzu tamamlamıştık.
Tabi bu arada bende boş durmayıp adını öğrenmiştim.
"Burası şurada ineyim ben kızım."
Pervin teyzenin gösterdiği yere arabayı parkettim.
"Sende gelmek ister misin."
Pervin teyzenin inmesini beklerken bana böyle bir soru sormuş olması şaşırmama neden olsa da geri çevirmek için bir nedenim olmadığını farkettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRR-I KADER
ChickLitKitabımı nasıl bir yolculuktan gelip keşfettiğini bilmiyorum. Kalemim sayesinde yeni bir yolculuğa çıkacağına eminim. Bu süreçte kafandaki ön yargılarını sileceksen ve kelimelerimi dikkatle sonuna kadar okuyacaksan başlayabilirsin. Eğer bunları yap...