Bölüm.26

240K 10.2K 697
                                    

Ne? Bir gecede 100 bin tıklanma mı? Şaka değil, gerçek... 🏆
Bana ve hikayeme verdiğiniz desteğe ve sevgiye yürekten teşekkürler. Keskin, dumanı tüten ekmek kadar taze kalabiliyor ve bu gerçekten büyük başarı.
Merhaba, evet ilk kitabın final bölümünü paylaşıyorum bugün.

Merhaba, evet ilk kitabın final bölümünü paylaşıyorum bugün

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hadi bakalım, ilk kitabın finali sizindir...

Keyifli okumalar...
&

Annem elinde kocaman bir kutu ile salona girince Ramon yerinden kalkıp kutuyu annemin elinden aldı. Zorlukla kutuyu diğer kutuların yanına bıraktı ve belini tutarak sordu: "Ay sorması ayıp ama bu kutuda ceset mi var acaba? El kadar evden bu kadar eşya nasıl çıktı onu da anlamış değilim."

Annem gülümseyerek cevap verdi: "İnsanın gül gibi kızı olunca biriktiriyor böyle işte."
Ramon bana bakıp eşyaları gösterdi ve başını sağa sola salladı. Sonra da yanıma oturdu, önce anneme gülümsedi sonra dudaklarını büzerek kulağıma fısıldadı: "Annen coştu yavrum, vallahi boku yedik. Seninki inşallah çeyiz deyince el kadar bir mikserle iki tane yastık kılıfı zannetmemiştir. Baksana, kadın sınırları zorlamış. Hayır yani, kelebek desenli oklava kılıfı ne alaka? Sanki oturup adama gözleme açacaksın!"

Derin bir nefes alıp başımı salladım. "Bugün kadın doktoruna gittik. Aslında niyetimde söylemek vardı ama çok gergindi, daha fazla gerilmesin diye söyleyemedim." Ramon ağzını bir karış açıp elini dizine vurdu, sonra da çemkirmeye başladı. "Ay ben böyle bir adam bulsam on tane çocuk doğururdum; ama zevzeksin işte. Neymiş efendim, hedefleri varmış! Yavrum, adamın holdingleri ve sayısız otelleri var. Ne bok yemeye işi yokuşa sürüyorsun? Ama artık karışmıyorum, ne bok yersen ye bebeğim!"

Ramon ve Derin bu gece bizde kalıyorlardı, yarın sabah çeyiz taşınacaktı ve yardıma ihtiyacımız vardı. Fatma teyze işini bitirip giderken kınayan gözlerle Ramon'a baktı ve başını sağa sola sallayarak gitti. Ramon da ondan nefret ediyordu ve aslında haklıydı da! Ona karşı bu kadar önyargılı olması gerçekten haksızlıktı. O sırada Derin içeriden bir poşet getirdi ve sevinçle konuşmaya başladı: "Ya Zeynep, annen sana kalpli bulaşık süngerleri almış. Çok güzeller, bir baksana!"

Ramon gözlerini devirip söze girdi: "Ay bu harika bir haber sarı kafa, Uygar da zaten hep böyle cicili bicili süngerler hayal ediyordu. Olmazsa içlerinden birini de Sünger Bob'a gelin diye alırız. Kızım uyan artık! Adam yarın bu evden el kadar çeyiz çıkacak zannediyor; ama maşallah burası pazar yerine döndü!" Derin elini ağzına koyup telaşla bana sordu: "Hani bugün söyleyeceğim demiştin? İnanamıyorum sana! Gerçekten söyleyemedin mi yani?" Panikle arka odayı gösterdim ve "Sessiz ol, annem duyacak!" dedim.

Ramo bana bakarak suratını buruşturdu ve, "Ay bir kes artık! O duymasın bu duymasın diye yedin başımızı. Sürekli entrika çevirmekten de bir bıkmadın gitti. Kızım akıllan artık!" dedi. Hüzünle yere baktım, kesinlikle haklıydı. Derin bir nefes alarak ayağa kalktım. Evin terasına çıktım ve Uygar'ı aradım. Telefona cevap vermemişti. Düşünmeye başladım.

KESKİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin