59.Bölüm - En Güzel Aile

666 45 10
                                    


              1 haftadır o kadar az uyuyordum ki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




1 haftadır o kadar az uyuyordum ki. Elimi kolumu kaldıracak halim bile kalmamıştı artık. Boş gözlerle karşımdaki duvara bakıyordum öylece. Kerem'i yoğun bakımdan çıkarmışlardı ama durumu hâlâ aynıydı. Ve nihayet yanına girmeme izin verdiler. Yatağın yanına oturup ona baktım. Çektiği acıları duymasın diye uyutmaya devam ediyorlardı. Onu böyle görmeye bile dayanamıyordum, gidişine nasıl alışacaktım ki. Parmaklarımı yüzünde yavaşça gezdirdim, dokunmaya kıyamıyordum.


"Biliyorum.. Bizim için tutunuyorsun hayata, savaşıyorsun, pes etmiyorsun. Ama yalvarırım biraz daha dayan Kerem. Biz sensiz yapamayız ki. Kerem'siz Zeynep olur mu hiç? Olmaz.. Sen de biliyorsun bunu. Sana ne kadar ihtiyacımın olduğunu, sensiz nefes alamayacağımı. Ne olur sevgilim.. Uyan artık. Aç şu yemyeşil, çimen gözlerini. Beni bu acıyla baş başa bırakma. Sen gidersen ben kalamam ki. Sana bir şey olursa ben nefes alamam. Sen benim canımsın, canımın en içisin. Hadi uyan ya.. Uyan, her bir zerresine sevdalandığım adam." gözyaşlarımı sildim ve gülümsedim. "Ben şimdi gidiyorum, dualarım hep seninle. Bunu yapan cezasız kalmayacak, söz veriyorum. Bizi ayırmaya, parçalamaya, canımızı yakmaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar. Her vurduklarında biz daha da güçleneceğiz. Seni seviyorum Kerem.. Çok seviyorum da, sevgimin seni uyandırmaya yetmeyeceğinden çok korkuyorum."


               Elini avuçlarımın arasına aldım ve minik öpücükler bıraktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Elini avuçlarımın arasına aldım ve minik öpücükler bıraktım. Dağ gibi adam yatakta minicik kalmıştı. Duyduğunu biliyordum ve bu yüzden ağlamamaya çalışmıştım. Dışarıya çıkar çıkmaz birkaç damla yaş süzüldü yanaklarımdan. Annesine baktım.. Perişandı o da. İyi haber bekleyen biri daha vardı; Koray. Umutlu gözlerle 'durumu nasıl' der gibi baktı bana. Kafamı hafifçe iki yana salladım. O an duvara tutunarak yavaşça dizlerinin üzerine oturdu ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Ben de yanına gittim ve karşısına oturdum. Onu sakinleştirmeye çalışıyordum.


"Gidiyor be! Allah kahretsin! Kardeşim gözlerimin önünde ölüyor Zeynep! Ve ben hiçbir şey yapamıyorum!"

"Benim de hiç hoşuma gitmiyor böyle boş boş oturmak. Kahretsin ki yapabileceğimiz bir şey yok. Ama.. En azından güçlü durmalıyız Koray. Bak.. Eminim ki Kerem uyandığında bize çok kızacak, böyle ağlayıp durduğumuz için."

Güneşin Karanlığı | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin