SIRR-I KADER

BÖLÜM 41

Karan'dan...

Eski hayatıma son hızla alışmıştım. Gece gündüz ayırt etmeden vardiyeye kalıyor. Kafamı işimle ilgilenerek dağıtmaya çalışıyordum.

Öğle saatlerinde aldığım taksi ile turlarken bir müşteri aldım. Gencer denilen herifin şirketinin adresini veren müşteriyi  istediği yere bıraktım.

Adam ücretini ödeyip indi. Karşımda duran binaya bakarken yaşadıklarımı düşünüp derin bir iç çektim. Dalgınlığım yüzünden aniden açılan arka kapıyla boş bulundum.

Aracıma panikle binen kızda gözlerimi gezdirirken hızlı bir şekilde konuştu.

"Öndeki aracı takip et."

Hayırdır dercesine bakışlarımı atarken kız tekrar konuştu.

"Aval aval yüzüme bakacağına hızlı hareket et! Senin yüzünden Gencer'i kaçıracağım ."

Kızın verdiği isim sert söylemini görmezden gelmemi sağlarken bir anda arabayı hızlıca kaldırdım. Gencer'le bu kızın ilgisini merak etsem de hiçbir şey sormadım.

Aracı Şile'de bulunan lüks bir otelin önüne kadar takip ettik. Soteye park ettiğim arabamla beklemeye başladık.

Bir saat kadar sonra başka bir araçtan Alya'nın indiğini gördüm.

"Pislik, aptal sarışın."

Arkada kendi kendine söylenen kızı takmadım.

Kız arabadan indiğinde bende peşinden indim.

"Sen nereye."

Hızlı düşünüp aklıma gelen bahaneyi sundum.

"Paramı vermedin."

Avucumu açıp beklediğimde kız çantasını karıştırırken konuştu.

"Ne kadar?"

Taksimetreye bakıp cevap verdim. Mesafe uzun olduğu için ücreti fazlaydı.

Parasının yetmemesi içimden zafer nidaları atmama sebep olurken diğer taraftan konuşan kıza odaklanmaya çalıştım.

"Şu an o kadar yok yanımda ama söz ödeyeceğim ilk önce halletmem gereken bir iş var."

Bende tamam anlamında başımı sallayıp beni ardında bırakan kızın peşinden yürümeye başladım.

Onu takip ettiğim için aniden durdu ve bana doğru dönüp konuştu.

"Nereye."

"Parayı ödemeden kaçabilirsin o yüzden işini halledene kadar yanında duracağım."

Öfkeyle asfaltı dövüp sabır çeke çeke yürümeye başlayınca bende tekrar peşine takıldım.

Otelin önüne geldiğimizde beyaz elbisesi ile otelden çıkan Alya'yı görüp aynı anda kapıdaki büyük çiçeğin arkasına gizlendik.

"Aferin, reflekslerin iyi."

Söylediğine göz kırpıp takip için saklandığımız yerden çıktım.

Alya'yı takip edip sahile ulaştığımızda romantikliğin dibine vuran Gencer şerefsizine öfkeyle bakıyordum.

Uzak bir noktadan onları izlemeye başladık. Birlikte sakin bir şekilde yemeklerini yiyorlardı.

Yanımda duran kız kıskançlıktan atıp tutuyordu. Bense görmek için can attığım Alya'yı izlemek yerine bu kıza ve söylemlerine gülmekten kendimi alıkoyamıyordum.