We Got Married

♧ 3°2 ♧

"Büyükanne hoş geldiniz! "

" Merhaba. Sizi ziyaret etmek istedim.
Nasılsınız bakalım?"

" İş güç işte. Koşuşturuyoruz. "

" Sizin tavuklar enfesti. Arkadaşım Kaira'ya burayı göstermek istedim. Onun da beğeneceğine eminim.
Değil mi Kaira."

" Ya ya evet. Kyungin beğenmişse kesin ben de beğenirim. Hatta beğenmekle kalmayıp beş çayı partilerimizde kesinlikle reklamınızı yaparım."

" Ahh teşekkür ederim efendim.
Lütfen şöyle buyrun size tavuk çorbamızdan ikram edelim."

" Aaa Hayır kesinlikle olmaz. Biz misafir değil  daimi müşteriniziz artık.
İkram değil sipariş olsun."

" Olmaz öyle şey büyükanne.
Yine gel istediğin kadar gel ama senin paran bize geçmez. "

" Bak ama bozuşuruz o zaman.
Bu son gelişim olsun istemiyorum.
O yüzden ikram değil sipariş olmalı."

" Ama büyükanne."

" Yaşlı bir kadının isteğini geri mi çevireceksin Bayan Do?"

" Peki öyle olsun."

" Ha şöyle. "

Kadın iki arkadaştan müsade isteyip kalktı.
Kyungin etrafta gözleri diğerini ararken Kaira onu kolundan dürttü.

" Çok dikkatli bakıyorsun."

"Ne yapayım. Göremiyorum damadımı."

" Kendini fazla kaptırma istersen. Annesinde oğlunu senin torununa verecek tip yok."

" Ben bulurum bir yolunu. Olmadı konseyimizi kurarız."

" Hayır hayır. Sakın bana BaekJi'yi de bu işin içine katacağını söyleme."

" Evet. Aynen de öyle yapacağım.
Çöp çatanların kraliçesi. O kesin bir oyun bulur. Bir ayı ve bir pengueni evlendirebilecek kadar yetenekli bu konuda."

" Bence tam bir baş belası. "

" Kaira Kaira! Bak şu beyaz önlüklü olan babası. Çok evhamlı biri. Karısı ondan daha sakin. Sanki karı o koca öteki gibi."

" Jongin ile KyungSoo da öyle olabilir bak.
Jongin dışardan çok sert ve soğuk duruyor ama kedi gibi sırnaşık bir yavru."

" KyungSoo çok sert.  Tavizsiz.
Kesin KyungSoo üstte olur."

" Ne üstü?!"

" Boş ver o seviyeye daha çok var.
Şimdilik evlendirmeye baka..
İşte Kaira işte o geliyor."

İki yaşlı kadın dükkanın kapısından başında kaskı ile  içeri giren siyahlara bürünmüş gence başını çevirdi.
KyungSoo kaskını çıkarıp her zamanki gibi siyah saçlarını dağıtıp tekrar eliyle gelişi güzel şekil vererek kaskını koltuğunun altına almış kendisine doğru gelen annesine gülümsüyordu.
Annesi oğlunu yanağından öpünce gencin gülümsemesi genişlemişti.
Tezgahın ardından siparişleri servise hazırlayan babasını tek elini kaldırıp selamdı.
Annesinin kendisine bir şeyler fısıldaması ile yüzündeki gülümseme bir anda şaşkınlığa dönmüş bakışları onları bulmuştu. Iki arkadaş ne yapacağını şaşırıp şaşkınca gülümserken KyungSoo kaskını kasaya bırakıp siparişleri alarak onların masasına oturdu.

"Büyükanne! Sen iyi misin?
Beni ne kadar endişelendirdin haberin var mı? Ne adın ne numaran vardı. Arayıp durumunu soramadım bile.  Hastaneye ve polise gitmeyi de reddetmişsin. Çok kızdım sana. O serserilerin sokaklara dönmesine nasıl izin verirsin? Neyseki yakalanmışlar. Gazetede gördüm. "

Kyungin kendisi ile hararetli hararetli konuşan gencin şekilden şekile giren yüzüne ellerinin arasına alıp yanaklarını sıktı.

" Aigooooo. Sen benim için endişelendin mi? Sana numaramı vereyim. Ve her gün nasıl olduğumu ara ve sor. Hatta adresimi vereyim. Her gün ziyaretime gel.
Kanım kaynadı sana."

" Teşekkür ederim büyükanne.
Ama doktora göründün mü? 
Başına darp almış olabilirsin. Sonradan sorun çıkmasın."

" Merak etme. Doktora gittim. Bir kaç çürük ve ezik dışında bir şeyim yokmuş. 
Hatta doktor eskiye göre daha sağlıklı olduğumu söyledi. Her gün seni görürsem daha iyi olurmuşum."

" Nasıl? Anlamadım? !"

" Sana çok teşekkür ederim KyungSoo.
Hayatımı kurtardın.
Biricik dostum Kaira'ya hayatımı kurtaran iyi yürekli güzel  genci göstermek istedim."

" Teşekkür ederim efendim.
Kim olsa aynı şeyi yapardı.
Ben üzerime düşeni yaptım."

" Kyungin senden çok bahsetti genç adam. İki sözünden biri sensin.
Adını hiç düşürmüyor dilinden."

" Sadece yardım ettim. Bu kadar minnet duymanıza gerek yok."

Birlikte yedikleri yemeğin ardından KyungSoo ders için onlardan ayrılınca ikili de restorandan ayrıldı.

" Nasıl ama!!"

" Yani Kyungin çocuk dediğin kadar hoş. Fazlası var eksiği yok. Ama ikisini evlendirmek akla yatar bir iş değil. Bunu yapabileceğinden de emin değilim. Ailesi de pek müsaade eder gibi görünmüyor. Çalışkan insanlar ama para heveslisi değiller gibi. Senin paran muhtemelen onlara sökmez."

" Biliyorum Kaira biliyorum. Ama ben bir yolunu bulup o ikisini bir cüzdanda yan yana koyacağım. Evlilik cüzdanı. "

" Çılgın ihtiyar! !"

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

🌹Kadi ile Jagiya kalınız Ridırs 🌹

💕🐻🐧💕