Elime bakıp gülümsedim. Onu ne kadar çok seviyordum.
"Sen yokken çok garipti her şey. Sanki her zaman varmışsın gibi.." Dedim sessizce "Ömrüm boyunca vardın da sanki, bir anda gittin gibi"
"Seni en çok sana bakarken özlüyordum" diye itiraf etti o da
"Ben de en çok bana baktığında yokluğunu hissediyordum" dedim, elini sımsıkı tuttumSanki her şey tekrarlanıyor gibiydi. Her şey baştan yaşanıyormuş gibi.. Bu da ister istemez korkutuyordu.
"Dinlen biraz. Ablan odaya girsin" deyip çıktı
Ablamda gelip benim uyumama kadar bekledi. Akşam doktor istediğim zaman çıkabileceğimi söyledi ama annem bu gece de burada kalmam için beni ikna etti.
***
"Hoşçakal baba" dedim, bana döndü
"En kısa zamanda görüşeceğiz tamam mı? O sırada kaza geçirmemeye, donmamaya ve mümkünse aşık olmamaya dikkat et" gülümsedi, bende gülümsedim. Son sözü için biraz geç kalmış olmalıydı.
Aslında hepsi için geç kalmış sayılırdı..
"Tamamdır" göz kırptımAnneme döndü "Görüşürüz"
"Evet herkes tamamsa biz gidelim" dedi annem
Babam iç çektikten sonra ablama da sarılıp uçağına doğru gitti.Birazdan okula gidecektim, sanki uzun zaman olmuştu, uzun zamandır... Gitmiyor gibiydim.
Eve gidip çantamı aldım, babam sabahın köründe gitmişti. Onunla havaalanında vedalaşmamız iyi oldu diye düşünürken.. Servis geldi
"Günaydın" dedi Nergis, yanıma gel dercesine. Ona doğru gidip yanına oturdum
"Nasıl oldun?"
"Süperim" önde oturmuş olan Poyraz'a bakıp gülümsedim, Nergis de anlamış olacak ki
"Siz çıkıyor musunuz?" Diye çığlık attı
"Aynen" diyebildimOkula geldiğimizde Poyraz elimi tutmak istedi ama... Çok garip gelecekti, yani bir anda Rüzgar'la ayrılıp onunla çıkmam.
"Bunu sonra yapsak" deyip elimi elinden çektim
"Nedenmiş? Sevgilim değil misin? Herkes görsün" elimi sıkıca tuttu
"Poyraz lütfen ısrar etme. İlk gün"
"Olayın güzelliği de burada. Okulun ilk günü aklımda sen vardın, şimdi yanımdasın. Elini tutmak istiyorum ve genellikle... İstediğimi alırım" kollarını yana doğru açıp beni kucağına aldı, bağırmaya başladım!
"Hocalardan görecek! Yapmaa!" Gerçekten tek derdim bu muydu, emin değilim. Çırpınışlarımın arasında bunun Poyraz'a etki etmediğini görmek saniyemi aldı. Bağırmayı bıraktım. Poyraz beni kucağından indirdi, herkes bize doğru bakıyordu. Bana bakıyordu. Poyraz'ı matematik öğretmeni çağırınca beni yanağımdan öpüp gitti. Hala bakıyorlardı. Bende aldırış etmeden sınıfa doğru yürümeye başladım.Bir kız yolumu kesti, "Sen ne biçim bir insansın ya? İnsan mısın hatta?!"
"Ne diyorsun? Ben..ben anlamadım?" Bunu giç beklemiyordum
"Rüzgar'la çıkarken Poyraz'la öpüşüyorsun! Sonrada hiç bir şey yok gibi okula onunla geliyorsun!"
"Sen bunu nerden biliyorsun ki?"
"Kaybolduğun geceye dair her şeyi anlatmamızı istediler. Rüzgar'a neden ayrıldığınızı sorunca söylemiş. Ayrıca sen kimsin de ben sana açıklama yapıyorum be"Kız her konuştuğunda ağzındaki sakız yuvarlanıyordu. Burnunun üzerindeki piercing'e bakıyordum. Deldirirken acımamış mıydı? Ah işte o kadar umrumda değildi söyledikleri, Poyraz vardı... Aslında umrumdaydı, böyle şeyleri çok takıyordum ama şuan düşünecek halim yoktu.
"Neyse" dedim
"Çok sürmeyecek" dedi kız
"Neymiş o sürmeyecek olan?"
"İlişkiniz. Ben demiştim dedirtme"
"Dedirtmem ben" deyip uzaklaştımSınıfa girdiğimde sınıfın çoğunun bana gıcık gıcık baktığını gördüm. Beren her zaman ki yere oturmuştu. Ona bakmadan ikinci sıraya oturdum. Yanımda bir kız oturuyordu, bu kızdan çok bahsetmişlerdi. Hem güzel hem kafa kızmış zor bulunurmuş böylesi bilmem ne. Bizim sınıftaydı, aa ne tesadüf onunla aynı sırada oturuyorum, aman ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz hiç bitmesin
Teen FictionBu hikayeye başlayıp; elinden bırakamayan, bir günde tüm hikayeyi bitiren ve hatta derste okurken yakalanan, otobüste okurken ineceği yeri kaçıran, sınav haftasında başladıysa hiç birine çalışamayan, annesinden sürekli 'bırak artık şu telefonu' repl...