Deniz Adam

Bölüm 23

Umay balkonda oturmuş eli dudağının üstünde geziniyordu. Seçkin'in onu öpebileceği gerçeği Umay'da şok etkisi yaratırken o anı hatırladıkça kalbi hızlanıyordu.

"Öpücüğün etkisi ile Umay gözlerini kapatmış bir haldeyken Seçkin yavaşça geriye doğru çekilip ayrılmak istemese de zorunda kalarak Umay'ın dudaklarından ayrıldı. Soğuk suyun içindeki bedenler hareketsiz bir şekilde dururken Seçkin ıslak saçını geriye doğru atıp "Bende aynı şeyi hissetmiştim"dedi sessizce.

Şimdi dudakları Umay'ın kulağına doğru hareketlenmişti. Ancak Umay, Seçkin'i iterek suda ilerledi. Aralarında oluşturduğu mesafeyi açıp hiçbir şey söylemeden havuzdan çıktı. Pantolonundan,saçından ve üstünden yere doğru inen suları aldırmayan Umay çıkışa doğru yürüdü.

Seçkin'in "Umay!" bağırışları işe yaramadı o anda. O anda  Seçkin'den olabildiğince uzağa kaçmayı planlıyordu. O anda Umay tekrardan kalbini ona kaptırmaktan korkuyordu. Aslında o anda Seçkin'i çok sevdiğini kabulleniyordu"

Umay aklındaki sorular her gün daha fazla artarken derin bir iç çekti. Uzatılan çay bardağı ile düşüncelerini bir kenara bırakıp abisine gülümsedi. "Ne düşünüyor benim meleğim?"dedi Uygar gülerek. Umay gülümsemeye çalıştı.

"Yoksa şu denizci çocuk mu?"dedi Uygar ve Umay anında hareketlendi. "Evet sanırım o"dedi Uygar çayını yudumlarken. Umay abisine baktı ve dudağını kemirdi. "Abi. Sen hiç sevmediğin birini öper misin?"dedi Umay irileşmiş gözleriyle abisine baktı.

"Hayır."dedi Uygar. "Peki kaç kişiyi öptün?"diye sordu Umay. Seçkin çapkın olmasa da yakışıklıydı. Çok fazla kızı çekiyordu. "Hey bunlar özel konular abinle böyle rahat konuşmamalısın. Ama işine yarayacaksa sadece Yazgı'ya verdiğim öpücükler değerliydi."dedi Uygar çekinmeden.

Umay tekrardan iç çekti. Her zaman abisi gibi bir erkek ile evleneceğini düşünürdü. Ancak Seçkin abisinden çok daha farklıydı. Abisi sakin, anlayışlı bir yapıya sahipken Seçkin aceleci, egoist bir yapıya sahipti. "O seni çok sevmiyor abi"dedi Umay abisine ve devam etti.

"Ama aslında iyi biri. Senin gibi kibar değil ya da mütevazı bir kişiliğe sahipte değil. Ama tereddütsüz yardım eder, özür dilemesini bilir ve her zaman koruyucudur. Bazen sadece onun bir çocuk olduğunu düşünsem de bazen nefret edilesi bir hödük olduğunu düşünüyorum."dedi Umay gülerek ve yıldızlara bakarak.

Uygar kardeşinin omzuna elini atıp"Pekala meleğim aşık olduğunu anladık. Peki kim bu denizci?"dedi yüzündeki gülümse ile.

"Seçkin Altaylı"dedi tereddütsüz. Ve kalbinin rahatladığını hissetti. Abisi ile konuşmak ona hep iyi gelirdi. "Onu çok seviyorum abi. Ama ne yapmalıyım bilmiyorum. Beni seviyor mu anlamıyorum"dedi Umay ağlamaklı ses tonuyla. Uygar iç çekti. Yarın Seçkin Bey ile görüşse iyi olurdu.

Seçkin elindeki yumuşak topu duvara atıp geri alıyordu. Gözünün önünde beliren sahne ile sürekli rahatsız edilse de bir yandan da hoşnuttu. Umay'ın sevgisini hissedebiliyordu. Ve bu sevgi onu rahatsız etmekten çok mutlu ediyordu. Uygar Türkmen'in kardeşini öpmüştü acaba aklından ne geçiyordu? Seçkin bu öpücükten hoşlandığını kendine itiraf etmişti. Birçok kadın da hissetmediği o etkileşimi de hissetmişti. Üstelik Umay'ın üzüldüğünü düşündükçe içini sıkıntının basmasının nedeni neydi? Peki bu neydi? Bunun bir adı olmalıydı. Hoşlantı olabilir miydi?

İnsan hoşlanmadığını birini öpebilir miydi? Daha güçlü bir duygu olmalıydı. Onsuzken öldüren onunlayken yakan bir duygu. Seçkin düşüncelerine dalmışken çalan telefonu ile koltukta doğruldu. Tanımadığı bir numara aradığı için magazinci olacağını düşündü. Elindeki top ile oynayan Seçkin aynı numaranın tekrar araması ile telefonunu eline alip telefonu açtı.