9. Bölüm

3.8K 210 41
                                    

Bölüm Şarkımız: Sufle/ İçinde Aşk Var

Geçen bir haftalık süreçte Asil'in konuşma çabalarını bir şekilde göz ardı edip atlatmayı başarmıştı Gazel. Aynı zamanda da yeni hayatına adapte olmaya çalışıyordu. Dershaneye yazılmayı kabul etmesinin hemen ardından harekete geçmişlerdi. Çiğdem ablası ve ikizler sırf kendisi rahat etsin diye elinden gelen çabayı sarf etmişti bu sürede. Ve eğitim göreceği yeri de Kayla- Şehla eşliğinde gezinmişti. Koray hocasıyla da bu sayede tanışmıştı. Tanışmalarının üzerinden çok kısa bir zaman geçmesine rağmen Kayla ve Şehla'ya hak vermişti. Koray hocası, saygılı, efendi ve işine önem veren biriydi. Bunu öğrencilerine gösterdiği ilgi ve alakadan anlayabiliyordu. Sırf kendisi ortama uyum sağlasın diye ücretsiz özel ders verme teklifini sunmuştu. Bugün de çalışmalarının tam tamına birinci haftasıydı. Günde bir iki saat dershanenin kütüphanesinde matematik üzerine çalışıyorlardı. Molalarda da seçeceği meslek hakkında sohbet ediyorlardı. Gazel kendisiyle birebir ilgilenen adama hem saygı hem de minnet duyuyordu. Hem böylece kafasını bir şeylerle meşgul edip asıl hedefine odaklanabiliyordu. Asil'in ve yaptıklarının üzerinde durmayabiliyordu. O sabahta böyle başlamıştı her şey aslında.

Gazel yine aynı heyecanla geceden eşyalarını, soru kitapçıklarını, defterini, kalemini hazırlamış, her birini de özenle çantasına yerleştirmişti. Böylece sabahları telaş yapmasına gerek kalmıyordu. Okula yeni başlayan bir çocuğun heyecanıyla hareket ediyor, etrafını da bu halleriyle mutlu ediyordu. Galiba hayata bir yerden tutunmaya başlıyordu. Şehla'ya bu konuda ne kadar teşekkür etse azdı. Onun sözleri olmasaydı belki de hâlâ yerinde sayıyor olacaktı. Şimdi bunun ne denli büyük bir korkaklık olduğunu idrak edebiliyordu. Merdivenlerden heyecanla indi. Teyzesinin, Çiğdem ablasının ve Arda abisi ile ikizlerin sesini duyunca gülümsedi. Yine her sabah olduğu gibi didişiyorlar, birbirleriyle tatlı tatlı atışıyorlardı. Gazel de bu manzaraya o kadar aşina olmuştu ki artık yadırgamıyordu. Sadece bazı anlarda ailesini anımsayıp özlem duyuyordu. Adımlarını kapının ucunda durduğunda gözleri hemen Asil'in sandalyesine kaydı. Yine yoktu. Zaten bu alışılmış bir şeydi. İki gündür pek ortalarda görünmüyordu. Açıkçası Gazel bundan rahatsız değildi. Son iki gündür kafasını dinliyordu. Sırf kendisiyle konuşabilmek için yapmadığı şey kalmamıştı. Aklına geldikçe gülmüyor da değildi. Kendisine bakıcılık yapan birinin verdiği bu çaba gülünç geliyordu. Mesela, o yaşanan kargaşanın ertesi gününde odasının aynasına beyaz sprey boyayla 'Günaydın, fındık kurdu! Bugün inadını kırıp benimle konuşacak mısın ?' yazmıştı. Bundan istediği sonucu alamayınca da okuduğu kitaplarının arasına buna benzer şeyler yazıp küçük, renkli kağıt notları bırakmıştı. Ve her sabah uyandığında yastığının köşesine bırakılan fındıklı çikolatalar vardı bir de. Ki Gazel hepsini gözünün önünde yazdığı notlarla beraber çöpe atıyordu. Asil de kaş çatarak '' İsrafçı kız!'' diye çatıyordu kendisine. Gazel cevap vermek şöyle bir dursun, yüzüne bile bakmadan yanından uzaklaşıyordu. Ama son iki gündür bunların hepsi kesilmişti. Asil belli ki inadını kıramayacağını anlamıştı ve Gazel de ondan sonsuza kadar kurtulmuştu! Teyzesinin koyduğu çaydan birkaç yudum alırken bir dilim de ekmek yedi. Teyzesinin ve Çiğdem ablasının,

'' Kızım ne yedin ki, acele etmeseydin keşke,'' demesi da sandalyenin ucuna sıkıştırdığı çantasını alıp aceleyle ayaklandı.

'' Geç bile kaldım. Yarına daha erken kalkıp bugünü telafi ederim, olur mu ? '' dediğinde önce teyzesini sonra Çiğdem ablasını öptü. Arda ve ikizler daha önceden çıktığı için onlarla erken vedalaşmıştı.

'' Olur tabi kızım. Dikkat et kendine. Koray beye de selam söyle.''

'' Merak etme Çiğdem abla. İletirim selamını da teyzecim,'' dedikten sonra kendisini bekleyen sürprizden habersiz olarak evden çıktı ve kendisini uğurlayan teyzesine gülümseyerek el salladı.

Beyaz Porsche'li Prensin Kayıp Prensesi (TAMAMLANDI)Bu Defa B'aşka- Seri 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin