Bölüm.32

215K 8.4K 418
                                    

Bugünkü bölüme kendimden bir alıntı ile başlamak istiyorum...

Bugünkü bölüme kendimden bir alıntı ile başlamak istiyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Keyifli okumalar...
&

Bezgin bir şekilde kollarımı birbirine dolayarak karşımda dövünen Ramon'a bakmaya devam ettim.
"Ah! Kadir nerede dedin yavrum?"

Tam beşinci kez aynı cevabı tekrar ettim.
''Otele gitti. Ece'ye bakıp gelecek. Geçen akşam kahve içerken dili yandı. Kadir her şeyin yolunda olup olmadığını merak ediyor.''
Ramon dizlerine vurarak dövünmeye devam etti.
''Ah! O makarna saçlı kaptı sevdiğimi Allah'ım! Bilerek orasını burasını yaktı da aklına girdi yiğidimin.
Ah! Gencecik yaşımda dul kaldım. Ay! Şimdi diline de bakar, değil mi sarı kafa?''

Derin gözlerini açarak bana baktı ve gevelemeye başladı.
''Yok canım! Yani niye diline baksın ki? Kız pek güzel de sayılmaz.
Tamam güzel saçları ve masum bir gülüşü var. Çıtır bir kız. Ama yine de Kadir o kıza bakmaz.''

Ramon, ellerini ağzına koyarak gözlerini açtı ve yine dövünmeye başladı.
''Ah! Zehirli sarmaşık gibi aramıza girdi o sarı pipi! Ah! Ben onun için popomu bile feda ettim. Boşuna dememişler, "İlk kadın çeker cefayı, ikincisi sürer sefayı" diye. Ah! Hemen çikolata yemeliyim, Allah'ım!

Derin bir nefes alarak konuşmaya başladım.
"Ramon, sen çok değerlisin. Bırak, artık Kadir'i düşünme. Sen elini sallasan ellisi. O kadar hayranın var. Mesela Mert. Senin için deli oluyor. Kadir de seni seviyor ama o anlamda değil. Lütfen artık üzülme!"

Ramon suratını buruşturarak çemkirmeye başladı.
''Ay! O yer cücesi senin olsun. Yani masanın ayağı kırılsa eğer rahatlıkla onu takabilirsin. O derece uyar. Ah! Ben ne kısmetsizim Allah'ım! Herkesinki talih, benimki kör Salih!''

Hüzünle Ramon'a baktım. Üzülmesine katlanamıyordum. Onu teselli etmek için konuşmaya devam ettim.
"Ama bugün seni kontrole götüreceğini söyledi. Sakın bensiz gitmesin dedi. Kadir sana çok değer veriyor, Ramon. Birazdan gelecek."

Ramon omuzunu silkti ve hüzünle iç çekti. Onu teselli etmek için yanına gitmek istedim. Ama bir anda başım döndü ve gözlerim karardı. Ramon ve Derin telaşla yanıma koştular. Ramon beni kucağına aldı ve elini alnıma koyarak, ''Ateşi yok.'' dedi.

Yutkunarak Ramon'a baktım.
''Merak etme ben iyiyim. Birden ayağa kalktığım için başım döndü. Merak etmeyin!''

Ramon suratını büzüştürdü ve çemkirmeye başladı:
''Ay götüm! Seksenlik nine sanki. Ayağa kalkmış da başı dönmüş. Ben hemen Uygar'ı arıyorum.''

Telaşla doğruldum ve ona engel olmak için bağırdım.
"Sakın! Uygar Ankara'da. Lütfen Ramon, sakın onu arama. Zaten giderken beni de yanında götürmek istedi. Ben gitmek istemeyince de delirdi. Ne olur, boşuna telaş yaratmayın. Bakın, geçti bile. Ben iyiyim. Her şey yolunda!"

KESKİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin