Bölüm.42

225K 8.5K 580
                                    

Merhaba, bugün size bana taktığınız isimle sesleniyorum. Aşk kokan kadın burada 💃

Yavaş yavaş finale doğru gidiyoruz. Keskin severler yine bir arada. Hemen hemen her gün büyük bir artış görüyorum okur sayımda.
Teşekkürler...
O zaman hikayeye geçelim...

O zaman hikayeye geçelim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar...
&

Derin yüzünü asarak Zeus'un önündeki sıraya baktı.
"Her şey tamam da içeriye nasıl gireceğiz? Şu sıraya bakın."
Ramon sıkıntıyla başını salladı. Mert başına bere ve gözüne gözlük takarak cevap verdi.
"O iş bende. Benim ekibinden iki kişi burada çalışıyor. Bizi arka girişten alacaklar. Ama orada da adamlar var. Silah ya da kesici alet var mı diye üstümüzü ararlar. Bilginiz olsun. Zeus'un güvenlik kuralları var. Ama merak etmeyin, zaten bu şekilde adamlar bizi tanıyamazlar. Üstümüz de temiz. Sorunsuz bir şekilde içeriye gireriz."

Ramon kaşlarını kaldırarak Mert'e baktı. Mert utanarak başını eğdi ve gülümsedi. Ben de gülümsedim. Mert, Ramon'a değer veriyordu ve kesinlikle sevgiyi hak eden bir çocuktu. Mert gözlerini kaçırarak konuşmaya devam etti.
"Bu arada söylemeden edemeyeceğim. Sana her şey yakışıyor ama kesinlikle bıyık sana göre değil. Bizim mahallede karpuz satan bir dayı var. Aynı ona benzemişsin."

Derin'le birlikte kahkaha atmaya başladık. Ramon sinirle gözlerini kıstı.
"Ay! Sen önce kendine bak. Bacak kadar boyun var. Türlü türlü huyun var."

Mert güldü ve Ramon'a göz kırparak minibüsten indi. Ramon gözlerini devirip bize baktı ve, "Farkında mısınız bilmiyorum ama sizin yüzünüzden en son bu Mert'le dünya evine gireceğim." dedi.
Derin hemen ona çemkirdi.
"Neyi var çocuğun? Bence çok tatlı ve sana değer veriyor. Ayrıca her işten anlıyor. Yetenekli, kibar ve harika bir mesleği var. Yakışıklı da! Aç gözünü biraz. Elinden kaparlarsa sonra çok üzülürsün."

Derin ayağa kalkarak aşağıya indi. Başımı dikleştirdim ve minibüsten inerken Ramon'a bakarak fısıldadım.
"Kesinlikle Derin'e katılıyorum!"
Ramon gözlerini açarak bana baktı. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum çünkü bu bıyıklı hali gerçekten çok komikti.

Hep birlikte gece kulübünün arka tarafına doğru yürüdük. Üzerimiz arandıktan sonra nihayet içeri girmeyi başardık. Zeus inanılmaz derecede kalabalık ve gürültülüydü. Bara doğru yürüdük ve boş bulduğumuz taburelere oturduk. Çaktırmadan etrafı inceledim. Yer yerinden oynuyordu yine. Gözlerimi yukarı kata çevirdim. Uygar genelde orada olurdu, ama maalesef ki orası buradan net görünmüyordu.

Eğilerek fısıldadım.
"Buradan net görülmüyor. Uygar yukarıda mı acaba?"
Ramon gözlerini kısarak yukarıya baktı ve cevap verdi.
"Biraz bekleyelim. Şimdilik piyasada yok yavrum."

Kendimize içecek bir şeyler söyledik ve beklemeye başladık. O sırada girişte bir kalabalık belirdi. Gözlerimizi oraya doğru çevirdik. Korumalar eşliğinde Zeus'a giren Uygar'ı görünce kalbim yerinden oynadı. Hızla merdivenlere doğru yürüdüler ve yukarıya çıkmaya başladılar. Kadir yanındaydı. Refleks olarak eğildim. Başındaki sarı peruğun bir tutamını gözümün önüne koyarak yukarıya bakmaya devam ettim.

KESKİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin