Bölüm 15

41.2K 2.3K 121
                                    

Genç adam karşısında oturan Ece Hanım'a baktı. Seçkin kafasını dağıtmak için genç kadının teklifini kabul etmiş,bir süredir Umay ile meşgul olan aklını farklı şeylerle dağıtmaya çabalamıştı. Ancak adamın aklı öncekinden çok daha fazla Umay ile doluydu. Çıkışta her zaman baktığı fotoğraflara bakamamış, içindeki garip çöküntüye bir anlam verememişti.

"Başaracağına eminim"diyen Ece Hanım'a bakıp bardaktan suyunu içti Seçkin. 'Aranızda bir fark var' diyen Umay'ın sesi Seçkin'in aklında yankılanırken genç adam su içmeyi bırakıp derin bir nefes aldı. "İzninle"diyerek masadan kalkan genç adam lavaboya doğru yürüdü. Loş bir ışıklandırmaya sahip mekanın içinde yürüyüp, lavaboya girip aynada kendine baktı.

Birkaç gündür bırakmayan sesler yine ve yine aklında dolanıyordu. 'Sen iyi birisin' sesini duyan adam suyu açıp ayağını yavaşça yere vurmaya başladı. Umay'ın fotoğraf çekerken ki yüzü aklına geldi birden. Seçkin yüzüne su çarpıp aklındaki saçma düşünceleri çıkarmaya çalıştı.

Umay'a çok fazla iyi davrandığı için onu düşünüyor olmalıydı. Telefonundan saate bakıp gitmeye karar verdi. Ece Hanım ile yeterince vakit geçirmişti. Seçkin lavabodan çıkıp masaya doğru yürüdü. Ceketini giyip "Üzgünüm acil bir çağrı aldım. Gitmem gerek"dedi Seçkin yalan söyleyerek.

"Sizin için taksi çağırtacağım"diyerek çıkışa doğru yürümeye başladı genç adam. Arabasına doğru yürüyen Seçkin nereye gideceğini çok iyi biliyordu.

Umay derin bir iç çekip bilgisayara yüklediği fotoğraflara baktı. Genç kadın Nida ile konuştuğundan bu yana kendine gelememiş, stüdyo da fotoğraflarla uğraşmanın iyi geleceğini düşünmüştü. Ancak bilgisayarı Seçkin'in fotoğraflarıyla doluydu. Genç kadın 'kıskanmak' sözcüğüne kafayı takmış, onu neden kıskandığını bir türlü bulamamıştı.

Umay'ın Seçkin'i kıskanması için ona karşı duygularının olması gerekiyordu. Ancak bunun olduğundan emin değildi. Seçkin'in sevilecek bir yanı var mıydı bilmiyordu. Umay onun gülerken nadir olarak yakaladığı bir poza baktı. "Seni sevecek kadar zayıf biri olamam"dedi Umay kendi kendine.

Ona iyi davranan herkesi sevebilirdi Umay. Seçkin ile ilk karşılaşmaları mucizevi bir şekilde prensesin yere düşmesi ve prensin ona yardım etmesiyle olmuştu. Sonrasında ise suya düşen prensesi kibirli su prensi kurtarmıştı. Gerçek hayatta rastlantı denilen şeyi yaşayan Umay belki de bir şekilde bu olaylara bağlanmış kader denilen kaçınılmaz sona ulaşmıştı. Seçkin onun kaderinde rol oynuyor olmalıydı.

Umay başka türlü bir açıklama bulamıyordu. "Yeter!"diyerek kendi kendine kızan Umay bilgisayarı kapatıp sinirle etrafa baktı. Stüdyo da tek başına olmak Umay'a her zaman iyi gelirken şimdi onun üzüntüsüne çare olamıyordu.

Genç kadın koltuğa oturup abisiyle önceden konuştuğu konuşmayı hatırladı.

''Sadece yanında olmayı çok fazla istediğim birini bulduğumu fark ettim ve şimdi evleniyorum'

Diyen abisini düşündü Umay. Yanımda olmasını istiyorum. Ona sormak istiyorum. Umay arkasına yaslanıp karşısına bakarken yan tarafta beliren bedeni görmedi. Seçkin yavaş adımlarla ilerleyerek Umay'ın yan tarafına kadar gelmişti. Aklını sürekli bulandıran kişi bu kız değil miydi?

"Fotoğraflarımı göremedim"dedi Seçkin birden sessizliği bozup. Umay koltukta doğrularak yan tarafa doğru çevirdi yüzünü. Seçkin aynı kıyafetiyle tam karşısındaydı. "Şu an kapalıyız"dedi Umay adamı takmayarak. "Müşterin olarak fotoğraflarımı görmek istiyorum."dedi Seçkin rahat bir şekilde.

Umay'dan ses çıkmayınca adam bilgisayarın bulunduğu yere doğru yürüyüp"Kendim bakabilirim o halde"dedi. Umay koltuktan fırlayıp bilgisayarın önüne geçti. Az önce genç adamın fotoğraflarına bakmıştı.

Deniz AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin