21.Bölüm - Totem

2.9K 76 6
                                    


           Dışarıda akıp giden bir hayat vardı, ben ise camdan oturmuş hiç geçmek bilmeyen acı ve buğulu gözlerimle dışarıyı izliyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Dışarıda akıp giden bir hayat vardı, ben ise camdan oturmuş hiç geçmek bilmeyen acı ve buğulu gözlerimle dışarıyı izliyordum. Ben, ben değildim. Kendime gelmem lazımdı bir an önce ama nasıl yapacağımı bilmiyordum. Biraz nefes almak için dışarıya çıkıp yürüyüş yaptım. Hemen ardından emniyete geçtim. Müdürün istediği dosyayı hızlı bir şekilde tamamlayıp odasına gittim.


"Günaydın müdürüm. İstediğiniz dosyayı getirdim."

"Eksikleri tamamladın mı?"

"Evet. Tamamladıktan sonra noktasına kadar da kontrol ettim. Eksiksiz bir şekilde hazır, buyrun." dedim uzatarak.

"Tamam, çıkabilirsin."

"Şey.. Bana hâlâ kızgın mısınız müdürüm?" soğuk tavırlarından fark ediyordum kızgın olduğunu ama nedenini anlayamıyordum.

"Kerem'i seviyor musun?" dediği an gözlerimi sımsıkı kapattım. Ben onu unutmaya çalışırken herkesin, her şeyin onu hatırlatması hiç hoş değildi. Derin bir nefes aldım. "Eğer öyle bir hataya düştüysen hemen kurtul ondan. O sevilmeyi hak eden biri değil."

"İyi günler müdürüm." dedim ve çıktım odasından. Bir baba bu kadar mı nefret ederdi oğlundan? Üvey değil de öz oğlu olsaydı o zaman da bu kadar katı konuşabilir miydi diye düşünmekten alıkoyamıyordum kendimi.


            Operasyondan döndükten sonra dinlenme odasına girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Operasyondan döndükten sonra dinlenme odasına girdim. Kimse yoktu burada, sessiz sakin bir odaydı. Kafamı dinleyebileceğim bir tek burası vardı. Koltuğa oturdum ve düşünmeye başladım.. Çok da yorulmuştum. Bacaklarımı uzatıp kafayı geriye yasladım. Bir süre sonra göz kapaklarımla verdiğim savaşa yenik düştüm. Uyuyakalmıştım ve bir rüya gördüm. Kerem ve yanında bir kadın.. Elini tutuyordu, sımsıkı sarılıyordu ona. Sıçrayarak uyandım, ter içinde kalmıştım resmen. Hemen telefonu elime aldım ve Kerem'i aradım. 2. arayışımda açtı.


"Zey-"

"Neden bunu yapıyorsun bana Kerem? Neden ya? Ne istiyorsun benden? Yetmedi mi? Çektiğim acılar yetmedi mi? Şimdi bir de gelmiş utanmadan rüyama giriyorsun. Girmesene arkadaşım. Başka insan mı kalmadı, git başkasının rüyasına gir. Şurada bi 5 dakika kestireyim dedim kabusla uyandım ya." çok hızlı konuşuyordum.

Güneşin Karanlığı | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin