Merhabaaaa yine yeni bir bölümle karşınızdayım😄
Multimedya: bölümden bir kısım🔥
Umarım seversiniz
*İyi Okumalar*
Elif'den
Okuduğum yazılar kafamı karıştırırken emin olmak için tekrar okudum.
Anlaşmalı biten bir ortaklık nasıl düşman ederdi?
Levet Çakın'ın ortaklığı bitirme sebebi burada yazdığına göre hastalığı idi.
Üvey babam bana neden yalan söylesin ki?
Elimdeki dosyayı birşeyler bulma umudu ile karıştırırken birkaç hastane raporu gözüme çarptı.
Pankreas kanseri olduğu, hastalığı işini engellediği için de ortaklığı bozduğunu yazıyordu. Anlaşmalı ortaklığı bozan bir adam neden intikam alsın ki?
Okuduğum her satırda kafam daha çok karışıyordu. Anlamıyordum. Titreyen ellerimle dosyayı yerine koydum.
Kapının gıcırtılı sesi dikkatimi dağıtırken gelen görevli ile raftan uzaklaştım.
Görevli "bir sorun mu var Elif hanım?"
Sakin olmak için görevliye gülümsedim.
"H-hayır yok birşey" kekelememle işleri batırırken hızlıca arşiv odasından çıktım.Kendimi nasıl asansöre attığımı anlamazken sırtımı aynaya yasladım.
Anlamıyordum neden yalan söylemişti?
Levet değilse kimdi?
Neden onu korumuştu?
Beynimde bitmek bilmeyen sorularla baş edemezken asansörün kapısı açıldı.
Kendime çeki düzen verip Demir'in odasına ilerledim. Aklıma gelen şey duraklamama sebep olmuştu.Mektup!
Belki içinde bana ipucu verecek birşey olabilirdi.
Demir'in odasına girdiğim de telefonla konuşuyordu. "Tamam ben hallederim"
Son cümlesini benim gelmemle bitirirken telefonu kapatmıştı.
Bakışları bende oyalanırken kaşları çatıldı.
"Elif iyi misin? Yüzün bembeyaz"
Bir şeyden şüphelenmemesi için gülümsemeye çalıştım. "İyiyim sadece biraz fazla yoruldum" ona neden anlatmıyordum? İçimden bir ses anlatma diyordu. Çatılan kaşları düzelmezken bana yaklaştı. Elleri saçlarım da dolanırken kendimi kasıyordum.
Alnımı öpüp derin bir nefes çekti.
"Sevgilimi sanırım fazla yordum istersen sen eve geç benim birkaç işim daha var"Kafamda oluşan ihtimaller beni korkuturken bu imkânsızdı.
Demir hiçbir şey bilmiyordu. Buraya neden geldiğimi biliyordu. O yapamazdı.
Demir yoğun bakışarını üzerimde gezdirdi.
"İyi olduğuna emin misin?" başımla hızlıca onu onayladım. Ondan birkaç adım uzaklaşıp "iyiyim dediğin gibi dinlensem iyi olur" bir şey anlamaması için yaklaşıp yanığına küçük bir öpücük verdim.
Ondan uzaklaşacağım zaman belimden tutup durdurdu.
"Küçük bir öpücükle kurtulamazsın" bakışları dudaklarıma yöneldiğini de gerginliğim devam ediyordu.
Kafamda kurduğum saçma şeyler beni korkutuyordu. Dudaklarıma yakalaşacağı zaman tıklanan kapı ile derin bir nefes aldım. Demir sinirle homurdanıp benden uzaklaştı. Giren kişi arşiv görevlisi idi.Burada ne işi vardı?
Anlamsızca ona bakarken o benden gözlerini açırıyordu.
Demire dönüp "ben çıkıyorum" dediğim de sadece kafa sallamıştı.Arşiv görevlisine bakıp odadan çıktım.
Bu öğrendiklerimi açığa çıkarmalıydım.
İlk iş Murat'ın hangi deliğe saklandığı öğrenmekti. Onu o günden sonra görmemiştim. Odaya girip çantamı aldığım gibi şirketten çıktım.
İlk önce telefonla ulaşmaya çalıştım ama kapalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Tutkun Adam | Tutkun Serisi I
RomanceAŞK, Bir kalıba, Bir yatağa, Bir sıfata, Ya da dört duvara... Sığdırarak yaşanacak kadar küçük bir duygu değil. Her sıfatta ve her firsatta. Her yerde ve her koşulda yaşanacak kadar kabuğuna sığmayan koca bir tutkudur. ... Hata yaparak öğrenir...