St. Petersburg.

3.1K 74 15
                                    

Limdsay Miles

Ellerimi kırmızı yılan derisi Prada çantamın sapında gezdirdim ve gözlerimi St. Petersburg Adalet Sarayı'nın merdivenlerinden inmekte olan adama odakladım.

Yaklaşık otuzlu yaşlarının sonuna gelmiş, hafif kırlaşmış siyah saçları ile şakaklarına beyazlar serpiştirilmişti ara sıra. Çatık ve biçimli kaşları sert ifadeli yüzünü daha otoriter kılıyordu. Kahverengi gözleri etrafında selam veren memurlara odaklanmış, yüzüne göre oldukça geniş çenesi ,düz bir çizgi halindeki dudakları kıvrıldı. Soluk gün ışıkları, ayaz denebilecek kadar dondurucu şehrin havasını dayanılmaz kılıyordu. Kadife etolümü boynuma daha fazla dolayarak ellerimi deri eldivenlerimin içinde huzursuzca kıpırdattım.

Eksi iki derece ye gece ulaşacağını bildiren rus spiker, arabanın içerisindeki sessizliğimi bozuyordu.

Siyah takım elbisesi üzerine giydiği cübbesi rüzgar ile savruluyordu. Bordo eldivenlerini bir elinde tutarak Arabanı n içerisini görürcesine bana doğru salladı.

Adımlarını acele etmeksizin atarken, sol eli ceketinin yakasından kaydı ve cebinden çıkardığı makam aracı için valeye yaklaşık olarak yüz ruble verdi ve teşekkürlerini sunan valeye ailesinin nasıl olduğunu, kız kardeşinin Türkiye 'de evliliğinin nasıl gittiğini birkaç cümle ile özetledi.

Siyah Bentley'in camını indirerek görüş alanımı siyah filmden arındırdım.

Ona karşı hissettiğim minnet paha biçilemezdi.

Oldukça yakınlaşan Dmitriy arabaya doğru eğilerek iki kolunu açık olan pencere kenrarlarına dayadı ve sol avcunu yanağıma yasladı.

" Солнышко моё, Здравствуйте." ( Merhaba, güneşim.)

" Добрый день! обвинитель.." ( İyi günler, savcım..)

Göğsünden gelen bir gülüş ile arabanın kapısını açtı. Kokusu , sandal ağacı ve nane karışımı ferahlatıcı ama çekiciydi. Çok düşkün olduğu bakımını aksatmaz yanında , benim gibi bir bayan olduğu için kendine daha çok dikkat ederdi.

Bundan altı ay önce beni Rus mafyalarının hatrı sayılır adamlarının birinin tavsiyesi üzerine fark edebilmişti.

Yarım yamalak amerikan ingilizcesiyle, iki metrelik cüssesi ve kabarık cüzdanı olan bir darphane işletmecisi .

Bulanık hafızam beni dehşete düşürüyordu. Günlerce loş ışıklarla aydınlatılan, iki öğün yemek servisi ile yetindiğim o lağım. Tanımadığım tenlerde bulduğum uzaklaşma hissi ve kullanmayı reddetsemde ruhuma ve yahut bedenime enjekte edilen illegal ilaçlar. Bilincim kusuyor, aklım ise artık düşünmemem için haykırıyordu, olabildiğince yüksek sesle. Borç içinde yüzdüğüm ve kelepçelendiğim, yatak başlıkları. Tenime inen soğuk kemer kayışları.

" Всё в порядке ? " (Her şey yolunda mı?)

Koltuktan bilinç dışı yana kaymam ile yanıma yerleşmiş, ılık ve iri elleri, sigara basılmış, kesiklerle pürüzlü bileklerimi okşuyordu. Gözlerimi daldığım o optik desenli kravatından ayırdım ve derinliklerinde kaybolduğum, huzur bulduğum gözlerine baktım.

" It's too hard.. I'm.. I just can't forget the past..that always reminds me what i've been became to-" ( Çok zor..ben,yani. Halâ geçmişi unutamazken, bana ne hale geldiğimi hatırlatıyor-)

" Yanındayım ? Bu sana yeterli gelecekse eğer, ben ona bunu ödeteceğim. Sen, varsın ?"

Düzgün ama doğuştan gelen çarpıklığına aldırmadan benimle ingilizce iletişim kurmasına gülümsedim.

Başımı göğsüne yasladım. Araba oldukça hafif tümseklerden geçerken, rahatsız olmadan yola sessizlik içerisinde devam ettik.

