"Ben sadece 2 dilim yiyebildim!" Diyerek son kalan pizza dilimine uzandı Ece. Eline vurup geri çekmesini sağlarken konuştum.
"Hadi ordan kendi kutundakileri bitirdin bizimkilerine saldırmaya çalıştın!" Dedim. İlyas gözlerini devirip
"Sen sanki ondan çok farklıydın. O yüzden son dilim benim!" Diyerek elini uzattı. Tam pizzayı alacakken aklıma gelen ilk şey ile yüzümü buluşturarak 'ah!' diye bir ses çıkardım. Herkes bir anda bana dönerken
"Biliyorsunuz...Daha yeni hastaneden çıktım. Sırtıma yastık koyar mısın İlyas ağrı girdi, Ece bacağım çok acıyor kremimi sürer misin?" Dedim kısık çıkarmaya özen gösterdiğim sesimle. İkiside telaşla yerlerinden kalkmışlardı. Son kalan pizza diliminden yeterince uzaklaştıklarında kutuya uzanarak pizzayı elime aldım ve kocaman ısırdım. İşte bu iş böyle yapılır!
"Heyy! Bizi resmen kaldırdın." Diye bağırdı Ece. Ona cevap vermeden pizzamı hızlıca yedim yoksa elimden alıp yiyebilirdi.
"Bunun cezasını çekeceksin yer cücesi." Dedi İlyas ve eski yerine oturdu. Omuz silkip
"Altı üstü son pizza dilimiydi." Dedim. Çarpılma riskim var mıydı bilmiyorum ama son kalan pizza dilimi her zaman için daha güzel ve değerli oluyordu. Diğerlerine lafım yok ama yani son bu bir kapışma demek.
"Kendin söylüyorsun Iris. Son!" Diyerek kendini koltuğa bıraktı Ece. Omuz silktim. Sonuçta benim midemdeydi ve oldukça mutlu olduğunu hissedebiliyordum çünkü bende mutluydum.
"Saat baya geç oluyor. Gitsem iyi olacak." Diyerek koltuktan kalktı İlyas. Ece'ye sıkıca sarılıp öptükten sonra benim yanıma geldi ve aynı şekilde banada sarılıp öptü.
Ilyas gittikten sonra Ece, İlyasın yayıldığı koltuğa oturarak arkasına yaslandı. Açık olan ama izlemediğimiz televizyonu kapatıp bana doğru döndü
"Ayaz nerde kaldı ya? Saat baya geç oldu." Diye sordu Ece endişeyle.
"Bilmiyorum arkadaşlarıyla olabilir." Diyerek üzerimde ki pikeyi boynuma kadar çektim ve kollarımı da pikenin içine soktum.
"Geçen gece geldiğinde bir an benim için geldi sanmıştım. Sonra gözlerinde korku ve siniri gördüm. Yalan söylediğimiz için sinirlenmiş...Senin nerde olduğunu bilmediği için korkmuştu. O an ne yapacağımı bilemedim ve bende arkasından çıktım. Sonra da senin hastanede olduğunu öğrendik..." Derin bir nefes aldı ve başını öne eğdi. Tam o anda arkasında olan abim dikkatimi çekti. Abim buradaydı! Ece kafasını geri kaldırdığında ona kaş göz işareti yaptım ama anlamıyordu salak! "Sabaha kadar başında bekledim. Sonra Ayaz beni eve gönderdi. 'çok yoruldun. Git ve dinlen birşey olursa seni ararım.' Dedi. Beni düşündü. Ayrıca İlyas yanındayken bizden ayrılmadı İris. Keşke o an hiç bitmeseydi. İlyas'ın sevgilim olmadığını sadece numara yaptığımızı..."
"Oha artık yüz felci geçirdim şurda bir susmadın!" Diye lafını böldüm ve arkayı işaret ettim. Biraz daha devam etseydi Ural ile ilgili saçma sapan şeyler söyleyebilirdi.
Ece domates gibi bir suratla bana bakıp kafasını önüne eğdi. Şu an ne yapacağı hakkında hiçbir fikri olmadığına kalıbımı basabilirdim. Tamam. İpleri eline al İris ve arkadaşını kurtar.
"Abi sen mi geldin?" şu an kendimi ayakta alkışlıyorum. Cidden çok güzel kurtardım(!) 'abi sen mi geldin?' Nedir ya? Dogru düzgün birşey söylemem gerekirken dediğim şeye bak!
"Evet İris." Dedi abim sessizce ve Ece'nin yanına oturdu. Ece koltukta yan oturduğu için sırtı abime dönüktü. Kafasını birazcık kaldırıp bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Cadı
Teen Fiction"Bir gün ne?" "Evlnrz." "Düzgün söyle şunu!" "Evlenrz." "Ural!" "Evleniriz." Memnuniyetle gülümsedim. "Tamam devam ediyorum. Sen damatlık yerine batman kostümü giyiyorsun. İlk beraber geçirdiğimiz günde ki gibi..ben de..." Sözümü böl...