Umay aynada kendisine bakıp saçını son kez düzeltti. Birazdan Seçkin ve ailesi gelecekti. Yengelerine dönerek "Nasıl olmuş?" diye sorup Yazgı ve Cennet'ten tam puan aldı. Kahve tonlarındaki düz saçı ve hafif makyajı ile sade ve güzeldi. Yazgı, Sevda'yı uyuturken Cennet çocuklarını tembihliyordu.
"Cennet abla çok heyecanlıyım" diyen Umay'a Cennet yengesi birkaç tavsiye verdi.
Sevda uyumayıp Yazgı'yı uğraştırmaya başladığında genç kız pes ederek odadan çıkıp salona geçti. Uygar'ın kucağına altı aylık bebeğini verip Umay'ın ve Cennet'in yanına geri gitti Yazgı. "Merak etme çok güzel olacak" diyen Yazgı'ya Cennet destek verdi. "Yeter ki kahveleri güzel yap"diyerek taktik veren Cennet deneyimini konuşturuyordu. Gülerek konuşan bayanlar birden çalan kapı ile sustu. "Geldiler" diyen Nalan Hanım etrafta dolanmaya şimdiden başlamıştı. Umay derin bir nefes alarak kapıya doğru ilerledi. Seyfi Bey ve Nalan Hanım da sıraya geçmişti. Yazgı ve Cennet salona geçmişti.
Umay kapıyı açıp gülümserken gördüğü Seçkin ile bir an konuşamadı. "Hoş geldiniz" diyen annesi ile "Hoş geldiniz" dedi Umay. Seçkin'in elindeki çiçeği alıp Selda Hanım ve Ahmet Bey'in elini öptü Umay. Seçkin önden yürüyüp salona ilk giren olmuştu.
Genç adam bugün oldukça kendine özenmişti. Uygar kucağında kızı ile ayağa kalkıp Seçkin'i selamlarken Ulaş büyük abi olarak ağırbaşlılığını gösterdi. Herkes yerlerine oturduğunda Umay, Yazgı ve Cennet ile sandalyeye oturdu. Serhat ve Yelda yan odada oynarken sesleri duyulmuyordu.
"Nasılsınız?" diye soran kişi Nalan Hanım oldu. "Sağolun çok iyiyiz Nalan Hanım. Sizler nasılsınız? Maşallah bebek büyümüş" dedi Selda Hanım. Uygar kızına bakıp gülümsedi. Sevda etrafı izliyordu.
"Çabuk büyüyorlar yahu"dedi Seyfi Bey. Ahmet Bey ve Seyfi Bey yan koltuklar da oturdukları için aralarında konuşmaya başlamışlardı. "Dünürlerimin isimleri birbirine çok benzer ayol. Selda, Selma, Selvi" diyen Nalan Hanım'a eşlik etti Selda Hanım.
Umay, Seçkin'e bakıp gülümserken Seçkin Ulaş ve Uygar ile konuşuyordu. Ulaş birçok soru sorup adamı terletiyor gibi görünüyordu. Seçkin'in "Yoğun bir çalışma tempom yok" dediğini duydu Umay. Sevda birden ağlayarak annesinin kucağına giderken Uygar'da sohbete katıldı.
Umay yengesi ile konuşurken "Kızım" diyen Nalan Hanım'ın işaretleri ile Umay heyecanla yerinden kalkıp mutfağa geçti. Kahve yapma vakti gelmişti.
Seçkin nedense kendini oldukça rahat hissediyordu. Kendini aileden biri gibi hissetmesi normal miydi? "Bizim oğlan dik başlıdır. Ne isterse onu yapar" diyen Ahmet Bey ile birden herkes yaşlı adami dinlemeye başladı. Umay bürünen sessizlik ile salonun kapısına gelip konuşulanları dinlemeye başlamıştı.
"Şirketimin başına geçmesi için yoğun bir çaba harcadım. Ama Seçkin hiçbir zaman bunu istemedi. Küçüklüğünden beri yüzmek istediğini söylerdi. Oğlumu uzun süre affetmedim Seyfi Bey"diyen Ahmet Bey iç çekti.
"Ama benim oğlum hayırlı bir evlattı. Şimdi düşünüyorum da iyi ki şirketin başına geçip monoton bir hayatı seçmedi." diyen Ahmet Bey sustu. "Umay kızım Seçkin için büyük bir lütuf" diyen Selda Hanıma "Estağfurullah" dedi Seyfi Bey. Sohbet devam ederken Umay kahve yapmak için mutfağa geri döndü.
Yazgı, Sevda ile Umay'ın yanına geldi. Hemen ardındansa Cennet. Umay'ın kahvesine bakan Cennet ona sakin olması gerektiğini söylüyordu. Sevda elindeki oyuncak ile ses çıkarırken Yazgı "Git ve al şu deniz çocuğu" diyerek gaz veriyordu görümcesine. Umay kahveleri hazırlayıp fincanlara koyduğunda derin bir nefes aldı. Seçkin'in kahvesini kenara ayırarak kahveye biraz tuz katıp geleneksel işlemi tamamladı. Önden Yazgı ve Cennet giderken Umay sonradan kahveler ile salona girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Adam
Fiction généraleKalplerden Ritimler Serisi 2- Ünlü basketbolcu Uygar Türkmen'in kardeşi olmak elbette zordu. Umay Türkmen bunu çok iyi biliyordu. Bilmediği şey ise abisini hiçte sevmeyen, kibirli ve bir o kadar da bencil, yüzmede rekorlar kıran milli yüzücü Seçkin...