Beyaz Porsche'li Prensin Kayıp Prensesi (TAMAMLANDI)Bu Defa B'aşka- Seri 2

36.Bölüm

Bölüm Şarkımız: Simge Sağın /Vicdanın Affetsin

''Olmaz Meyra, ben o partiye gelmem. Bartu'ya bir daha karşısına çıkmayacağıma dair söz verdim ve bunu her ne sebeple olursa olsun yutamam.''

'' Ah, öyle mi ? '' diyen kız tek elini beline yerleştirdi.

'' O zaman çok sevgili abine de aynen böyle dersin ve eminim Ali İhsan bunu anlayışla karşılayacaktır. Bartu'ya ne alacağım diye kara kara düşünüyordu, sayende bu sorunu da ortadan kalkmış olur. Düşündüm de bu doğru bir karar,'' diyen kızın koluna dokunup onu durdurdu.

'' Meyra! Dalga mı geçiyorsun sen benimle ? ''

'' Hayır şekerim, açık açık olabilecekleri söylüyorum. Hem de oldukça kibar bir şekilde. Abinin eli de benim dilim kadar yumuşaksa ne âlâ...''

'' Yine blöf yapıyorsun!''

'' Nasıl düşünmek istersen düşün. Bu arada abinlerle yer ayırttık beş kişilik. Bartu için hediyeyi beraber seçmeye karar verdik. Abin seni alıp gelmemi söyledi ama öyle sanıyorum ki sen...''

'' Lanet olsun!'' diyen kız pes ederek ayağını yere vurdu. Öldürücü bakışlarını da yengesi olacak kıza odakladı.

'' Resmen sözümü yutmuş olacağım. Benimle alay edecek!''

'' Tam aksine, başı o kadar dönecek ki güzelliğinden buna fırsatı kalmayacak.''

'' O sıradan gece için özeneceğimi de nereden çıkardın ? ''

'' Ah tatlım, sen sinemaya giderken bile kıyafet uyumuna önem veren birisin. Gece kulübünde gerçekleşecek bir geceye sıradan kot pantolonla gelecek halin yok değil mi ? Ha, yanlış anlama, bana kalsa sen her halinle güzelsin ama o şekilde daha çok göze batarsın. Özellikle de...'' diyen kızın sözünü sinirle kesip söylendi.

'' Anladık Meyra, özellikle de abilerimin ilgisini çekerim. Sonra da onlar Bartu ile aramdaki olayı çakar ve onun icabına bakarlar.''

'' Çok zeki olduğunu söylemiş miydim görümceciğim ? '' diyen kız bıyık altından gülmeye devam ederken Melodi omuzlarını düşürdü ancak burnundan kıl aldırmadı.

'' O gece için hiçbiriniz heves etmeyin. İstediğiniz gibi biri olsam da ben de Melodiysem o geceyi burnunuzdan getirmek için elimden geleni yaparım,'' diyerek ant içti.

Meyra ise içinden, '' Ona fırsatın kalırsa yaparsın,'' diye söylenip görümcesinin gönlünü aldı. Onu bir süre hazırlanması için yalnız bırakıp salona geçtiğinde Arzu annesiyle karşılıklı oturup iki lafın belini kırdı. Onların evinde kalıyordu. Zaten kısa bir süre sonra ailesi de gelecekti. Artık nişan için tarih belirleyeceklerdi. Ali İhsan ne kadar sabırsızsa babası da o kadar inattı. Biri yaza kadar düğün tarihi almalarını istiyordu, diğeri bir sene sonrası için bunun doğru olacağını savunuyordu. Ortayı bulmak muhtemelen annesi ve kayınvalidesi olan Arzu annesine düşecekti.

'' Keşke onlar da seninle gelseydi Meyracım.''

'' Ben de dedim ama babamın halletmesi gereken bazı işleri varmış. Dün akşam telefonda konuştum. Bir süreliğine gelmeyi düşünüyorlar.''

'' İşte bu kutlanmaya değer, güzel bir haber. Canancığımı çok özledim çünkü.''

'' O da seninle aynı fikirde anne,'' deyince utanır gibi oldu ki bu Meyra için bir ilkti. Arzu ise tam aksine çok memnundu işittiği sıfattan.

'' Lütfen çekinme. Sen bana anne deyince ben çok mutlu oluyorum. Bizim için Melodi'den farkın yok. İnan bana bu evin bir kızı da sensin.''