" Ayyyy.. Sarıldılaaarrr.. "
" KyungSoo da başını göğsüne yaslamıştı."
"Ama çok ağladılar bee. Kendimi kötü hissettim."
" Düğünlerini yaptığımızda bütün vicdan azabın geçer Kaira.. Ayy şurayı tekrar izlemek istiyorum. Biraz geri alır mısın BaekJi?"
" Güvenlik kameralarının kayıtlarını kopyalattım. Tekrar tekrar izlersin. Şimdi sıradaki adımı düşünmeliyiz Kyungin."
" Doğru. Kafeden çıktılar mı acaba? Kafede durumlar nasıl Kaira?"
" Vivi'yi arıyorum. Lulu'nun dediğine göre Jongin bayağı solgun görünüyormuş hastaneden çıkarken. Doktor da ikisinin de kötü göründüğünü söylemişti. "
" Bu kadarlık acı çekecekler mecbur."
Kaira Vivi'nin telefona bakması ile ikilinin yanından biraz uzaklaştı.
" Orda durumlar nasıl Vivi? Gerçekten mi? Dur sesini dışarı veriyorum. Onlar da duysun."
Kaira konuşmayı hoparlöre verdiğinde Vivi'nin sesi tüm odada yankılanıyordu.
" Kızlaaaaaarrrr. İnanamıyorum inanamıyorum. Jongin KyungSoo'nun elini tuttu. Hatta elini okşadı. Bayadır da bir şeyler konuşuyorlar. KyungSoo ilkin kötüydü, aslında şaşkın hatta bir ara donmuştu. Ama şimdi daha iyi görünüyor. Hatta arada gülüyorlar.. Durun durun.. Omooooo..Omoooooo..
Jongin KyungSoo'ya sarıldı. Yemin ediyorum bundan daha romantik, aksiyonlu, gerilimli film izlemedim. Zavallı yaşlı kalbim. Ama girişte ikisi de çok kötüydü. Hatta Jongin sanki hasta gibi solgundu. Lulu da öyle dedi. KyungSoo onun koluna girmişti. Ayakta zor duruyordu. Şimdi daha iyi gibiler. Kalktılar masadan. Yemin ediyorum KyungSoo'nun kocaman gözlerine yakalanacağım diye şuracıkta kalp krizi geçireceğim, gözleri her yerde geziyor. Düğünü bensiz yapacaksınız. Kafeden resmen çıktılar. İkisi de gergin ve tedirgin görünüyor. Keşke masalarına dinleyici koyabilseydik. Ama bence bu defa bu iş tamamdır. İkna oldular gibi. Hatta bence gelip Kyungin'e kararlarını bildirecekler. Hazırlıklı olun. Hastaneye doğru geliyorlar. Bundan sonrası Lulu'nun. Her şeyi kameraya aldım. Onlar gidince izleriz. "" Teşekkürler Vivi. O zaman kapatıyorum. Ben Jongin'i arayıp Kyungin'in uyandığını haber vereyim."
Kaira telefonu kapattığında ikili sevinç çığlıklarını serbest bıraktı.
"Sonunda sonunda. Düğünü ne zaman yapsak acaba?"
" Bence hemen yapın. Vazgeçmeye fırsatları olmadan o ikisini evlendir."
" Haklısın BaekJi. Öyle yapayım. Hemen hasta moduna geçiyorum. Kaira'cım bana biraz hasta efekti verir misin? Yüzüm solgun gözüksün. Bir saattir sevinçten yanaklarım yanıyor."
Kaira Kyungin'e biraz makyaj yapıp yatağına yatırdı. Lulu'nun doktor yeğeni de ona teknik bir kaç kaplo bağladı. Kyungin biraz sızlanıp inleyince de BaekJi onun gerçekten hasta olduğuna inanmıştı. Dolan gözleri ile arkadaşını alkışladı.
" Bravo dostum bravo.
Oyunculuk yeteneğin bir harika. "" Kaira Jongin'i aradın mı?"
" Evet. Birazdan burada olurlar."
Dakikalar sonra kapının hızla açılması ile beklenen ikiliye döndü gözler. Kyungin gözlerini güçlükle aralarken, taş yutuyormuş gibi yutkundu. Yüzüne yerleşen buruk gülümsemesi ile ikilinin endişe dolu bakışlarını süzdü.
" Sizi yine korkuttum sanırım.
Azrail bu aralar sık geliyor ne yapalım."Jongin koşarak yatağa ulaştı, solgun ve kırışık elleri avuçlarının arasına aldı.
" Hayır. Seninle daha yapacak, yaşayacak çok şeyimiz var."
Jongin KyungSoo'ya bakıp tekrar Kyungin'e döndü. KyungSoo ağır adımlarla hasta yatağında cihazlara bağlı kadının yanına yaklaştı. Dağılmış saçlarını okşadı. .
" Jongin haklı büyükanne. Daha birlikte yaşayacak çok şeyimiz var."
Kyungin gözlerini ağır ağır onların üzerinde gezdirdi.
" Çok yorgunum. Size yetişemem artık. Sanırım eskisi kadar da sana gelemem Kyungie."
Jongin ve KyungSoo'nun gözleri buluştuğunda Jongin güçlükle konuştu.
" Buna gerek yok Kyungin. KyungSoo artık bizimle kalacak."
" Bunu yapmak zorunda değilsin. Ailenden benim yüzümden ayrı kalmanı istemem."
KyungSoo gözlerini kaçırarak mırıldandı.
" Öyle değil büyükanne. Yani biz Jongin'le.."
KyungSoo devam etmekte zorlanırken sözü Jongin devraldı.
" KyungSoo ile evleneceğiz ve hep senin yanında olacağız."
Kyungin hayretle ikisine bakarken sevinci yavaş yavaş soldu.
" Benim için böyle bir şeye girişmenize gerek yok. Zaten şunun şurasında daha ne kadar yaşayacağım ki. Benim için kendi düzeninizi bozmayın. Hem sevgiline de ayıp olmasın Jongin. Ben size anlı şanlı düğün yapmak isterdim. Yanımdaki odada siz olun isterdim. Ama bunun için sizi zorlayamam. Zor durumda bırakamam. Üstelik de birbirinize karşı bir şey hissetmiyorken bu isteğim sadece bencillik olur. Gerek yok siz hayatınızı yaşayın."
Jongin KyungSoo'nun dolan gözlerini yakaladığında ondan izin istedi. Beklediği izni aldığında oturduğu yerden doğruldu. KyungSoo'nun titreyen ellerini kendi soğuk elleri ile birleştirdi. Gözleri KyungSoo'nun gözlerinde iken devam etti.
" Bunu ikimiz de istiyoruz büyükanne. Onu seveceğim ve her zaman yanımda tutacağım. Ve biz hep senin yanında olacağız."
KyungSoo gözlerinden medet bekleyen kahve gözlere gülümsedi. Boğazındaki düğümü çözmek için elini saran soğuk ele iyice tutundu.
" Onu seveceğim ve her zaman yanında olacağım büyükanne. Ve ikimiz de hep senin yanında olacağız."
~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~
ben bazen eksilirim biraz
aslında hepimiz eksilirmişiz biraz
bunu sonradan öğrendimben aslında her şeyi sonradan öğrendim
herkes herkesi sonradan öğrenirmiş
bunu da sonradan öğrendim~Turgut Uyar - Palyaço ~
🌹Kadi ile Jagiya kalınız Ridırs 🌹
💕🐧🐻💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We Got Married
FanfictionKyungSoo sipariş dağıtımı yaptığı bir seferde yaşlı bir kadına yardım etmesi ile bir anda kendini ünlü iş kadını Kim Kyungin'in torunu Jongin ile evli bulur. ♡ All my love dreams for KaDi ♡ 《Tüm hakları The United KaDi State vatandaşı Soo Sesi'ne...