37.Bölüm: ACI VE KAYBEDİŞ

65.8K 2.1K 225
                                        

Size sürpriz bir yeni bölüm hediyem var😁😆

Umarım hediyemi beğenirsiniz🎉

Multimedya: Nefes'in Gelinliği💐😍

Unutmayın zaman her şeyin ilacıdır...

*İyi okumalar*

Derin'den

Gözlerimi açtığım da beyaz bir duvarla karşılaştım. Çevreme baktığım da burasının hastane odası olduğunu anladım. Başım ağrıdan çatlarken yorgun hissediyordum.

En son Savaşla tartışıyorduk sonra ben ağlamaya başlamıştım. Sonrası..Yoktu.
Doğrulmak için hareketlendiğim de kolumdaki serum buna acı vererek engel olmuştu. "Ahh. Kahretsin!"
Sertçe serumu çekip çıkartım.
Yataktan kalkacağım sırada kapı açılıp Savaş ve Doktor girdi.
Savaş kalktığımı fark ettiğin de hızlıca yanıma gelip beni yerime yatırmaya çalıştı. "Ben iyiyim Savaş sadece küçük bir baygınlık" beni dinlenmeyip yatırdı.
"Bir de serumu çıkartmışsın!" çocuk gibi azarlamasına kaşlarımı çattım.
"Derin hanım serum bitmeden çıkamazsınız" doktor söylediği şeyle kendini hatırlatırken aklıma gelen şeyle yutkundum.

Bebek?

Savaş biliyor muydu? Bilseydi bu kadar sakin karşılayacağını sanmıyordum.

"Artık beslenmenize daha da dikkatli davranmanız gerekiyor bebek için bu bayılmalar tehlikeli olabilir ama merak etmeyin bebeğiniz iyi"

Ah sanırım artık biliyordu!

Savaşa bakmamaya devam ederken Savaş'ın yüz ifadesini merak ediyordum.

"N-ne bebeği?"

Savaş'ın şaşkınlıkla kekelemesi doktoru şaşırtırken "Derin hanım 6 haftalık hamile" oda sessizliğe gömülmüştü. Savaş küfür savurup masada ki su dolu cam şişeyi yere fırlattı.

"Doktor çık dışarı!"

Kısık sesi beni daha da korkuturken doktoru da korkutmuş olmalı ki odadan hemen çıktı.

Bana döndüğün de yüzüne bakmıyordum. Boynuna bakmaya devam ederken "gözlerime bak!" dolmaya başlayan gözlerimle zorla gözlerine baktım. O bakış bana anlatmak istediği her şeyi anlatıyordu.

"Bana söylemeyi düşünmüyordun sanırım! o bebeğin babası benim değil mi?" o nasıl bir soru öyle? Tabii ki de oydu. Yaşlar yanaklarımdan aşağı kayarken nefesimi dışarı verdim.
"Sensin ama bir önemi yok" ağlamaktan boğuk çıkan sesimden duyduğu cümle onu sinirlendirmişti. "Önemi yok?
O bebeğin babası benim ve sen bunun önemsiz olduğunu mu söylüyorsun?!"
Bağırışı kulaklarımı kapatmamı tetiklerken sakin olmaya çalıştım.

"Ben bu bebeği istemiyorum. Sana ait olan hiç bir şeyi istemiyorum!" sert çıkan sesim kararlı çıkarken yutkundum.
Gerçekten istemiyor muydum?

Savaş sinirli yüz ifadesiyle bir anda güldü. "Bebeği istemiyorsun! Bana ait hiç bir şey istemiyorsun ama unuttuğun bir şey var o bebek de sen de bana aitsiniz ve ben o bebeği istiyorum!"

Sevmediği bir kadının bebeğini mi istiyordu?

Göz yaşlarımı silip güldüm. Zaten hep acıların üstüne gülünmez miydi?

"Sevmediğin bir kadını seviyormuş gibi davranmak zor değil mi? Abisinden intikam almak için kullandığın kızı sevmek zor değil mi? Yalan söylerken hiç zorlanmadın mı?" dışardan söylemek rahatlatsa da daha da acıtmıştı.
Savaş tepki vermek yerine gözleriyle anlatmıştı.

Aşka Tutkun Adam | Tutkun Serisi IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin