9. BÖLÜM

844 82 5
                                    

"Sen.. Nasıl?"

Hayretle gözlerimi kocaman açtığımda beni umursamadan devam etti.

"Shin Shin ile tanıştığımda onun sen olmasını ne kadar çok istedim bilemezsiniz Tzuyu. Her gün kendi kendime dedim, merak etme Shin Shin sana Tzuyu'yi verecek diye olmadı.. Aniden Yoongi'den senin öldüğünü öğrendim."

Derin bir nefes aldı.

"Tanrım.. Neden intihar ettin ki?!"

Şaşkınlıkla ağzım da açıldığında daha ne kadar çok şaşırabileceğimi merak ediyordum.

"İntihar mı... Etmişim?"

Hızla elimi tuttu.

"Nasıl öldüğünü bile hatırlamıyor musun?! Jungkook'un evindeydin ve intihar etmiştin. Cesedini 1 hafta sonra bulmuşlardı. Tanrı aşkına... En azından kendi evinde de intihar edebilirdin."

Dediklerimi tekrar ettim.

"İntihar mı etmişim?"

Sinirle elimi iterek yatağa oturdu ve hızla saçlarını kavradı.

"Sadece 2 buçuk ay geçti Tzuyu! Hiçbir şey hatırlamıyor musun?!"

Başımı hayır anlamında salladım.

"Hatırlıyorum.."

"O zaman?!"

Sinirle bağırdığında neden bu kadar sinirlendiğini düşünmeden edememiştim.

Daha yeni intihar ederek öldüğümü öğrenmişim yani, şaşıramaz mıyım?

"Ben intihar etmedim ve artık bana bağırıp durma!"

Dedim sinirle.

Neden hiçbir şey bilmeden karşısındakine kızma eylemindeydi insanlar?

"Nasıl intihar etmedin?"

Taehyung'un sakince konuşmasıyla daha da sinirlenirken bu sefer ben bağırdım.

"İntihar etmedim işte! Beni Jungkook-"

Aniden söylememem gereken bir şeyi söylemiş gibi hissedip konuşmayı bıraktığımda Taehyung şaşkınlıkla gözlerini açıp yataktan kalktı.

"Ne Jungkook?"

Kendimi haksız yere birini suçluyor gibi hissediyordum.

Ama bunda yanlış olan bir şey yoktu..

Beni o öldürmüştü.

Onun yüzünden şu an da bu hâldeydim...

"Seni o mu öldürdü?"

Hayretle konuştuğunda yüzüne baktım.

Neden yüzünde hayal kırıklığı vardı?

"Evet."

Dedim sessiz bir şekilde.

"Nasıl yaptı?"

Dediğinde ne diyeceğimi bilememiştim.

Kalbimi kırdı, arkamdan bıçakladı ve ya zehirledi?

"Zehirledi."

Dedim diğerlerinin mantıksız olduğunu düşünerek.

"Tamam.. Hadi plan kuralım."

"Ne?"

Dedim şaşkınca.

Az önce yüzüme hayal kırıklığıyla bakıp Jungkook'un suçsuz olduğunu hissettirirken, niye şimdi yüzüme sırıtarak bakıp plan kuralım diyordu?

"Nasıl ne? O seni zehirleyip öldürdü diye öylece dikilmemizi mi bekliyordun? Ona daha kötüsünü yapıp ölmekten beter etmeliyiz."

Hâlâ şaşkınlığımdan kurtulamamıştım.

"Ciddi misin?"

Dedim zorlukla.

Gülümseyerek ellerini omzuna yerleştirdi ve güven verici bir ifadeyle bana baktı.

"Tabii ki de! Hatta onu ölmekten beter etmek yerine onu bin kez öldüre de biliriz!"

Büyük bir heyecanla sırıttığında beni korkutan kişinin ne kadar da çocuğa benzediğini düşündüm.

Gerçekten de bana yardım edebilirdi..

Yalnız başıma onunla yüzleşmek yerine iki kişi olup onu alt edebilirdik!

Kurduğum planlara hemencecik Taehyung'u yerleştirdiğimde büyük zafer kazanmışım gibi sırıttım.

"Yapacağız."

Dedim gözlerinin içine bakarak.

Gülümsedi ve beni kendine çekerek konuştu.

"Yapacağız."

Onun sarılmasına karşılık verirken ilk kez doğru bir karar verdiğimi hissetmiştim.

Genelde bu duygu kolay kolay kendini bana göstermezdi ama bu kez çabucak ortaya çıkmıştı.

Çünkü o da biliyordu Taehyung'un doğru kişi olduğunu ve ona güvene bileceği mi.

.

.

.

.

.

.

VAMPİR 2✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin