Can'dan
Olayın gerginliği beni de germişti. Ateş hışımla evden çıktığı zaman Rüzgar yere oturup kendisini duvara yasladı.
Yasemin ağlarken ne yapacağımı bilemez haldeydim. Şimdi gidip kimi teselli etmem gerekiyordu? Rüzgar'ı mı yoksa Yasemin'i mi?
Bu durumu kendi aralarında halletmeleri gerektiğini düşündüm, tam çıkacakken Yasemin'in çatlamış sesi beni durdurdu.
"Gitme, konuşacaklarım için birisinin daha burada durması gerekiyor" dediğinde yavaşça ona döndüm.
"Bence şuradaki koruma da iş görür" dediğimde bana üzgün bir bakış attı.
Kızı tanımıyordum ama üzgün birisini terk edecek değildim.
Rüzgar'ın burnu kanarken bunu takmıyormuş gibi cebinden sigara çıkardı. 'Evde yakılmaz' dedi iç sesim. Susmasını istedim ve hızla camı açtım.
Yasemin'in omuzları düşmüştü, ne diyeceğini bilemez halde Rüzgar'a baktı. Rüzgar ise umursamaz bir ifade ile duvara bakıyordu.
"Hala daha sevdiğini bilmiyordum" dedi, tekrar ağlayacak gibi olmuştu ama hemen kendisini toparladı.
Rüzgar cevap vermedi.
"Beni yemeğe davet ettiğinde az da olsa benden hoşlandığını düşünmüştüm" dedi yutkunarak.
Hayatımda hiç bu kadar rahatsız hissetmemiştim. Evi incelemeye başladım. Sonra duvardaki örümceği gördüm.
O kadar büyüktü ki birkaç adım geriledim.
"Senden hoşlanıyordum ama Beste'yi görmezden gelmek çok zordu. İki yıl boyunca sevdiğin bir insanı hemen unutabilir misin?" dedi ve sigarasını yaktı.
Örümcek hareket etti, dua etmeye başladım ve koltuğa doğru ilerledim. Gözümü örümcekten dahi ayıramıyordum.
"Eğer bana açık olsaydın... Beni kullandın, farkında mısın Rüzgar?" dedi Yasemin, sesindeki kararlılıkla bakışlarımı örümcekten çekmek zorunda kaldım.
Yasemin omuzlarını dikleştirmişti ve kaşları çatık bir şekilde Rüzgar'a bakıyordu.
Bakışlarımı duvara çevirdiğimde örümcek gitmişti.
Sessiz bir çığlık atıp hemen etrafa bakındım. Sonra duvarın kenarında onu gördüm. Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kısarak onu izlemeye devam ettim.
"Seni kullanmadım... Senden hoşlanıyordum dedim, kullanmış olsaydım benimle bu kadar rahat konuşamazdın"
Kısa bir bakış attım.
Yasemin destek almak istercesine kendini duvara yasladı.
Tekrar duvara baktım ve hala orada duruyordu. Onu öldürmem gerekiyordu, yoksa evi ele geçirecekti.
"Pislik!" dedi Yasemin kızgınlıkla.
Rüzgar'ın rahat bir şekilde iç çekişini duyabiliyordum. "İstediğini de, senin için bunu hak ettim. Her şeyi hak ettim. Kardeşim dediğim adama ihanet ettim, Beste'yi üzdüm ve seni de hak etmiyorum. Kimseyi hak etmiyorum" dedi. Sesindeki acıyı hissetmiştim.
Yüzümü hafifçe buruşturdum, ben ne yapıyordum ki de bunları dinliyordum? Öldürmem gereken bir örümcek vardı.
Örümcek hızlı bir şekilde hareket etmeye başladığında gözlerim hızla açıldı ve terlik bulmaya çalıştım.
Yoktu!
Sonra gözüme eve girerken çıkardığım ayakkabılarım ilişti. Onlara ulaşıp süpermen kollarımla ayakkabıyı fırlatıp örümceği ezmem gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benden Kaçamazsın!
Teen Fiction"Benden uzak dur... lütfen!" dedim ağlamaklı sesimle. Dudaklarındaki acı gülümsemem içimi burktu. Ama ondan korktuğum fikrini değiştirmiyordu. "Senden uzak durmak mı? Denemedim mi zannediyorsun?" dedi sert bir sesle. Gözlerinde acı vardı, bunu göre...