Motor sesi ve araba kornaları ya da arabanın içindeki iki sevgilinin umutsuz sesleri bozuyordu, bunalımı.

" Yarın hazırlanmanı istiyorum, Londra'da düzenlenecek olan Rus

Balosu için. Bu oldukça özel bir davet. Sen eşim olarak orada olmanı herşeye kıyasla daha çok istiyorum."

" Neden ?"

Derin bir soluk aldı ve saçlarımda gezinen parmaklarına bir tutamı dolayıp, çözmekle oyalanmaya başladı.

"Dört yüzüncü yıl dönümünü kutlayacağız, Romanov Çarı'nın şerefine düzenlenecek ? Da ?"

Lindsay."

" Peki.. Pekalâ."

Elleri kollarımı okşarken, aklındaki soruyu cevaplamamı bekledi. Bir kaç dakika sessizlikten sonra araç yavaşladı ve Dmitriy'in elini kaldırması ile dikiz aynasından buyruklarını duymak için bekleyen şoför onayladı ve kapıları açmak için inmedi.

" Sormak istediğin soruları, cevapsız bırakmamalısın sen. Lindsay. Söyle bana, tatlı kızım?"

Gözlerimi açtığımda kalp atışlarımız dışında, arabanın ısınan motor soğutma fanı sinir bozucu olmak yerine sanki benim yerime sessizliği dolduruyordu.

" Ya o ? O, orada olacak mı eşi ile birlikte.."

Boğazını temizlemesi ile rahat ettiğim sığınaktan geri çekildim ve yüzümü yüzüne yaklaştırdım.

Dudakları yanaklarıma ve alnıma birer temiz öpücük bırakmadan önce, bakışları her ayrıntımı , yeşil gözlerimi, kızarık yanaklarımı ve ılık havanın etkisiyle pembeleşen burnuma bir öpücük kondurdu.

" Kesin bir cevap mı bekliyorsun ? Davetli ve katılacak o birlikte eşi ve piçi ile."

" Dmitriy-"

Telefonun çalması ile bölünen gergin sohbet ve merak ettiğim bir kaç husus göz ardı edildi.

Ona duyduğu öfke ile nefes alış verişi değişmiş kollarını bedenime dolanmış vaziyetinden serbest hale getirdi ve telefonu küfür savurarak açtı.

Telefondaki ince sesli genci diblemeden şoförüne telefonu uzattı ve biriken öfkesini kusacak bir kurban bulmuştu bile.

" Gereksiz ve uygunsuz zamanda ve de yerde aradığı için, telefonu hangi lanet eliyle kulağına götürdüyse kes."

Emniyet kemerini çözdü ve tek kelime etmeden kısa asker traşı saçlarını örtecek rus kalpağını taktı.

Siyah renkteki kürk şapkayı görmeye alışmıştım. Askeri bir kampta olduğumu hatırlatıyordu .

" Emredersiniz Bay Beleikoff, iyi akşamlar dilerim Efendim ve Bayan."

Her iki arka koltuk kapılarını açarak araçtan inmemizi bekledi ve Dmitriy'in onu feragat etmesi ile uzaklaştı.

Eldivenlerimin olmayışı ile ellerim soğuk hava ile buza tutulmuş gibi, parkamın altındaki tüvit takımımın varlığını hiçe sayacak gibiydi.

Elleri ellerimi buldy ve dudaklarına götürdü.

" Hadi içeri girelim , üşüyeceksin sen yoksa ve önden buyur."

Sıcak gülümsemesi ile hafif otuz yaş sonu kırışıklıkları onu daha şefkatli bir adam gibi gösteriyordu. Aynı sıcaklıkta gülümseyerek, villaya doğru ilerledik.

Merhabaa :) Evet güncellemeler art arda geliyor. Aa sizden isteklerim var, yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. Benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsunuz. Umarım beğenmişsinizdir. Bol Lindsay'li akşamlar :D

Diğer hikayelerim

Ateş:

http://www.wattpad.com/story/7503968-ate%C5%9F-ask%C4%B1ya-al%C4%B1nd%C4%B1

Onun Günlüğü:

http://www.wattpad.com/story/9610334-o%27nun-g%C3%BCnl%C3%BC%C4%9F%C3%BC

Obsession of the Psycho:

http://www.wattpad.com/story/7701683-obsession-of-the-psycho-ask%C4%B1ya-al%C4%B1nd%C4%B1

Tehlikeli Sınırlar (Askıya Alındı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin