34. BÖLÜM

445 43 9
                                    

"Ah, Oppa? Sen de mi buradaydın?"

Kız sinirle yerinden doğrulmaya çalıştığında Taehyung ayağıyla kızın kafasına bastırdı.

Şaşkınca etrafa bakarken Taehyung'un yanından sürünerek geçip yerde kuru kan damlalarıyla duran kazığı elime aldım.

Bacaklarımda güç kaldığını umarak ayağa kalktım ve hızla Taehyung'la kızın yanına gittim.

Elim hâlâ deliklerle doluydu ve elimden kazığa damlayan kirli kan damlaları hızla kazığı siyaha boyuyordu.

Sinirle Taehyung'u yatağa ittirerek bacağını çekmesini sağladıktan sonra büyükçe bir çığlık atarak içimde birikmiş nefret ile kazığı kızın tam kalbinin üstüne sapladım.

Kızın ağzından kanlar fışkırmaya başladığında Taehyung şaşkın bakışlarla yataktan doğruldu ve bana uzandı.

Elini kolumda hissetmemle sinirlenirken kazığı hızla çıkartıp Taehyung'a doğrulttum.

Elini ittirmeyi de ihmal etmemiştim tabii ki de.

"Tzuyu?"

Şaşkınca konuşup elini bana uzatmaya çalıştığında kazıkla eline sertçe vurdum.

"Bana yaklaşma."

Sinirlendiği belli oluyordu..

Yavaşça elini saçlarına götürdü ve arkaya attı.

"Sorunun ne ha? Hem bu odaya nasıl girdin?"

Ben de bilmiyordum..

Jungkook-an nerede deli gibi merak ediyordum ama şu an da bu odada durmuş Taehyung'a kazık doğrultuyordum.

"Nasıl girdiğim önemli mi? Ölüyordum."

Alayla gülümsedi.

"Sen zaten ölüsün."

Duyduğum şeyle tüm vücudum titremeye başlarken tekrar gülümsedi.

"Zaten ölü olan biri nasıl tekrardan ölebilir ki?"

Sinirle kazığı boğazına dayadığımda gözleri önce şaşkınlıkla açılsa da sonradan alayla kısıldı.

Bu davranışı beni daha da sinirlendirirken kazığı her an ona saplayabilirdim..

"İstersen boğazıma sapla kazığı ve kafamı vücudumdan ayır. Bana bir şey olmaz. Hatta.."

Kazığı yavaşça tutarak kalbinin üstüne koydu.

"İstiyorsan buraya da saplayabilirsin."

Sinsice gülümsedi.

"Hiçbir şey olmaz. Ben ölmem."

Kazığı tutan elim titremeye başlamıştı.

"Çünkü ben ölümsüzüm."

İçimde ne olduğunu anlayamadığım duyguyu dizginlemeye çalışırken konuştum.

"Ben de ölümsüzüm."

Alayla bir kahkaha attığında kazığı yere fırlatıp atmak ve odanın köşesinde oturup kollarımı birbirlerine bağlayarak çocuklar gibi ona küsmek istemiştim.

En azından vücudumu delip geçen iğneleyici cümleler kurmak yerine eline bir çikolata alarak yanıma gelir ve şakalar yaparak ona olan küskünlüğümü bitirmeye çalışırdı.

"Bunu şu an da ölü olan biri mi söylüyor?"

Gözlerim dolmaya başlamıştı.

"Vampirler de ölür."

Başını salladı.

"Evet, vampirler de ölür. Çünkü onlar da ölümlü varlıklar."

"Ne?"

Şaşkınca ona baktığımda güldü.

"Ama biliyor musun? Ben ölmem."

Gözlerini yere indirdi.

"Yüzyıllardır yaşıyorum ve binlerce kişiyi öldürdüm ama bir ben ölmedim. Çünkü ölümsüzüm."

Beynimde oluşan çorbaya taş koyulmuş gibi hissediyordum.

Neyden bahsediyordu bu çocuk?

"Sen de vampirsin."

Vampirlerin ölümlü varlıklar olduğunu söylediğini ima etmeye çalıştığımda bakışlarını gözlerime çıkardı.

"Ben vampir değilim."

Beynimde çorbanın pişmesi için yanan ocak aniden söndü ve çorba dondurucuya koyuldu.

Boş bakışlarımla ona bakarken aniden gelen sinirle Taehyung'u biraz ittirerek bağırmaya başladım.

"Daha beynimi ne ile doldurmayı düşünüyorsun acaba?! Sadece ne olduğunu veya ne söyleyeceğini söylesen ölür müsün acaba?! Ah, pardon! Sen ölümsüzsün! Vampirler de ölümlü ve sen de vampir değilsin! Tanrı aşkına biri de cevaplanacak yeni sorular oluşturmak yerine soruların cevaplarını söylese olmaz mı?! Tek yaptığınız beynimi daha çok bulandırmak!"

Sinirle suratına son kez bakıp açık kapıdan odadan çıktığım.

Yanında biraz daha durursam muhtemelen daha çok sinirim bozulacak ve beynim patlama durumuna geçecekti.

Sinirle koridordan çıkacağım sırada koridorun sonundaki odanın kapısının açık olduğunu fark ettim.

Sinir vücudumdan hızla uçup giderken yeri merakla dolmuştu.

Hızlı adımlarla odaya girdim ve göreceğim şeye baktım.

Odanın ortasında öylece duran boş kırmızı sandalyeye..

Şaşkınca bakışlarım odada gezerken hayal kırıklığıyla arkama döndüm ve koridorun ortasında durup bana bakan kıza baktım.

"Shin Shin?"

Şaşkınkınca birbirimize bakarken Taehyung az önceki odadan çıkarak şaşkın bakışmada bize katıldı.

Sinirle dudakları oynadığında aramızda metreler olmasına rağmen küfrettiğini kolayca anlamıştım.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.



VAMPİR 2✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin