Ablama sarılmıştım ama bana karşılık dahi vermedi. Beni hafifçe ittirdi. "Ben yatıyorum" dedi ve odasına çekildi.
Kendimi çok kötü hissediyordum. Neden ayrıldılar ki? Bence küçük bir kavga etmişlerdi ve Ateş abi abartıyordu.
Kaşlarımı çattım, beynimdeki çarklar dönmeye başlamıştı.
Anında sırıttım, Ateş abi ile konuşacaktım. Aralarında ne var ise çözmesini isteyecektim çünkü ablam inatçıydı, belki de suç ablamdaydı ama ablam gidip özür dilemezdi.
Odama çekildim, üstümü değiştirdim ve o anda aklıma Furkan geldi. Gitmem gerekiyordu.
Odamdan çıktım ve ceketimi alıp evden çıktım. Ablamın morali bozuktu, belki ona en sevdiği çikolatayı alsam yerine gelirdi.
Aşağı inip apartmandan çıktım. Durağa doğru ilerlerken telefonum çalmaya başladı.
Yağmur arıyordu.
"Efendim?" dedim. O ise heyecanla, "Beste, abimden izin aldım. Buluşalım mı?" dediğinde ne diyeceğimi ilk başta bilemedim.
"Şey- üzgünüm gelmek isterdim ama bugün olmaz. Ablam Ateş abiden ayrılmış" dediğimde cevap vermedi.
"Anlıyorum... Peki o zaman yarın görüşürüz" dedi ve telefonu kapattı. Aniden kapatmasına şaşırsamda durağa varmıştım bile.
*
Hastaneye 15 dakikada varmıştım. Hastanedeki sekretere sordum ve beni odaya yönlendirdi.
Kapısını tıklattım ve 'Gir!' sesini duydum.
Kapıyı açtığımda Furkan yatıyordu ama onu en son gördüğüm halinkinden çok daha iyiydi. Elindeki suyu bıraktı ve dehşetle bana baktı.
"Beste?" dedi şaşkınlıkla. Kapıyı kapattım ve yanına oturdum.
"Ben- gelmeye çalıştım ama beni engellediler. Sadece senin nasıl olduğunu görmek istedim ve özür dilemek için" dediğimde burukça gülümsedi.
"Senin hatan değildi" aramızda bir sessizlik oldu. "Beste" dediğinde hemen ona döndüm.
"Efendim, istediğin bir şey mi var?" dedim.
"Bir daha yanıma gelme" dediğinde ilk başta dediğini anlamadım. Kaşlarımı hafifçe çattım. "Furkan iyi misin?" dediğimde başını evet anlamında salladı.
"Seninle bir daha konuşmak istemiyorum"
Duyduklarım karşısında şok geçirmiştim ama istediğinde haklıydı. İstemsizce ordan ayrıldım ve özür dileyip yanağını öptüm.
Yanağını öptüğüm anda geri çekildi.
Hastaneden çıkarken az daha ağlayacaktım. Ne kadar kötü bir insandım ben! Hem benim suçumdu hem de onu görmeye gelecek kadar yüzsüzdüm.
Gözümden gelen yaşı silip evimin yolunu tuttum.
*
Ateş sakince Beste nin hastaneye girmesini izliyordu. Derin bir nefes aldı. İçeri girmeyecekti.Bi kaç dakika sonra kız ağlayarak çıktı.
Ateş bakışlarını kıza dikti ve sinirle dişlerini sıktı, ağlaması adamın canını yakıyordu.
Gözlerini kapadı birkaç saniyeliğine ve belindeki silaha susturucuyu taktı, onu ağlatanı öldürmekten beter etmek istiyordu.
Ama buraya gelme nedeni farklıydı.
Sakinleşmeyi bekledi.Kız gittikten sonra hastaneye girdi. Hastanedekiler ondan gözünü dahi alamıyordu. Heryerde bahsedilen kişi karşılarında duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benden Kaçamazsın!
Teen Fiction"Benden uzak dur... lütfen!" dedim ağlamaklı sesimle. Dudaklarındaki acı gülümsemem içimi burktu. Ama ondan korktuğum fikrini değiştirmiyordu. "Senden uzak durmak mı? Denemedim mi zannediyorsun?" dedi sert bir sesle. Gözlerinde acı vardı, bunu göre...