Oyun (10.Bölüm)

1.3K 171 174
                                    

Hiç düzenlemeden yayınladığım bu bölümü Ygs adına yayınlıyorum. Ve gençler bana başarılar demeyi atlamayın... İyi okumalar Azrail severler...

Bu arada isimlerin anlamını merak edenler var;
Alkım; Gökkuşağı
Anka; Efsanevi bir kuşun ismi... Bilenler bilir.

...

Karanlığın dibi tutulamaz bir acı ile vücuduma kazındığını ve ruhumun gökyüzüne uçan bir kelebeğe adandığını fısıldayan kelimeleri kalbime doğru yol aldı.

Alnımda hissettiğim soğuk, vücudumun tümünü soğuğa iterken, onun kokusunu soludum.
"Çok üşüyorum." Mırıldanmaya devam etsem dahi, kendim bile ne dediğimi anlamayacak kadar karışık konuşuyor ve belkide bünyemin bana oynadığı oyun ile birlikte konuştuğumu sanıyordum.
Zihnimin içinde konuşuyor olma ihtimalim çok daha yüksekti.

"Ya, çok ateşi var!" Kayla' nın endişeyi ucuna bağladığı kelimeleri, Alkım' ın sesini işitmeme sebep oldu. "O piç kurusunun diplomasını, ona yedirmezsem yüzüme tükür. " Kayla, Alkım' ı onaylayan sesini bana ulaştırdığında gözlerimi aralama isteği ile doldum.

"Alkım, bu böyle olmayacak. Neden bu kadar çok ateşi var ki? Ya bir azalıyor, sonra tekrar uçuyor, resmen. Ya korkmaya başlıyorum. " Benim için korkmasını istemeyen benliğim, tekrar alev aldı. Lakin, ben yine mırıltıların ilerisine atılamadım.
"Böyle, yıllarca okul okuyorlar ama bir halt yapamıyorlar ya! Ulan!" Alkım' ın homurtusunu es geçen Kayla, sakin bir ses tonu ile konuştu.
"Ama onların suçu değil ki. Hastanede iken iyiydi diyen sensin." Beni hastaneye götürdüğünü anlayan benliğim, kıpırdandı.
"Alkım? " Sesim, ona ulaştığında elimin üzerine konan küçük bir hayat hissettim.
Alkım, elimi tutmuştu.

"Güzelim? " Gözlerim açılmıyor, lakin ıslaklığı yanaklarımda hissedebiliyordum.
Ağlayan ruhumun, bedenime gözyaşlarını itelediğini anladığım esnada, yutkunuşu kulağıma değdi. Sesli bir şekilde yutkunmuş olması, onun da en az benim kadar acı çektiğinin habercisiydi.

Bir eli ile yapış yapış olan, saçlarımı oksadığında birinin alnımdaki soğukluğu yenilediğini hissettim. Lakin, ilgilenmedim.
"Çok üşüyorum, Alkım." Sesimde ağlayan kelimeleri, yaşatan acı kalbimin hemen üzerine oturdu.

"Üşüsün, üşüsün. " Bir kadın sesi, kulağıma değdiğinde, Alkım' ın "Anne? " diye fısıldadığını duydum. Ecevit' in tok sesi de kulağıma değdiğinde, hepsinin başımda durduğunu hissettim.
" Büşra Teyze' nin yardımı dokunur diye düşündüm. Gerçi doktorların bile dokunmadı ya, neyse."

AZRAİL (TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin