22.Bölüm (2.Kısım)

3.4K 193 48
                                    

Bölüm Şarkımız: Simge/ Armağan

Asil ailesinden önce İstanbul'a dönmüş, babasına verdiği sözü de tutarak direkt olarak arabayla babaannesinin evine geçmişti. Yaşanan olaylardan dolayı çok bunalmış ve sıkılmıştı. Bazen başını alıp tekrardan uzaklara gitmeyi bile düşünüyordu. Fakat başta ailesi olmak üzere Gazel de aklına düşünce bu deli saçması fikirden anında cayıyordu. Onu buraya bağlayan sebepler, gitmek istemesine vesile olanlarınkinden daha fazla olunca kapanın içinde kalmaya razı geliyordu.

Babaannesi kendisini beklemediği bir anda karşısına görünce hem şaşırmış hem de sevinmişti. Asil ona sarıldığı an tüm can sıkıcı ve yakıcı konuları bir köşeye bırakmış, can kulağıyla da kendileri tatildeyken onun burada neler yaptığını dinlemişti. Sıra kendisine gelene kadar sürmüştü keyfi tabii. Yaşlı kadının gözünden hiçbir şey kaçmıyordu. Babaannesi hemen anlıyordu sıkıntısını. Rol yapamadığı tek insan o'ydu herhalde.

'' Ama anlaşılan o ki birimiz için bu tatil çok da iyi geçmemiş ? ''

'' Onu da nereden çıkardın mavişim ? Dedim ya, sadece sıkıldım. Ben öyle uzun süre bir yerde duramıyorum zaten. Adapte sorunum evvel ezel vardı. En iyi senin bilmen gerekir bunu.''

'' Mazeretler, mazeretler. Neyse ki anlaşılmak için vaktin çok. Madem bir hafta boyunca da burada, benimle kalacaksın, elbet ağzından o baklayı kendi rızanla çıkaracaksın...''

'' Aşk olsun mavişim. Ben senden bugüne kadar neyimi sakladım ? Olsa bir şey söylerdim.''

'' Öyle mi ? '' diye soran kadın gayri ihtiyari yaptığı bir el hareketiyle açılmış kaşını işaret etti. Asil buraya gelmeden evvel onun icabına bakmış, dikiş attırmıştı ancak sabah tekrar kanayınca  babaannesi yapmıştı temizleme işini. Bu konunun üzerinde konuşmak istemediği için kadını baştan savma cevaplarla geçiştirmiş, dolayısıyla onu ikna edememişti. Şimdi de hesap vermesini bekler gibi kollarını göğsünün hizasında toparlamış vaziyette o kocaman açtığı maviş gözleri ve kalkık tek kaşıyla çok merak ettiği sorunun yanıtını bekliyordu. Kaçışının olmadığını bundan daha iyi anlatamazdı mavişi.

'' Sana söyledim. Ufak bir kaza. Kapıya çarptım.''

'' Boynundaki tırnak izine ne diyeceksin ? ''

Asil pes eder gibi içine bir nefes çekti ve ellerini kaldırdı.

'' Tamam babaanne, sen haklısın. Sana bu konuda yalan söyledim. Ama amacım seni kandırmak değildi...Sadece seni üzmek istemedim. Hem çok da mühim, dert edeceğimiz bir konu değil...''

Yeşim hanım sevgiyle torunun gözlerinin içine baktı. Tekerlekli sandalyesini ona yaklaştırdığında Asil başını kaldırdı. Ellerini sıkıca tutan kadına aynı tebessümle karşılık verdi.

'' Sana zarar geldiği için elbette üzüldüm. Senin tırnağının ucu kanasa, benim canımdan can kopar. Ama şunu biliyorum ki Asil, sen beni hiçbir şekilde bilerek ve isteyerek üzmezsin.''

Yanağını okşayan babaannesinin elinin üzerine yerleştirdi elini, avuç içini öptü.

'' Aynı şeyi kendine de yapmalısın. Kendini de bu kadar üzmemeli, yıpratmamalısın. İçini yiyip bitiren her neyse onu özgür bırakmalısın. Sandığın gibi hiçbir şey çözümsüz değil oğlum.''

'' Sanırım bu klişe benim için geçerli değil babaanne...'' Yorgun nefesini geri verdiğinde oldukça üzgündü. '' Ben artık ne kendimi ne de bir başkasını mutlu edebiliyorum. Bunu kabullendim. Gerçekten. Olmuyor. İnan deniyorum. Çabalıyorum da. Ama bir an geliyor yine o eski sabırsız, acımasız Asil Akın'a dönüşüyorum. Dedem de derdi hep; tez canlı bu çocuk diye. Sahiden de öyleyim. Olmak istediğim yerde olamayınca yerimi yadırgıyorum sanırım. İstiyorum ki hemen olsun bitsin her şey. Benle aynı yerden baksın, aynı dilden konuşsun. Bir adım atsın, ben zaten yolun kalanını tamamlarım. Koşarım gerekirse...Ama olmuyor işte. Bazen çok istersin ve olmaz. Benim hikayem de bundan ibaret.'' Dudağının bir kenarı yukarı kalkar gibi oldu ancak gülmedi.

Beyaz Porsche'li Prensin Kayıp Prensesi (TAMAMLANDI)Bu Defa B'aşka- Seri 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin